1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
PolitikaKüresel

"Putin omuz omuza vermemizden rahatsız oldu"

20 Şubat 2022

Alman Savunma Bakanı Lambrecht, hükümetin Ukrayna’ya silah yardımı yapmama kararını savundu. AB temsilcisi Borrell ve Fransa Savunma Bakanı Parly ise Avrupa ordusu fikrinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

https://p.dw.com/p/47J5k
Almanya Savunma Bakanı Christine Lambrecht
Christine Lambrecht Fotoğraf: Petras Malukas/AFP/Getty Images

Almanya Savunma Bakanı Christine Lambrecht, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinin olası bir Rus işgaline karşı omuz omuza vermesinden rahatsız olduğuna inandığını söyledi.

Pazar günü Münih Güvenlik Konferansı (MSC) kapsamında düzenlenen "Avrupa Dış ve Güvenlik Politikası ve Dilin Gücü" başlıklı oturuma katılan Lambrecht, "Omuz omuza vererek Putin’e bizi bölmesi için fırsat sunmadık" diye konuştu.

"Tek yol silah yardımı değil"

Lambrecht, federal hükümetin Rusya tarafından işgal tehdidiyle karşı karşıya olan Ukrayna'ya silah göndermeme yönündeki kararını da savundu. Almanya'nın uzun yıllardır "kısıtlayıcı silah ihracat siyaseti" izlediğini hatırlatan Lambrecht, bu politikanın sadece yeni hükümet tarafından benimsenmediğini, aksine bu politikanın önceki hükümetler tarafından da izlendiğini vurguladı. Bakan Lambrecht, "Bu, uzun süredir benimsediğimiz siyasi bir tutum ve bu tutum tarihimiz ve geçmişimizle ilintili. Ve bu bence doğru yaklaşım. Alman toplumu da bu bakışı paylaşıyor. Toplumun yüzde 80'i bu siyaseti destekliyor" diye konuştu.

Almanya’nın Ukrayna'ya 2014 yılından bu yana destek sağladığını belirten Lambrecht, Berlin'in Kiev'in güvenilir bir ortağı olmayı sürdürdüğünü söyledi. Ukrayna’ya farklı şekillerde destek verilebileceğinin altını çizen Bakan, "Tüm müttefikler olarak aynı performansı vermek zorunda değiliz" diye konuştu.

Savunma Bakanlığı görevini kısa süre önce devralan Lambrecht, Almanya’nın NATO'ya olan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini de ifade etti. Lambrecht, "Askeri harcamalarımızın büyük kısmı ittifaka gidiyor ve bu durumu değiştirme niyetimiz yok" diye konuştu.

Borrell: Rusya ve Çin'e direnmeliyiz

Münih'teki konferansın son gününde düzenlenen oturuma Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Fransa Savunma Bakanı Florence Parly de katıldı.

Ukrayna-Rusya gerilimi konusunda değerlendirmelerde bulunan Borrell, "Hem Ukrayna'ya kısa vadede desteğimizi artırmalı, hem de daha güçlü bir savunma politikasının temellerini atmalıyız. Bunları aynı anda yapmalıyız" diye konuştu. Borrell, "Avrupa tehlikede. Biz tehlikedeyiz" söyleminde bulundu.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
Josep Borrell Fotoğraf: Michael Kraus/DW

Uluslararası ilişkilerde Rusya ve Çin'in "açık bir biçimde revizyonist bir manifesto" izlediğini öne süren Borrell, "Bu revizyonizme direnmek zorundayız" diye konuştu. Rusya ve Çin'i "19'uncu yüzyıla dönmek ve geçmişte olduklarını savundukları imparatorlukları yaşama döndürmeye çalışmakla" suçlayan Borrell, iki ülkenin ağız birliği yapmış biçimde uluslararası düzenin mevcut kurallarını sorguladığını ifade etti. Her iki ülkenin de aslında "1000'er yılı aşkın demokrasi deneyimi olduğunun" altını çizen Borrell, halihazırdaki Pekin ve Moskova yönetimlerini eleştirerek, "Rusya ve Çin kişisel haklar kavramını göreceli hale getirmeye çalışıyor" diye konuştu.

"Avrupa ordusu fikri geliştirilmeli"

Son yıllarda Avrupa’nın güvenlik politikası alanında daha bağımsız ve daha güçlü hale gelmesi için çaba sarf edilmesi gerektiğini savunan Fransa Savunma Bakanı Florence Parly ise, "Daha güçlü bir Avrupa’ya ihtiyacımız var" dedi.

Avrupa‘nın güvenlik ve savunma alanında daha güçlü olması gerektiği fikrinin henüz beş yıllık bir fikir olduğunu anımsatan Bakan, Avrupa ülkelerinde savunma bütçelerinin artış göstermesini olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.

Avrupa’nın İnsansız Hava Aracı (İHA) geliştirme konusundaki kabiliyet eksikliğine de dikkat çeken Parly, Avrupa silah endüstrisinin geliştirilmesi gerektiğini dile getirdi. Parly, güvenlik ve savunma politikasını ilgilendiren konularda ortak bir Avrupa tutumu geliştirme amacı güden ve kısa süre önce yayınlanan "Stratejik Pusula" belgesinin ise, izlenmesi gereken doğru yol olduğunun altını çizdi.

Borrell ise, Stratejik Pusula konusunda, "Avrupalılar daha güçlü, daha birleşik olmalıdır" diyerek, Avrupa ordusu fikrinin geliştirilmesi gerektiğini ve bunun NATO’ya alternatif değil, NATO’yu güçlendirecek bir bileşen olduğunu vurguladı.

Bu yıl Rusya, geçmiş yıllarda katılmış olduğu konferansa temsilci göndermedi. Rus delegasyonu olmamasına rağmen bu yıl konferansa Rusya hakkındaki tartışmalar damgasını vurdu. Bu yılki organizasyon, pandeminin başlangıcından bu yana yerinde düzenlenen ilk konferans olma özelliğine sahip. Aynı zamanda bu yılki konferans, 2008 yılından bu yana Münih Güvenlik Konferansı’nın başkanlığını yürüten Wolfgang Ischinger için de bir son olma özelliğini taşıyor. Ischinger, gelecek yıl görevini deneyimli Alman diplomat Christoph Heusgen'a devredecek.

 

Burak Ünveren

© Deutsche Welle Türkçe