1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Fitch'in son açıklaması ne anlama geliyor?

23 Temmuz 2016

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Dr. Cemil Ertem, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in dün akşam Türkiye'nin uzun vadeli TL cinsinden kredi notunu "BBB"den "BBB-"ye düşürdüğü yönündeki açıklamasını değerlendirdi.

https://p.dw.com/p/1JUhR
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Dr. Cemil Ertem NTV televizyonuna, Fitch'in son açıklamasıyla ilgili olarak, "Bu teknik bir metodoloji yüzünden olan bir şey, Fitch, Türkiye gibi birkaç gelişmekte olan ülkenin notunda da bu düzenlemeyi yaptı, bu tamamen teknik bir düzenleme. Biliyorsunuz derecelendirme kuruluşları iki kategoride not değerlendirmesi yapıyorlar. Birincisi yabancı para cinsinden, diğeriyse yerel para cinsinden. Asıl dışarıya karşı 'yatırım yapılabilir' not seviyesi ya da durumu yabancı para cinsinden yapılan değerlendirmeye bağlı olarak şekilleniyor" dedi. Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Ertem, Fitch'in son açıklamasının "Yerel para birimi cinsinden" olduğunu belirterek, Türkiye'nin notunun "yatırım yapılabilir" seviyesini koruduğunu söyledi.

Standard&Poor's’un Türkiye'nin kredi notunu düşürdüğünü açıklamasının ardından Fitch Raiting Türkiye'nin internet sitesinde ve Reuters haber ajansında yer alan bilgilere göre, Fitch Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunda bir düzenlemeye gidildiği duyurulmuştu.

Uzmanlar, Fitch'in bu yöndeki düzenlemesinin daha çok teknik nitellik taşıdığını yatırımcılar için önem arz eden döviz cinsinden kredi notu değişmediğine işaret ediyor. Türkiye'nin "Fitch ve Moody's için 'yatırım yapılabilir' kategorisinde olduğu hatırlatılıyor.

S&P Türkiye'nin notunu henüz iki gün önce "BB+"dan bir kademe aşağıya çekerek temerrüt riskinin nispeten daha fazla olarak görüldüğü "BB" yapmış, görünümünü "durağan"dan "negatif" olarak düzeltmişti. S&P derecelendirmedeki düzeltmeye gerekçe olarak , "ülkede artan siyasi kutuplaşmayı" göstermişti. Reuters'te yer alan habere göre, uzmanlar Türkiye ile ilgili belirsizliğin yatırımlara da yansıyabileceği ve bunun yabancı yatırımcıyı Türkiye'de yatırım yapmaktan alıkoyabileceği uyarısında bulunuyor.

Istanbul Börse Wechselstube
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/S.Suna

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamada S&P'un Türkiye ile ilgili adımını eleştirerek, "Türkiye ile senin ne alakan var? Türkiye senin şu anda zaten üyen falan değil. Daha önce de bunları yaptın. 'Bizim seninle alakamız yok' dedik ve kestik ilişkiyi. Şu anda siyasi bir karar açıklıyor kendine göre" demişti.
ABD'li uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's de Türkiye'deki başarısız darbe girişiminden sonra ülkenin kredi notunu aşağıya çekeceği uyarısında bulunmuştu.

Türkei Ansprache Erdogan
Fotoğraf: Reuters/U. Bektas

G20 ülkelerine Türkiye'den güvence

Öte yandan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 23-24 Temmuz tarihlerinde Çin'in Chengdu kentinde düzenlenecek ekonomisi gelişmiş ve gelişmekte olan 20 ülkenin (G20) Bakanlar ve Maliye Bakanları ve Merkez Bankaları Başkanları Toplantısı çerçevesinde bir açıklama yaparak, G20 ortaklarına, Türkiye'nin temel demokratik prensiplerden ödün vermeyeceğini söyledi. Şimşek, "Türkiye'de pek fazla bir şey değişmediğini" söyledi.

Başarısız darbe girişiminin piyasalara ve ekonomiye etkisine de değinen Mehmet Şimşek daha önce de, söz konusu olayların Türkiye ekonomisine etkilerinin sınırlı ve kısa süreli olmasını beklediklerini bildirmişti. G20'nin bu yıl Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları düzeyinde yapılacak son toplantısında, küresel ekonomi, güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme çerçevesi, yatırım ve altyapı, uluslararası finansal mimari, finansal düzenlemeler, uluslararası vergi konuları, terörizmin finansmanı ile mücadele, yeşil finansman ve iklim değişikliğinin finansmanı başlıklarının yedi farklı oturumda ele alınması planlanıyor.


© Deutsche Welle Türkçe

dpa/ Reuters MK/HT