Kürtlerin oyu ne olacak?
16 Mart 2017Türkiye son yedi yılda yedinci kez sandığa gidiyor. Parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçişi öngören anayasa değişiklerinin oylanacağı referandum öncesi nefesler tutulmuş durumda. Referandumda Güneydoğu'dan nasıl bir sonuç çıkacağı da merakla bekleniyor.
Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, referandumda AKP'nin tabanındaki kararsızlar ve MHP tabanının belirleyici rol oynayacağı görüşünde. Coşkun, “AKP tabanındaki kararsızlar yüzde 5’e denk geliyor. Bu büyük bir rakam. Ayrıca MHP'nin tabanın ikna edilmesi meselesi daha belirleyici. Kürtlerden daha büyük bir oran” diyor.
HDP sözcüsü Osman Baydemir'e göre de Kürt seçmeni referandumda yaşanan çatışmalar, belediyelere kayyum atamaları, milletvekillerinin tutuklanarak cezaevine gönderilmeleri sebebiyle "hayır”dan yana eğilim gösterecek. Baydemir, ayrıca referandumda oylananın anayasa değişikliğinden çok daha fazlası olduğunu savunuyor. Baydemir, "Bu paketle birlikte AKP'nin iki yıllık Kürt karşıtı politikası oylanıyor. Paketin onaylanması, AKP’nin iki yıllık savaş politikasının, Kürt'ün iradesinin gasp edilmesinin tasdiki anlamına gelir” ifadelerini kullanıyor.
"Hayır” oyları önde
Diyarbakır merkezli tek araştırma kuruluşu olan ve çalışmalarını Kürt nüfusunun çoğunlukta olduğu bölge sahalarına yoğunlaştıran Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Merkezi'nin (SAMER) anketlerine göre bölge halkının 57,4'ü “hayır” derken, yüzde 25,1'i de "evet” diyor. Öte yandan hem AKP hem de HDP Kürt seçmen tabanlarında kararsızlar da bulunuyor. SAMER anketini 7-12 Şubat 2017 tarihleri arasında, bin 112 kişi ile yüz yüze hanede görüşmeye dayalı, tesadüfi anket tekniği ile gerçekleştirmiş.
Fakat Baydemir bölgedeki mevcut çatışma ve baskı durumunda anketlerin doğru sonuçlar veremeyeceğini düşünüyor. Baydemir, "Hayır diyenlerin terörize edildiği, ötekileştirildiği, kriminalize edildiği, tutuklandığı, hayır kampanyasını yürütecek liderlerin cezaevine konulduğu bir ortam içerisinde anketörlerin doğru yanıt alma imkanı yoktur. Anketlerden ziyade 16 Nisan akşamına bakmamız gerektiğini düşünüyorum” diyor.
Baydemir, referandumdan "hayır” çıkmasının yeniden çözüm ihtimali için tek yol olduğunu da iddia ediyor.
Çözüm beklentisi
SAMER'in araştırması da Kürtlerin en büyük beklentisinin çözüm olduğunu ortaya koyuyor. Buna göre bölge halkının yüzde 80’inden fazlasının en büyük talebi Kürt sorununun çözülmesi.
Çözüm sürecinde seçilen akil insanlardan biri olan Dicle Üniversitesi'nden Vahap Coşkun'a göre "evet”ten yana oy kullanacak Kürt seçmenler ise çözüm sürecinin çökmesini AKP’nin elinin yeterince kuvvetli olmamasına bağlıyor. Coşkun, sorunun ancak AKP tarafından çözülebileceğini ve "büyük bir hayır”ın çıkmasının PKK'nın bundan kendi politikalarının desteklendiği anlamını çıkarıp istismar edeceğinden endişe duyan seçmenler olduğunu anlatıyor.
AKP milliyetçi söylemini artıyor
Öte yandan AKP'nin Kürtleri "evet” oyuna ikna etmek için güçlü bir referandum kampanyası da düzenlemediği gözleniyor. Referandum çalışmalarında özellikle Kürtlere yönelik vaatler pek göze çarpmıyor. AKP'nin referandum kampanyalarında milliyetçi söylemlerini artırdığı görülüyor.
AKP’nin Kürt seçmen konusunda risk aldığını ve tavrını MHP tabanını ikna etmekten yana koyduğunu söyleyen Vahap Coşkun, "Kürt seçmeni konusunda daha büyük bir risk alıyor. Nihayetinde onların kendisinden yana tavır alacağını umuyor ve o tarafa yönelik çalışmıyor. Avrupa ile yaşanan gerilim de AKP’nin daha çok milliyetçilere yöneldiğini gösteriyor” diyor.
Oylar Erdoğan'a göre belirleniyor
SAMER Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Genç de dikkat çeken başka bir veriye işaret ediyor. SAMER’in yaptığı araştırmasına göre "evet” ve "hayır” diyen Kürt seçmenlerin büyük bir bölümü kararını tek kişiye göre veriyor. "Hayır” diyenlerin yüzde 40'ı gerekçe olarak "tek adam rejimini istemediklerini' belirtirken "evet” diyenlerin yüzde 27'si de Erdoğan’ı sevdikleri için destekleyeceklerini söylüyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Onur Burçak Belli