1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya Anayasa’ya yoğunlaşacak

Bernd Riegert/Brüksel21 Aralık 2006

AB Anayasası, 2005 yılında Hollanda ve Fransa’da yapılan referandumlarda reddedilmiş ve bir yıllık düşünme molası için rafa kaldırılmıştı. Anayasa’yı raftan indirme görevi de Almanya’ya düştü. AB dönem başkanlığ’nı devralmaya hazırlanan Almanya’nın en önemli hedefi Anayasa’yı canlandırmak.

https://p.dw.com/p/AZZt
Berlin, AB’nin bürokratik sıkıntılarından, gençlerin şişmanlık sorununa dek birçok konuya çözüm getirmeye çalışacak.
Berlin, AB’nin bürokratik sıkıntılarından, gençlerin şişmanlık sorununa dek birçok konuya çözüm getirmeye çalışacak.Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

AB dönem başkanlığını yeni yıldan itibaren devralmaya hazırlanan Almanya’nın ilgileneceği konuların listesi uzun, hem de hayli uzun. Berlin, AB’nin bürokratik sıkıntılarından, gençlerin şişmanlık sorununa dek birçok konuya çözüm getirmeye çalışacak. Ve tüm bunlar için de yoğun bir programı var: Toplam 400 konferans düzenlenecek ve bu konferansların yüzü bakanlar düzeyinde olacak, ayrıca heyetler için de 6000 konaklama rezervasyonu yapıldı. Ve tüm bu organizasyonlar için gerekli olan toplantı mekanları, basın merkezleri ve güvenlik personeli Almanya’ya 100 milyon euroya mal olacak.

Avrupa Birliği’nin büyüklerinden biri olan Almanya’dan beklentiler ise yüksek. En önemli beklenti, AB Anayasası’nın canlandırılması. Almanya’nın Fransa ve Hollanda’daki referandumların ardından rafa kaldırılan AB Anayasası’na çözüm bulması bekleniyor. Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker, bu beklentiyi bir buçuk yıl önce şöyle dile getirmişti: “Önümüzdeki yıl, Avrupa’nın yeniden hareketlenmesini diliyorum, aksi halde bir yıl daha yerimizde sayarız. Almanya’nın hepimizi harekete geçireceğine inanıyorum.”

Merkel temkinli

Almanya Başbakanı Angela Merkel ise bu yüksek beklentilere karşı, temkinli yanıtlar vermeye çalışıyor. Merkel, Anayasa ikiliminden gerçek anlamda çıkabilmenin, ancak Fransa’da Haziran ayında yapılacak seçimlerden sonra olabileceğine dikkat çekiyor: “Anayasa anlaşmasıyla ilgili Almanya’nın dönem başkanlığında sonuç alınması zor. Biz, ancak en geç 2008 yılında, Fransa’nın dönem başkanlığına kadar gidilecek yolu gösterdik ki insanlar Avrupa seçimlerinde bilinçli gitsinler.”

Almanya’nın diğer önemli bir gündemi de Rusya–AB ilişkileri. Berlin, Rusya’ya ilişkilerin düzelmesi için de çaba göstermek istiyor ve özellikli enerji nakliyatı konusunda Moskova ile bir uzlaşma bulunmasından yana. Berlin ayrıca, enerji zengini Orta Asya ülkeleri ilişkileri geliştirmek için de ortak bir strateji oluşturmaya çalışacak.

Almanya, Ortadoğu konusunda da yeni bir girişim başlatmayı hedefliyor. Ortadoğu Dörtlüsü’nün hazırladığı Yol Haritasını canlandırmayı hedefleyen Merkel hükümeti, bu konuda bölge ülkeleriyle şimdiden temasa geçti. Zira Merkel, bölgede barış sürecinin başlayabilmesi için tüm bölgenin katkıda bulunması gerektiğini düşünüyor, özellikle de Suriye’nin.

Yarım asırlık AB

Almanya’nın dönem başkanlığında, Avrupa Birliği’nin 50. yıldönümünün de büyük bir coşkuyla kutlanması bekleniyor. AB’nin temelini oluşturan Roma Anlaşması’nın 50. yılında AB devlet ve hükümet başkanları, Avrupa’nın geleceğine ilişkin Berlin Bildirisi adıyla bir açıklama yapacak. Bu bildiride, Avrupa’nın ne kadar daha genişleyeceği sorusuna da bir yanıt gelmesi umut ediliyor. Yoğun bir gündemle işe başlamaya hazırlanan Alman politikacılar temkinli olmayı ise elden bırakmıyor ve kendilerinden mucize beklenmemesi konusunda uyarıyor.