"Obama, Türkiye'nin bölgedeki rolünü iyi anlamalı"
5 Kasım 2008ABD Başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti adayı Barack Obama'nın kazandığı zafer, Türkiye'de "temkinli bir iyimserlikle" karşılandı.
İran nükleer krizinde "diplomatik bir çözüm" öneren ve dış politikada müttefik ülkelerle daha yakın işbirliği sözü veren Obama'nın savunduğu çizgi, Türk hükümeti tarafından da destekleniyor.
Değişim heyecanı Türkiye’de de hissediliyor
Adalet ve Kalkınma Partisi Milletvekili Suat Kınıklıoğlu, ABD Başkanı George Bush'un liderliğindeki son 8 yılın, özellikle de 11 Eylül terör saldırılarından sonra, çok yorucu, çalkantılı terörizmin, savaşın ve bir çok istikrarsızlığın bir arada olduğu bir dönem olduğunu ve dünyada adeta bir travma yaşandığını söyledi. Kınıkoğlu, bu nedenle büyük bir değişim vaat eden Obama'nın tüm dünyada olduğu gibi Türkiye kamuoyunda da sempati ile karşılandığını belirterek, “bunda tabii Obama’nın kişiliği, hitabet gücü, gençliği ve vaat ettiği değişim mesajının da bir rolü olduğunu düşünüyorum. Biz Türkler biraz da mağdur görünümlü adayları ve kişileri severiz. Obama’nın beyaz olmaması, Afrika kökenli olması, geçmişinde Müslüman kökenler olması da zannediyorum kamuoyumuzda bir nebze sıcaklık oluşmasına yol açmıştır diye düşünüyorum” dedi.
“Stratejik ortaklık tehlikeye girmez”
Yeni Amerikan Başkanı Obama'nın seçim kampanyası sırasında Ermeni lobilerine verdiği destek ve soykırım iddialarını tanıma sözü ise Ankara için endişe kaynağı olmayı sürdürüyor. Türk yetkililer, soykırım iddialarının tanınması durumunda, Türk-Amerikan ilişkilerinin derin yaralar alabileceği uyarısında bulunuyor.
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği sözcüsü Kathy Schalow ise Obama döneminde ilişkilerin daha da güçleneceği beklentisi içerisinde olduğunu, iki ülke arasında "stratejik ortaklığın son derece güçlü olduğunu" kaydetti. "Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye arasındaki stratejik ortaklığın, hiç bir zaman tehlikeye girmeyeceğini düşünüyorum. ABD'de kim başkan olursa olsun, Türkiye'nin öneminin, Türkiye ile güçlü ilişkilere sahip olmanın öneminin bilincinde olur” diyen Schalow, Türkiye’ye hakim olan endişelere ilişkin olarak ise “ABD tarihine baktığımızda şunu görürüz: Başkan kim olursa olsun, dış politikada çok büyük değişiklikler meydana gelmez. Ben Türkiye ile ilişkilerimizde de çok büyük bir değişiklik olacağını sanmıyorum. Türk-Amerikan ilişkilerinde geçtiğimiz yıl, önemli ilerlemeler sağlandı. Yeni Amerikan yönetimi de, bu temel üzerinde ilerlemeye devam edecektir” yorumunu yaptı.
Amerikan yönetimine erken uyarı
AK Parti hükümeti, yeni Amerikan başkanıyla yakın bir çalışma içerisine girme arzusunu dile getirirken, şimdiden Obama'yı Türkiye'ye davet etti. AK Parti milletvekili Suat Kınıklıoğlu, geçmiş yıllarda Türk Amerikan ilişkilerindeki en önemli sıkıntının Amerikalı siyasilerin Türkiye’nin son yıllarda elde etmiş olduğu bölgesel gücün tam olarak idrakine varamamaları olduğunu söyledi. Türkiye’nin artık 1970’li ve 80’i yıllardaki uydu ülke olmaktan çıkıp, bölgesinde Balkanlar'a, Karadeniz’e Kafkaslar'a ve Orta Asya’ya güç projekte eden, nüfuzu olan buradaki problemlerde arabulucu ve diyalog sağlayıcı role soyunan önemli bir bölge ülkesi haline geldiğini vurgulayan Kınıklıoğlu, Barack Obama döneminde Amerika Birleşik Devletleri'nden beklentilerini ise şu sözlerle dile getirdi: “Yeni yönetimin Türkiye’nin bu yeni kimliğini iyi anlayıp, buna göre siyaset geliştirmesi, Türkiye ile olan bölgesel konuları süreçlerin en başında konuşmasının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Tabii yeni başkanın da belki ilk altı ay içinde Türkiye’yi ziyaret etmesi be başbakanımız ve cumhurbaşkanımızla görüşmesinin de, yani en üst seviyede ilişkiyi en baştan tesis etmenin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunu da Amerikalı muhataplarımıza ifade ettik.”