250809 Dialog Muslime Kommunalwahl

Yerel seçim heyecanının yaşandığı Bonn kentinde şu sıralar, etnik köken ve din ayrımı yapılmadan herkese eşit haklar vadeden seçim afişleri göze çarpıyor. Bu afişler, Almanya'da ilk kez Müslümanlar tarafından kurulan bir siyasi partiye, "Barış ve Adalet İttifakı"na ait. 30 Haziran'da kurulan Barış ve Adalet İttifakı, "Bonn Sizin Eviniz" sloganıyla yola çıkıyor. Partinin Genel Başkanı Haluk Yıldız, amaçlarını şöyle dile getiriyor:

"Diyoruz ki; uyum tüm toplum tarafından şekillendirilmeli, sınırlı bir grup tarafından değil. Ana fikrimiz toplumun tüm aktörlerinin aynı masada oturduğu ve birlikte çözüm aradığı bir platform oluşturmak. Yani göçmenler üzerine konuşmak değil, uyumun ne anlama geldiğine göçmenlerle birlikte karar vermek."

Müslümanların çıkarları

Bu yeni siyasi oluşum, toplumsal sorunların tümünü Müslümanların çözeceği iddiasında değil, ancak Bonn Belediyesi'nin Müslümanların çıkarlarını yeteri kadar gözetmediği görüşünde. Haluk Yıldız, Bonn Belediye Meclisi'ne girmeyi başardıkları takdirde, Bonn halkına uyum için daha etkin çalışacakları vaadinde bulunuyor. Bu nedenle Barış ve Adalet İttifakı, sadece Müslümanlara değil, Bonnluların tümüne seslenmeyi hedefliyor. 15 yaşındaki Matthias Klöckner, bu yeni partinin uyumu temel almasını çok olumlu karşılıyor:

"Dünyamız giderek küreselleşiyor ve küreselleşen dünya ile birlikte ortaya çıkan bir arada yaşam, ben merkezcilik ve milliyetçi görüşlerin fonksiyonunu kaybettirdi. Milliyetçi düşünce, yolumuza sınırlar koyar. Uyumla bu sınırları aşabiliriz. Bence bugüne kadar yönetime gelen partiler bunu hiç dikkate almadı."

Şu anda 50 üyesi bulunan Barış ve Adalet İttifakı, seçim programında her türlü ayrımcılığa, terörizme, ırkçılığa ve antisemitizme karşı çıktığını söylüyor. Parti üyeleri, Müslümanlar için özel talepleri olmadığını, amaçlarının göz hizasında bir diyalog sağlamak olduğunu belirtiyor. İttifak, kent yönetiminden de daha fazla göçmen kökenli çalıştırmasını, personelin uyum için eğitilmesini ve ayrıca ayrımcılığa karşı bürolar açılmasını talep ediyorlar. Ancak çoğunluğu Müslümanlardan oluşan bir siyasi oluşumun bu tür hedefleri yerine getirebileceğine şüpheyle bakanlar da var. Kemal Astare: "Tavsiyem, Barış ve Adalet İttifakı'nın tek taraflı bir şekilde öncelikle İslam'a inananlara değil, herkese destek vermesi."

Yeni Barış ve Adalet İttifakı'na bazı İslami örgütlerden ise eleştiriler geldi. Milli Görüş Genel Sekreteri Bekir Altaş;

“Almanya'daki toplumun bir parçası olan Müslümanlar, oturmuş, büyük partilerde görev almalı” derken, Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi Başkan Yardımcısı Meryem Brigitte Weiß da “bu tür girişimlerin Müslümanların bakış açısını daraltacağını” söyledi. Partinin kadın adaylarından 42 yaşındaki Asuman Bayracı ise bu görüşlere katılmıyor:

"Bana göre diyalog noktasında yetenekliyiz, çünkü göçmen kökenliyiz ve bu insanların sorunlarını daha iyi biliyoruz. İki kültürü de çok iyi tanıyoruz. Biz Alman'ız, çoğumuz burada doğdu ya da en azından burada büyüdü. Ama geldiğimiz ülkelerin kültürlerini de tanıyoruz."

Barış ve Adalet yüzde 3’lük barajı geçebilecek mi?

Barış ve Adalet İttifakı, bu pazar göçmenlerin ve Müslümanların oylarını almaya çalışacak. Eyalette seçim barajının yüzde 3 olması nedeniyle partinin sandıktan başarılı çıkabileceği belirtiliyor. Ancak son yapılan kamuoyu araştırmaları ise Müslümanların çoğunlukla oyunu Sosyal Demokratlara vereceğini ortaya koyuyor. Merkezi Almanya'daki Soest kentinde bulunan İslam Arşiv Merkezi Enstitüsü 27 Eylül genel seçimlerinde Müslümanların eğilimlerini belirlemeyi amaçlayan ''Müslümanlar Kimi Seçiyor'' başlıklı bir araştırma yaptı. Araştırma sonuçlarına göre, Almanya'da yaklaşık 1 milyon yüz bin Müslüman seçmen yaşıyor. Bu sayı, toplam seçmenlerin yüzde 1,7'sine tekabül ediyor. Müslüman seçmenlerin yüzde 35,5'inin Sosyal Demokrat Parti'yi, yüzde 18'inin de Yeşiller'e oy vermeleri bekleniyor. Hrıstiyan Demokrat Birlik Partisi'nin oy potansiyelinin ise yüzde 4 oranında kaldığı, Sol Parti'yi destekleyen Müslümanların oranının yüzde 3,5 ve Hür Demokrat Parti'yi destekleyenlerin de yüzde 3'e ulaştığı kaydedildi. Araştırmada, Müslüman seçmenlerin yüzde 20'sinin de kararsız olduğu ifade edildi.

Ulrike Hummel / Çeviri: Deniz Eğilmez

Editör: Hülya Köylü