1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

13.02.2009 - Avrupa basınından özetler

Derleyen: Basak Sezen/ Deutsche Welle13 Şubat 2009

Bugünkü Avrupa basınında İsrail'deki başbakanlık tartışmaları, Hollandalı sağcı milletvekili Geert Wilders'ın İngiltere'ye girişine izin verilmemesi ve Zimbabve'nin yeni başbakanı ile ilgili değerlendirmeler yer alıyor.

https://p.dw.com/p/GtTz

İtalyan La Repubblica gazetesi, İsrail’de Salı günü yapılan genel seçimlerin ardından ülkede yaşanan Başbakanlık tartışmalarını yorum sütununa taşımış:

“Sağ ve solu iktidarın eşit paylaşımına götüren 1984 yılındaki parlamento seçimlerine bakmak yeterli. En önemli iki parti, Likud ve İşçi Partisi, koalisyon anlaşmasında dönüşümlü başbakanlık için anlaşmak zorunda kalmıştı. Dönemin Başbakanı olarak tecrübesi bulunan şimdiki Devlet Başkanı Şimon Peres’in şimdi üzerinde düşündüğü çözüm bu mu? Böyle bir çözümü somutlaştırabilmek için, bir koşulun kesinlikle yerine getirilmesi gerekli: Tzipi Livni ve Benyamin Netanyahu bu konuda anlaşmalı, aksi halde Peres çok az şey yapabilir. İkili arasındaki mücadele devam ederse, o zaman Peres, çoğunluğu göz önünde bulundurarak Likud'u hükümet kurmakla görevlendirebilir.“

Hollanda’da yayımlanan Trouw gazetesi, toplumsal uyumu zedeleyeceği ve kamu güvenliğine zarar vereceği gerekçesiyle Hollandalı aşırı sağcı milletvekili Geert Wilders'in İngiltere'ye girişinin yasaklanması olayına yer veriyor:

“Wilders ile ilgili yaşanan karmaşa, İngiliz hükümetinin tamamen kendince hareket etmesinden kaynaklanıyor. Wilders'in İngiltere'ye girişine, nefret dolu açıklamalarıyla kamu güvenliği için tehlike oluşturduğu gerekçesiyle izin verilmedi. Yine aynı gerekçeyle Wilders’ın Özgürlük Partisi, geçen ay Amerikalı Müslüman din adamı Halid Yasin’in ülkeye girişinin engellenmesi için Hollanda hükümetine soru önergesi yöneltmiş, ancak başarılı olamamıştı. Bu nedenle, İngilizlerin yaklaşımından şikayet etmemiz şaşırtmamalı. Bu, hem insanların hareket özgürlüğü, hem de Avrupa’da düşünce özgürlüğü için talihsiz bir örnek.“

Fransız Le Monde gazetesinde, Zimbabve'de muhalefet lideri Morgan Tsvangirai’nin başbakanlık görevine başlamasıyla ilgili bir yorum yer alıyor:

“Zimbabve’de göreve yeni başlayan Başbakan Morgan Tsvangirai, karşısında işsizlik oranının yüzde 90’ı geçtiği ve halkın çoğunun açlıktan ölme tehdidi altında olduğu bir ülke buldu. Başbakan olarak göreve başlamasıyla güçten çok sorumluluk üstleniyor. Çünkü Devlet Başkanı Robert Mugabe, onun, ülkesinde yaşanan kötülüklerin sorumlusu olarak gördüğü İngilizlerin oyuncağı olduğunu düşünüyor. Tsvangirai’yı etkisiz kılmak için her şeyi yapacaktır. Batı ise yaptırımların geçici olarak kaldırılması için daha bekleneceğinin bilinmesini istiyor. Tsvangirai’nin çoğulculuk ve ekonomik büyüme ile ilgili çabaları desteklenmeli. Demokrasiyi benimsemeyen Mugabe’den işbirliği olasılığı beklemek gibi bir hayale kapılmamalı.“