1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Vizesiz Almanya kararı Berlin'e kaldı

13 Nisan 2011

Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı talebiyle Alman Meclisi Dilekçe Komisyonu'na sunulan dilekçe ile 16 bin civarında imza toplandı. Ancak bu imzalar hükümetin kararını etkilemeye yetmiyor.

https://p.dw.com/p/10s8B

Almanya’nın Krefeld kentinde yaşayan Mustafa Çelebi adlı Türk vatandaşı, Alman Meclisi’nin Dilekçe Komisyonu’na Türklerin turist olarak Almanya’ya vize almadan gelebilmesini talep eden bir dilekçe sundu. 1 Mart’ta imzaya açılan dilekçeyi imzalama süresi 13 Nisan Çarşamba günü sona eriyor. Dilekçe ile internet üzerinden 16 bin imza toplandı. Ancak bu imzalar, Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı tanımayan Alman hükümetinin bu tutumunu değiştirmeye yetmiyor.

Bir Türk vatandaşının girişimi

Almanya’ya gitmek isteyen Türk vatandaşları çoğunlukla vize konusunda sorun yaşıyor. Avrupa Adalet Divanı’nın 2009 yılında aldığı ”Soysal” olarak bilinen tavsiye kararıyla, Türk iş adamlarına, sanatçılara vizesiz seyahat hakkı tanınmış olsa da, uygulamada hâlâ zorluklarla karşılaşılıyor. Geçtiğimiz şubat ayında Münih İdare Mahkemesi’nin Türk vatandaşlarının turist olarak vize almadan Almanya’ya gelebileceği yönündeki kararı da uygulanmıyor.

Türk siyasetçiler de Alman hükümetinin temsilcileri ile yaptıkları temaslarda bu sorunu sık sık gündeme getiriyorlar. Bunun yanı sıra Almanya’da yaşayan Türkler de vizesiz seyahat hakkı talebinde bulunuyor. Bu çerçevede Mustafa Çelebi, bireysel bir girişimle verdiği dilekçenin gerekçesinde, Avrupa Adalet Divanı ile Münih İdare Mahkemesi’nin kararlarının açık olduğunu, buna göre Türk turistlerin vize almasına gerek olmadığına dikkat çekiyor. Buna rağmen Almanya’nın vize uygulamasına hâlâ devam ettiğini belirten Çelebi, Alman hükümetinden Türk turistlerin Almanya’ya vizesiz gelebilmesini talep ediyor. Çelebi, vize konusunda yaşanan bir sorunun ardından bu dilekçeyi yazmaya karar verdiğini anlatıyor: ”Geçen yıl bir yakınımızı kaybettik maalesef. Yakınımızı kaybedince, haliyle annesini getirtmek istedik. Çünkü kendisi Almanya’da gömülmek istedi, vasiyeti öyleydi. Annesini getirmek isteyince, vizeyi vermediler. Ve vermeyince de tabii kadıncağızın telefonda öyle bağırması, ‘ben niye gelemiyorum’ gibisinden, insanı çok üzüyor. Bu dilekçeyi yazmamdaki ana sebeplerden bir tanesi buydu.”

Bundan sonraki süreç

Mustafa Çelebi’nin verdiği dilekçe, 1 Mart tarihinde imzaya açıldı. Internet üzerinden 16 bin civarında imza toplandı. Faks ve elektronik-posta yoluyla gönderilen imzalarla, bu sayının artabileceği tahmin ediliyor. Alman Meclisi Dilekçe Komisyonu’na sunulan bir dilekçe, 6 hafta boyunca internette kalıyor. Dilekçe Komisyonu’nun Yeşiller partili üyesi Memet Kılıç, bir dilekçe için ilk üç hafta içinde 50 bin imza toplanmasının önemli olduğunu belirtiyor. ”Verilen bir dilekçe 50 bin imzaya sahip ise Meclis Komisyonu’nun kamuya açık bir toplantısı olur. Bunun avantajı ise dilekçeyi veren kişi de dinlenir, hükümet temsilcileri de gelir bakanlıklardan ve meclis televizyonundan naklen yayınlanır. Böylece bir kamuoyu bilinci oluşmuş olur bu konuda. Ancak görüldüğü kadarıyla 16 bin imzaya kadar ulaşabilmiş, bu nedenle büyük ihtimalle kamuya açık bir tartışma olmayacaktır ama yine de değerlendirilecektir.”

Hrıstiyan Birlik vize serbestliğine karşı

Mustafa Çelebi’nin dilekçesi Komisyon tarafından incelendikten sonra alınacak tavsiye kararının, Alman Meclisi Genel Kurulu’na gönderilmesi bekleniyor. Ancak Çelebi’nin dilekçesinin kabul edilmesi beklenmiyor, zira Dilekçe Komisyonu’nda çoğunluk iktidardaki Hrıstiyan Birlik (CDU/CSU) ile Hür Demokrat Partili (FDP) üyelerde bulunuyor. Hrıstiyan Birlik ise Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı tanınmasına karşı çıkıyor. Alman Meclisi İçişleri Komisyonu’nun Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) partili üyesi Michael Frieser nedenini şu sözlerle açıklıyor: ”Kontrolsüz göçe hem Almanya hem de Avrupa’da karşı çıkıyoruz. Çünkü öncelikle burada üzerimize düşen görevlerin düzgün bir şekilde yerine getirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bunun yanı sıra göç konusunda önemli olan nokta, Schengen bölgesine, Avrupa’ya, Almanya’ya gerçekten kimin ziyaret için geldiğini bilmemiz gerekiyor. Bu açıdan artık vize alarak gelmenin o kadar da büyük bir sorun olmadığını düşünüyorum.”

Muhalefetten eleştiri

Vize konusunda sorunlar yaşandığını vurgulayan muhalefet ise hükümetin Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı tanımamasını eleştiriyor. İçişleri Komisyonu’nun Yeşiller partili üyesi Kılıç, Hrıstiyan Birlik partilerinin bu tutumunu şöyle değerlendiriyor. ”Burada iki faktör var, bir tanesi hakikaten ciddi korkular; acaba iş piyasamızda illegal kalış çok olur mu, gelip de dönmeyenler çok olur mu kaygısı var. Bu önemli bir kaygı. Ama öte taraftan Türklere karşı ideolojik bir duruş var.”

Yeşiller Partisi önümüzdeki dönemde vize konusunu Alman Meclisi’nin gündemine getirmeyi planlıyor. Bireysel girişimiyle adını duyuran Mustafa Çelebi ise Türk vatandaşlarına vizesiz seyahat hakkı sağlanması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmeyi düşünüyor.

Die Russin Swetlana Karagodina zeigt am 28.11.2003 am russisch-polnischen Grenzübergang in Gronowo ihr Visum für die Einreise nach Polen. Mit der Einführung der Visumspflicht für osteuropäische Reisende in Polen zum 1.10.2003 ist die Zahl der Grenzübertritte an den polnischen Ostgrenzen um 70 bis 90 Prozent zurückgegangen. Vor allem für die Märkte und Geschäfte in den ostpolnischen Grenzregionen hat die neue Regelung eine wenig erfreuliche Kehrseite - Kunden und Händler bleiben aus. Die Visumspflicht wurde als eine der Vorbereitungen Polens auf den EU-Beitritt im kommenden Mai eingeführt. Der größte Teil der östlichen EU-Außengrenze verläuft dann an der polnischen Ostgrenze.
Fotoğraf: picture alliance/dpa
Yeşiller Partisi'nden Memet Kilic
Yeşiller Partisi'nden Memet KilicFotoğraf: Memet Kilic

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Jülide Danışman / Berlin

Editör: Ahmet Günaltay