1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Reform Anlaşması Türkiye’yi olumsuz etkiler”

Duygu Leloğlu/Brüksel24 Haziran 2007

Brüksel’deki AB zirvesinde liderler, AB Anayasası yerine Reform Anlaşması üzerinde uzlaştı. Brüksel muhabiri Duygu Leloğlu, “Reform Anlaşması Türkiye’nin üyelik sürecini olumsuz etkilebilir” değerlendirmesinde bulunuyor.

https://p.dw.com/p/Azst

Avrupa Birliği'nin devlet ve hükümet başkanları zirvesinin birliğin yapısal ve iç reformlarını gerçekleştirecek Reform Anlaşması üzerinde prensipte uzlaşmaları, Brüksel'i büyük ölçüde rahatlatmış oldu. Aralık ayında onaylanması ve 2009 tarihinden itibaren ise yürürlüğe girmesi beklenen bu anlaşma, birliğin hantal yapısından kurtulması ve kendisine çeki düzen vermesini sağlanacak. Böylece genişleme sürecinin önündeki en büyük engel de kalkmış oluyor.

Yani birlik içi reformların gerçekleştirilmemesi durumunda, Hırvatistan'dan sonra hiç bir aday ülkenin birliğe dahil edilmeyeceği konusunda hem fikir olan AB'nin, son iki yıldır frenlediği genişleme sürecinin önünü tekrar açılacak.

Ancak bu, Türkiye'den çok, birlik kapılaırnı aşındıran Balkan ülkelerinin üyeliklerini kolaylaştıracak gibi görünüyor.Türkiye'yi ise daha zorlu bir süreç bekliyor. Zira AB'nin Reform Anlaşması ile birlitkteki karar alma mekanizmalarının değiştirilmesi, Türkiye'nin üyelik sürecini olumsuz yönde etkileyebilir.

AB'nde 2014 yılından itibaren uygulanmaya başlanacak, yeni oylama sistemi, nüfusu kalabalık olan ülkelerin kararlardaki ağırlığını ve 'veto' etme gücünü arttırıyor. 82 milyon nüfusuyla Almanya, şu anda birliğin en fazla ağırlığa sahip olan ülkesi konumunda. Ancak Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda Almanya'nın nüfusunu geçmesi bekliyor. Türkiye'nin AB üyesi olması ise, ülkeyi bir anda birliğin en güçlü ve kilit ülkesi haline getirecek.

Bu durumun da, Avrupa'da Türkiye'nin üyeliğine karşı olanlar tarafından, aleyhine kullanılabileceği belirtiliyor.

Öte yandan, Ankara ile yürütülen tam üyelik müzakerelerine ilişkin AB cephesinde bir gönülsüzlük de dikkatlerden kaçmıyor. Yarın, Türkiye ile bazı başlıklarda müzakereleri başlatmayı planlayan Brüksel, kaç faslı açacağını dahi halen karar vermedi. AB'nin Daimi Temsilcileri, bugün yapacakları toplantıda bu konuda bir uzlaşamaya varacaklar. Avrupa Komisyonu, Türkiye ile ekonomi ve para politikası, istatistik ve mali kontrol olmak üzere üç başlığın müzakereye açılması için bastırıyor.

Ancak kulislere yayılan haberlere göre Fransa, Türkiye'nin birgün AB üyesi olabileceği izlenimini kendi kamuoyuna vermemek için, oldukça önemli gördüğü 'ekonomi ve para politikası' faslını veto edecek. Bu durumda yarın sadece iki başlığın açılması olası görülüyor. Sonuç olarak AB'nin Reform Anlaşması konusunda uzlaşmaya varması, genişleme sürecinin önünü açsa da, Türkiye'nin üyelik sürecini eskisinden çok daha zorlu bir dönem bekliyor.