1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

30.07.2004 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Murat Çelikkafa30 Temmuz 2004
https://p.dw.com/p/Abtr

Bugünkü Alman ve Avrupa basınında ön plana çıkan konuların başında ABD’deki Başkanlık yarışı ve bu bağlamda Demokratların adayı John Kerry ile ilgili değerlendirmeler yer alıyor. Ayrıca Irak ve Afganistan’a ilişkin yorumlar ve Sudan’daki gelişmeler, uluslararası basının ele aldığı diğer konular arasında.

Almanya’nın Bonn kentinde yayımlanan General-Anziger gazetesi, ABD’deki Başkanlık mücadelesini yorum sütunlarına taşımış. Yorumda Demokrat Parti’nin kongresinde başkan adaylığı resmen onaylanan John Kerry ile ilgili şu değerlendirme yapılıyor:

”John Kerry, Başkan Bush’a karşı oluşan olumsuz havayı kendi lehine kullanmasını çok iyi biliyor. Eğer Kerry seçimi kazanırsa, o zaman Bush’un ancak siyasî yelpazenin ortasında yer alıp, esnek bir ideoloji oluşturmak ve pragmatizmin tüm gereklerini yerine getirilerek altedilebildiği söylenecek. Eğer Kerry başarısız olursa, o zaman parti içinde, Busha’a karşı bir kutup olarak siyasi yelpazenin solunda yer alan bir adayın çıkarılmamasından duyulan pişmanlık dile getirilecek.”

Sol liberal Fransız gazetesi Liberation ise Kerry’nin daha indandırıcı olması gerektiğinin altını çiziyor. Demokrat adayın işinin hiç de kolay olmadığını savunan gazetenin yorum sütununda şu satırları okuyoruz:

”Yarışı kazanmak için Kerry’nin hayli gayret göstermesi gerekiyor. Çünkü bugüne kadar Beyaz Saray’daki rakibinin hatalarından yararlanmayı başaramayan John Kerry, kamuoyu yoklamalarında Bush ile başa baş gidiyor. Bu belirsizlik her ne kadar seçimin heyecan dozunu artırıyorsa da Kerry açısından yine de sıkıntılı bir durum sözkonusu. Demokrat adayın, ekonomi ve iç politikayla ilgili konuların yanısıra Irak politikasında da Başkan’la arasındaki farklılıkları daha da belirginleştirmesi şart. Bu bağlamda kendi partisindeki sol kanattan da Kerry’e yönelik, yeterince siyasi cesaret sergileyemediği yönünde eleştiriler geliyor. Yani Kerry’nin rengini daha açık ve kararlı bir şekilde ortaya koyması gerekiyor.”

Irak ve Afganistan’daki endişe verici gelişmeler, Avrupa basınında öne çıkan bir başka konu. İngiltere’de oluşturulan özel bir parlamento komisyonu tarafından kaleme alınan Irak raporuna değinen sol liberal İngiliz gazetesi The Independent, hem Irak hem de Afgangistan’ın büyük bir kaosla karşı karşıya bulunduğunu yazıyor:

”Komisyon raporu, Irak’ta durumun tam bir felaketi andırdığını yazıyor. Afganistan’da da durum pek farklı değil. Uluslararası terör tehlikesinin kökünün kazınması çabaları kapsamında ABD ve İngiltere’nin kobayı olan bu iki ülke, şu anda bir kaosun eşiğinde bulunuyor. Ancak belki de hazırlanan raporla ilgili tek sürpriz olan, komisyon üyelerinin bu duruma pek de şaşırmış olmamaları. Noktası virgülüne kadar raporda yazılanlar, Irak macerası öncesinde savaş karşıtlarının dile getirdikleri endişeleri yansıtmıyor mu? Ne ektiysek, onu biçiriyoruz.”

Afganistan’da Taliban milislerinin faaliyetlerini yeniden artırmasına değinen Fransız gazetesi Le Monde, bu ülkedeki terörle mücadele stratejisini eleştiriyor:

"Dünya kamuoyunun dikkatini yeniden talihsiz ülke Afganistan’a yönlendirmesi için, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü’nün, beş üyesinin öldürülmesine tepki olarak Afganistan’dan çekileceğini açıklaması gerekti. Yeterli bir askeri güç ve net bir strateji olmaksızın, bu ülkedeki güvenliğin sağlanamayacağı aşikâr. Güvenlik olmadan da ne siyasi ne de ekonomik olarak yeniden bir yapılanmaya gidilemez. Güvenlik sağlanamayınca, meydan Taliban milislerine kalıyor. Bu da terörizme karşı mücadele stratejisinin büyük bir bölümünün çökmesi anlamına geliyor.”

Son yorumumuz Rus Kommersant gazetesinden aktarıyoruz. Sudan’daki gelişmeleri değerlendiren gazete, petrol fiyatları ve Sudan’daki insanlık dramı arasında ilginç bir bağ kuruyor:

”Araplar ve siyahî Afrikalılar birbirlerinden hazetmiyor, hatta birbirlerinden nefret edriyor ve bu nedenle bir birbirlerine öldürüyorlar. Sudan’daki olayların nedeni ise petrol fiyatları. Eğer petrol yoksa ya da fiyatlar düşük seyrediyorsa, ülkedeki etnik gruplar arasındaki sorun çete ve sokak çatışmaları boyutunda kalıyor. Ama ne yazık ki bir talihsizlik yaşandı ve Sudan’da petrol bulundu. Böyle olunca da çatışmalar, kitle katliamları ve soykırıma dönüştü.”