1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Balkanlar'ın kanayan yarası: Kosova

Fadil Gashi24 Mart 2004

Sırplar’ın Kosovalı Arnavutlar’a uyguladığı şiddeti durdurmak için NATO uçakları tam beş yıl önce eski Yugoslavya’yı bombalamaya başlamıştı. Geçen süre içinde Kosova’nın bir hükümeti ve parlamentosu oldu, ancak sorunların tümü çözülemedi ve hala şiddet haberleri geliyor. DW Arnavutça Servisi'nden Fadil Gashi, Kosova’daki son durumu değerlendirdi...

https://p.dw.com/p/AbLc
Kosovalılar tam bağımsızlık istiyor
Kosovalılar tam bağımsızlık istiyorFotoğraf: AP

NATO uçakları beş yıl önce bugün eski Yugoslavya’yı bombalamaya başlamıştı. Bombardımanın hedefi Kosovalı Arnavutlar‘a baskıyı durdurmak, bir insani felaketi önlemekti. Slobodan Miloseviç, Belgrad’ın o zamanki hakimi 80 gün süren bombardımandan sonra pes etti. Belgrad ve Priştina arasında yeniden, ancak geçen yıl ilişki kurulabildi.

Geçen beş yıl içinde çok şey değişti: Şimdi Kosovalılar‘ın bir hükümeti var. Devlet başkanlarını ve parlamentolarını seçtiler. Bölgenin yönetimi BM’nin elinde ve Kosovalılar‘ın kendine güveni arttı. Buna rağmen sorunların tamamının çözüldüğünden söz edilemez.

Savaşta kaybolan üçbin kişinin kaderi hala belli değil. Ekonomi ilerlemiyor. Mitroviça kenti Sırplar‘la Arnavutlar arasında bölünmüş durumda. Sırp hükümeti, Kosova’da etnik ayrımı körüklüyor. Bunlar Kosova’nın gündemindeki sorunlardan bazıları. Arnavutlar‘a göre ise en önemli sorun, Kosova’nın statüsü sorunu. Savaşın ardından kabul edilen BM’nin 1244 sayılı kararı, Kosova halkı için özerklik öngörüyor. Arnavutlar ise bağımsızlık istiyor.

"Statüden önce standartlar"

BM yönetimi, kısa adıyla UNMIK, geçen beş yılda Kosova’nın statüsü sorununa çözüm aramayı reddetti. Bunun yerine bölgenin demokratik standartlara kavuşması için çalıştı. UNMIK’in eski şefi Michael Steiner, Kosova’nın statüsüne ilişkin tartışmaları demokratik standartlara bağlamış ve ”statüden önce standartlar” formülünü benimsemişti. Steiner, bu formülü şöyle açıklıyor:

”Bir toplumun işlemesi için sekiz ilkenin uygulanması gerekir: Kurumsal, adli, hukuki ve ekonomik işleyişin sağlanması, hareket özgürlüğü, etnik ayrımcılığın önlenmesi, yani Bosnalılar ve Sırplar‘a eşit hakların sağlanması ve tabii ki 1999 yılında ve daha sonra Kosova’yı terk etmek zorunda kalanların geri dönüşüne izi verilmesi."

Kosova Arnavutları ise aksini ”önce statü, sonra standartlar” formülünü benimsemişti. Kosova Parlamento başkanı Necat Dazi ise kendilerine sunulan standartların ideal standartlar olduğunu belirterek, Teoride bunlara ulaşmayı deneyebiliriz. Eminim ki birçok Batı Avrupa ülkesi, hatta İskandinav ülkeleri de bunu istiyor, ama biz normal bir demokratik ülkedeki standartlara ulaşmayı yeterli görüyoruz” diyor.

"Kosova için standartlar"

UNMIK’in yeni şefi Harri Holkeri, söz konusu standartları somutlaştırdı. ”Kosova için standartlar” başlıklı metinde, demokratik kurumlar ve hukuk devleti, dolaşım özgürlüğü, etnik toplulukların haklarına saygı gösterilmesi ve göçmenlerin geri dönüşüne izin verilmesi yer alıyor. Ayrıca sürdürülebilir ekonomik kalkınma, özel mülkiyet garantisi ve diyalog sayılıyor. Bu standartlara 2005 yılı ortasında erişilmesi halinde, BM ile Kosova’nın statüsüne ilişkin görüşmelerin başlatılabileceği belirtiliyor.

Kosovalı Sırplar, standartların belli olması ve tarih verilmesi durumunda bağımsızlığın kaçınılmaz olacağından korkuyorlar. Arnavutlar ise statü tartışmasının başlaması için bir tarih verilmesini memnunlukla karşılıyor. Kosova Başbakanı Bayram Recebi şunları söylüyor:

”Bu çok önemli bir kazanım, çünkü BM’in 1244 sayılı kararı, ne standartların yerine getirilmesi ne de statü tartışmasının başlaması için tarih veriyor. Holkeri metni ile ilk kez bir tarih açıklandı.”

Gerginlik hala sürüyor

Sırplar‘la Arnavutlar arasındaki gerginlik savaşın sona erişinden beş yıl sonra da devam ediyor. Geçen haftaki gibi 28 kişinin öldüğü 850 kişinin yaralandığı şiddet olaylarını kimse tahmin etmiyordu, ama yaşandılar. Şimdi Kosova’da barışın sağlanması için Sırplar ve Arnavutlar‘ın çabalarının yeterli olmadığı anlaşıldı. Bu yüzden uluslararası toplumun Kosova ile daha yakından ilgilenmesi ve statü konusunun çözümü için çaba göstermesi gerekiyor.