1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da Euro'nun yeni ismi "teuro"

Rolf Wenkel / DW17 Aralık 2004

Avrupa ortak para Euro, Avrupalı tüketicilerin hayatını zorlaştırdı. Fiyatları neredeyse ikiyi katlayan Euro’ya Almanlar, Almanca’da pahalı anlamına gelen “teuer“ sıfatından türeterek yeni bir ad taktılar: teuro. Euro hala teuro mu yoksa hepsi bir yanılsama mı? DW’den Rolf Wenkel’in değerlendirmesi…

https://p.dw.com/p/AbeN
Euro'nın yürürlüğe girmesinden bu yana hayat Avrupa'da daha da pahalılaştı.
Euro'nın yürürlüğe girmesinden bu yana hayat Avrupa'da daha da pahalılaştı.Fotoğraf: Bilderbox

AB Komisyonu ilk bilançoyla ilgili rakamları, Euro’nun yürürlüğe girişinin birinci yılında 2002’de açıklamıştı. Bu bilançoya göre, özellikle gastronomi alanında kafe ve restoranlarda, otellerde, ama aynı zamanda kuaför gibi basit hizmetlerde bile fiyatların belirgin bir şekilde arttığı saptanmıştı. Euro ile gelen hayat pahalılığı 2002 yılında AB tüketimden sorumlu bakanlarının da gündemine geldi.

Alman İstatistik Dairesi ise bu büyük şoku yatıştırmak için çabaladı. İstatistik Dairesi Başkanı Johann Hahlen 2002 yılı ortalarında yaptığı açıklamada pahalılığın sadece öznel olarak hissedildiğini, aslında geçim masraflarının artmadığını, hatta aksine azaldığını savunuyordu. Hahlen, asıl zamların Euro’ya geçişin hemen öncesinde, 2000 yılı aralık ayında yapıldığını belirtiyordu. Bu dönemde fiyatların yüzde 60’ı yukarı, yüzde 40’ı aşağı yuvarlanmıştı.

Merkez Bankası’nın analizi

Kendisini Euro’nun hamisi olarak gömren Alman Merkez Bankası da eleştiriler karşısında kolları sıvadı ve 35 mal ve hizmet kapsamında 18 bin fiyat etiketini inceledi. Sonuç, büyük fiyat artışlarının 2000 yılı kasım ve aralık ayında yapıldığıydı, yani Euro’nun yürürlüğe girişinin hemen öncesinde.

Ocak 2001’de fiyatların üçte ikisi yeni para birimine tam olarak çevrildi, üçte birlik kısım da aşağı değil yukarı yuvarlandı. Alman Merkez Bankası ayrıca tek suçlunun Euro olmadığını savunuyor, vergilerde ve televizyon bandrol ücretlerindeki artışın, ayrıca Akdeniz’de yaşanan fırtınalar nedeniyle ithal edilen sebze, meyve fiyatlarındaki artışın etkili olduğunu belirtiyordu.

Halk pahalılığa alıştı

Euro ile geçen üç yılın ardından halk pahalılığa alışmış görünüyor. Özellikle gastronomi alanında pahalılıktan şikayetler sürüyor ve Almanlar dışarıda yemeyi daha az tercih eder hale geldi. Ama diğer yandan, perakende alanında fiyat rekabetinden ve Avrupa Merkez Bankası’nın fiyat artışlarının ılımlı kalmasını sağlayan istikrar politikasından da yararlanıyorlar. Sonuçta Almanlar istatistik rakamlar ile kendi gördükleri arasındaki farka hala sinirleniyor, ama teuro tartışmaları da sona ermiş görünüyor.