1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

07.10.2009 - Alman basınından özetler

7 Ekim 2009

Alman gazetelerinde Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin’in yabancı karşıtı açıklamaları yankı bulmaya devam ediyor. Ayrıca UNICEF’in Çocuk Raporu da dikkat çeken bir başka yorum konusu.

https://p.dw.com/p/K0dB
Fotoğraf: dpa

Kölner Stadt – Anzeiger gazetesi ile başlıyoruz basın turumuza. Gazete, Almanya’da yaşayan Arap ve Türkleri aşağılayan sözleri nedeniyle tepki çeken Sarrazin’in maksadını aştığına dikkat çekiyor:

“Thilo Sarrazin hakkında aslında artık tek kelime bile etmeye gerek yok. Zira kendisi fena halde duvara toslamıştır; üstelik bu ilk vukuatı da değil. Sarrazin, göç, uyum ve Alman toplumu içinde eğitim düzeyindeki farklılıklar hakkındaki tartışma ortamına son vermiştir. Görünen o ki, Sarrazin zaten böyle bir tartışma ortamının içinde yer almak istemiyordu. Aksi halde baş örtülü kızlar ve yabancılarla ilgili diğer konularda böyle saçma sapan sözler sarfetmezdi. Sarrazin, halihazırdaki sorunları keskin bir şekilde ifade edip belki konuya dikkat çekmek istiyordu. Ancak maalesef aksine neden oldu, maksadını aştı. Gerçekten yazık, çünkü Berlin'nin eski Maliye Bakanı ne konuştuğunu gayet iyi biliyordu.”

Münih’de yayımlanan Abendzeitung da Sarrazin’i eleştiriyor. Aynı zamanda Alman politikacıların sık sık karşılaştığı bir soruna da işaret eden gazetede şu satırları okuyoruz:

“Almanya'da hangi görüşlerin ifade edilip edilemeyeceği hassas bir konu. Daha önce çok sayıda politikacı, çeşitli vesilelerle yaptıkları 'Nazi' benzetmeleriyle yoğun eleştiri oklarına hedef olmuştu. Şimdi de Berlin eyaletinin eski Maliye Bakanı ve Federal Alman Merkez Bankası'nın halen yönetim kurulu üyeliğini yapan Thilo Sarrazin Türkler hakkındaki sözleri nedeniyle eleştirilerin odağında. Sarrazin’in tartışmaya yol açan röportajını okuyanlar, 'baş örtülü kızlar alt sınıfa mensuptur' türünden medeni bir tartışma ortamında dile getirilmemesi gereken ifadelerle karşılaşıyor. Bu, insanları aşağılayan bir bakış açısı. Ancak şunu da unutmamak gerekiyor: Almanya’da ortaya çıkan histerik bir öfke dalgası bu tür sorunların çözümüne katkı sağlamaz. Bu nedenle samimi bir rica bulunmak istiyoruz: Lütfen herkes biraz frene bassın. Önce Sarrazin, ardından da onu eleştirenler...”

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF, dünya genelindeki çocukların durumuna ilişkin raporunu açıkladı. Thüringer Allgemeine gazetesi, çocuk haklarını korumanın gelişmiş ülkelerden başladığını söylüyor:

“Dünya genelinde milyonlarca çocuğun en güzel yılları resmen çalınıyor. Daha da kötüsü; okula gitmek yerine tarlalarda ya da tekstil fabrikalarında ter döken çocuklar, buna rağmen yoksulluk içinde büyümeye devam ediyor. Çocukların korunması, somut olarak Almanya’nın alışveriş merkezlerinden başlıyor aslında. Öncelikle sanayileşmiş milletler, ana müşteriler olarak tekstil, deri, ayakkabı ya da oyuncak gibi ithal ürünlerin ucuza çalıştırılan çocukların elinden çıkmadığına dikkat etmeli. Müşteriler ithal ürünlere para öderken, makinanın başında çocuğun değil, babanın durduğundan emin olmalıdır.”

Oldenburg kentinde yayımlanan Nordwest-Zeitung da UNICEF'in önemine ve çabalarına işaret ediyor. Gazetede şu satırları okuyoruz:

“Bu dünyanın en güçsüz olanlarına daha etkin, daha kalıcı ve daha somut bir şekilde artık yardım edin! Bu, BM Çocuk Hakları Konvansiyonu 20’inci yılını doldurmaya hazırlanırken, UNICEF’in raporunda yer alan çağrı. UNICEF’in raporu, son derece üzücü. Ancak dünya çocuklarının durumunda küçük de olsa bir iyileşmeden söz etmesi nedeniyle de yüreklendirici. Örneğin Bangledeşli ebeveynler, eskiden olduğu gibi küçük yaştaki kızlarını artık yaşlı erkeklerle evlendirmiyor. UNICEF’in, çocukların acı çekmek zorunda kaldığı bölgeleri sürekli izlemesi, ayrıca çocuklara yönelik haksızlık ve suçları bıkıp usanmadan anlatması, başarının mümkün olduğunu gösteriyor.”

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Murat Çelikkafa