Kuzey Kore’da açlık tehlikesi

Kuzey Kore’nin 9 Ekim tarihindeki nükleer silah denemesi dünyayı tedirgin etmeyi sürdürüyor. Pyongyang yönetimi, BM Güvenlik Konseyi’nin yaptırım kararına ikinci bir deneme gerçekleştirme tehdidiyle karşılık verdi. 90’lı yıllarda yaklaşık 2 milyon kişinin açlıktan öldüğünün tahmin edildiği kapalı kutu komünist Kuzey Kore’de neler olup bittiğini kimse net olarak bilmiyor.

Ancak uluslararası gözlemciler, birçok kişinin zaten fakirlik sınırının altında yaşadığı Kuzey Kore’de yeni bir açlık felaketi ve bunun sonucunda da yeni bir göç dalgası yaşanabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

Güney Kore, Kuzey Koreli mültecilerin sığındığı ülkelerin başında gelirken, Kuzey Kore üzerinde en fazla etkiye sahip olan Çin de mülteci akınından korkuyor. Kuzey Korelilerin ülkelerine akın etmesini önlemek için Çin peyderpey Kuzey Kore sınırını kapatıyor.

Çin’e uyarı

Bağımsız Uluslararası Kriz Grubu (ICG) adlı sivil toplum örgütü, Temmuz ayında ülkeye ciddi zarar veren seller ve Pyongyang’a yönelik Güvenlik Konseyi yaptırımlarının uygulanmaya başlamasıyla birçok Kuzey Koreli’nin Çin’e geçmeye çalışacağı uyarısında bulunarak, Pekin’e Kuzey Koreliler’i geri çevirmemeleri çağrısında bulundu.

Uluslararası Kriz Grubu yayımladığı raporda, Çin yönetiminden Kuzey Koreliler’in Çin’de evlenebilmeleri ve Çin’de yaşayan akrabalarını ziyaret edebilmeleri için kolaylıklar sağlaması istedi ve dünya ülkelerini Kuzey Kore'deki sefaletten kaçan mültecilere kucak açmaya çağırdı.

Merkezi Brüksel'de bulunan grubun raporunda, bu ülkeden kaçanların geri dönüşlerinde idam cezasına çarptırılma riskiyle karşı karşıya bulunduğu ve bu kişilerin Kuzey Kore'ye iade edilmelerine son verilmesi gerektiği belirtildi; yeni bir açlık tehdidi yüzünden Kuzey Koreli mültecilerin sayısında artış olacağı, bu durumun da "insanlığın, uygun bir uluslararası yanıt vermesini gerekli kıldığı" kaydedildi.

Chirac’tan çağrı

Çin’in başkenti Pekin’de biraraya gelen Çin Devlet Başkanı Hu Cintao ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, tüm tarafları Kuzey Kore krizine barışçıl çözüm yolları bulma konusunda çaba sarfetmeye çağırdı. Hu ve Chirac, Kuzey Kore’den de Kore yarımadasını nükleer silahlardan arındırma taahhüdünü yerine getirmesini istediler.

Bu arada Güney Kore, BM yaptırımları uyarınca Kuzey Koreli yetkililerin ülkeye girmelerini yasaklama kararı aldı. Ayrıca Güney Kore'nin para işlemleri ile Kore yarımadası dahilindeki Kuzey Kore yetkilileri ile ticaret ve yatırımlara ilişkin havaleleri kontrol altına alacağı belirtildi.

Kuzey Kore ise Güney Kore'yi, kendisine karşı ABD önderliğinde alınan yaptırımlara katılmaması konusunda uyararak, Seul yönetiminin bu yönde bir girişime iştirak etmesi halinde harekete geçeceğini bildirdi. Vatanın Barışçı Birleşimi Komitesi’nin bir sözcüsü, yaptığı açıklamada, Güney Kore'nin yaptırımlara katılmasının, Kore yarımadasında savaş tehlikesi yaratacak ciddi bir kışkırtma olarak görüleceğini belirtti.