İstifa Merkel’i nasıl etkiler?

Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un istifa etmesi, Başbakan Angela Merkel açısından da büyük sorunlara yol açtı. Euro krizinin aşılması için kritik görüşmeler sürerken, Merkel’in Almanya’daki krizi çözmek için uğraşması gerekecek. Merkel, Wulff’un istifası nedeniyle, cuma günü İtalya Başbakanı Mario Monti ile Roma’da yapacağı görüşmeyi iptal etti. Yeni cumhurbaşkanının seçilecek olması nedeniyle,  Merkel dikkatini Euro krizinin aşılması yerine, yeni bir ismin aranmasına yoğunlaştıracak.

Ayrıca bu noktada, Almanya Başbakanı Merkel’in iktidarı da söz konusu. Zira, cumhurbaşkanının, Alman Meclisi tarafından kabul edilen yasaları onaylaması gerekiyor. İmzalamaması durumunda, yasa yürürlüğe giremiyor. Bu nedenle de Merkel doğal olarak aynı siyasi çizgiyi izleyecek bir cumhurbaşkanının seçilmesini tercih ediyor. Bunun için de Hrıstiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Hür Demokrat Parti’nin (FDP) göstereceği adayın, cumhurbaşkanını seçecek olan Federal Seçiciler Kurulu’nda yeterli desteği alması gerekiyor. Federal Seçiciler Kurulu, Alman Meclisi’nin üyeleri ile ülkenin 16 eyaletinin temsilcilerinden oluşuyor.

Kurul'da kıl payı çoğunluk

2010 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Merkel’in adayı Christian Wulff, Federal Seçiciler Kurulu’nda ancak üçüncü turda çoğunluğu sağlayabilmişti. Bu kez yapılacak seçimlerde durum daha kritik görünüyor. Federal Seçiciler Kurulu’nun yeni cumhurbaşkanını seçmek üzere en geç 18 Mart’ta toplanması gerekiyor. Bu da Merkel’in, Federal Seçiciler Kurulu’nda hâlâ kıl payı çoğunluğu sağlayabileceğini gösteriyor. 6 Mayıs’ta Schleswig-Holstein Eyaleti’nde yapılacak seçimleri Hrıstiyan Demokratların kaybetmesi halinde ise Merkel, Eyalet Temsilcileri Meclisi’nde de Hrıstiyan Birlik-Hür Demokrat Parti çoğunluğunu kaybedecek. Federal Seçiciler Kurulu’nu oluşturan üyelerin yarısı Eyalet Temsilcileri Meclisi tarafından belirleniyor.

Başbakanın imajı sarsılmadı

Bu zorluklara rağmen, Başbakan Angela Merkel’in imajının sarsıldığı söylenemez. Zira son haftalarda yapılan kamuoyu yoklamalarına göre, halkın önemli bir bölümü,  Merkel’in Euro krizinde izlediği tutumu beğendiğini dile getiriyor. Wulff’un işadamı arkadaşları sayesinde bazı avantajlar elde ettiğine ilişkin iddialar, Merkel’in imajına zarar vermiş görünmüyor.

Christian Wulff cumhurbaşkanlığı öncesinde, Aşağı Saksonya Eyalet Başbakanı olarak görevini başarıyla yürütüyordu. Hatta Wulff, Merkel’in yerine geçebilecek isimler arasında sayılıyordu. Bu nedenle siyasi gözlemciler, Merkel’in Wulff’u aday göstermesini stratejik bir adım olarak değerlendirmişti. O dönemde olumlu bir imaja sahip olan 51 yaşındaki Wulff’un aynı zamanda Merkel’a de yararı olacaktı. Zira 2010 yılında Horst Köhler beklenmedik bir şekilde cumhurbaşkanlığından istifa etmişti. Merkel, bu utanç verici durumu unutturacak bir cumhurbaşkanının göreve gelmesini istemişti.

İddialar doğrulanırsa...

Eğer savcılık tarafından yürütülen soruşturmada, Christian Wulff'a yönelik iddialar doğrulanırsa, Başbakan Merkel de tahminlerinde yanılmış olacak. Hatta Merkel bu durumda, güvenini hak etmeyen bir kişiyi uzun süre desteklemiş olduğu için eleştirilere maruz kalabilir. Muhalefetten son günlerde gelen eleştiriler de bu yöndeydi. Merkel ülke içinde eleştirilse de, Wulff ile ilgili gelişmeler Merkel'i uluslararası düzeyde ise pek etkilemeyecek.

Cumartesi günü koalisyondaki Hrıstiyan Birlik partileri ile Hür Demokrat Parti'nin önde gelen isimleri yeni bir cumhurbaşkanı adayı belirlemek üzere ilk görüşmeyi yapacak. Wulff'un istifasının ardından, Merkel'in önümüzdeki günlerdeki randevularını değiştirmesi gerekecek.

© Deutsche Welle Türkçe

Wolfgang Dick / Çeviri: Jülide Danışman

Editör: Gezal Acer