1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yoksul ülkelere yardımlar azalıyor

27 Mayıs 2010

BM Milenyum Hedefleri arasında yer alan AIDS, sıtma ve verem gibi yoksul ülkelerde ölümlere neden olan hastalıkların azaltılması yönündeki çabalardan sonuç alınamıyor. Vadedilen yardımlar yoksul ülkelere gitmiyor.

https://p.dw.com/p/NYNv
Sıtma, Afrika ülkelerinde ölüme neden hastalıklardan biriFotoğraf: picture-alliance/ dpa

Birleşmiş Milletler'e üye ülkeler 2015 yılına kadar gerçekleştirmek üzere sekiz maddelik milenyum kalkınma hedefleri belirlemişti. Bu hedeflerden altıncısı AIDS, sıtma ve verem gibi hastalıklarla etkin bir mücadele idi. Ülkeler hastalığın yayılmasını engellemeyi ve bu hastalıklardan ölenlerin sayısını azaltmayı hedefliyordu.

“Avert“ adlı uluslararası AIDS vakfının yöneticisi Annabel Kanabus tıptaki tüm ilerlemelere karşın bunun sağlanamadığını, 1990 yılından bu yana AIDS'e yakalananların sayısının dörde katlandığını dile getirdi. Kanabus, “Hedefler unutuldu. 2010 yılına kadar dünya çapında herkesin tıbbi tedavi olanaklarına kavuşmasının sağlanması hedefine de ulaşılamadı, hatta bunun çok uzağındayız. Muhtemelen bu hedefe ulaşan hiç bir ülke yok“ diye konuştu.

Poliobekämpfung Nordnigeria
Afrika ülkelerinde hastalıklarla mücadele için çeşitli projeler yürütülüyorFotoğraf: Thomas Kruchem

Her yıl 2 milyon kişi veremden ölüyor

Her yıl veremden neredeyse iki milyon insan ölüyor. Özellikle Afrika’da, eski Doğu Bloku ülkelerinde ve Asya’nın güney doğusunda verem hastalığı yeniden yayılıyor. Verem hastalarının sayısındaki artışı bu bölgelerde AIDS hastalığının yaygın olmasına bağlayan Annabel Kanabus, şunları söyledi:

“HIV taşıyanların zayıf bir bağışıklık sistemi var. Bu da bedenin normal hastalıklarla mücadele edememesine yol açıyor. Çoğu insanda pek ciddi rahatsızlıklara sebep olmayan gizli verem mevcut. Normal bir durumda gizli verem hastasını iyileştirmek mümkün ama kişi taşıyıcı olmayı sürdürür. Ve bu aynı insanlara bir gün HIV virüsü bulaşırsa gizli verem mikrobu aktif hale gelir. Buna, vücutta bağışıklık yetersiz olduğu zaman ortaya çıkan ’fırsatçı hastalık’ diyoruz. “

Oysa veremin tedavisi antibiyotikle, üstelik 10 dolar gibi uygun bir maliyete mümkün. Ancak tedavinin iyi uygulanmaması ya da yarım bırakılması halinde verem mikrobu mutasyona uğrayıp çok daha pahalı ve zor bir tedaviyi gerektiriyor. Üstelik tedavinin başarısız olması da ihtimal dahilinde.

AIDS Waisen in Blantyre Malawi
Fotoğraf: AP

Sıtma hastalığının da ucuz ilaçlarla iyileştirilmesi mümkün. Buna rağmen bugüne kadar sıtma vakalarının sayısını azaltmak mümkün olmadı. Dünyada 100 milyon adet ilaçlı sivrisinek ağı (cibinlik) dağıtıldı. Ancak zamanla bazı sivrisinek çeşitleri haşare ilaçlarına karşı bağışıklık kazandı. Veremde olduğu gibi sıtmada da HIV hastalığın etkisini arttırıyor ve ölüme yol açabiliyor.

Yeterli maddi yardım yok

Annabel Kanabus sözlerini şöyle sürdürdü: “Irak savaşının maliyeti ile kıyaslandığında bu tür hastalıkların çoğuyla mücadele etmek mümkün olabilirdi. Şimdi devletler sayısız insanın hayatını kurtarabilecek olan yardım paralarını kısıtlamaktan söz ediyor. Bu miktarlarla sayısız insanın hayatı kurtarılabilir. Benim görüşüme göre az masrafla etkin bir mücadeleye ve işbirliğine devam etmeliyiz. Bu mali güçlük döneminde yatırımımızı mümkün olan en akılcı şekilde yapmalıyız.“

Fakir ülkelerin durumuna bakıldığında, “Birleşmiş Milletler’in 2015 yılına kadar verem, sıtma ve AIDS hastalığı ile etkin bir mücadele hedefi ne kadar gerçekçi?” sorusu akla geliyor. “Avert“ adlı uluslararası AIDS vakfının yöneticisi Annabel Kanabus, özellikle fakir ülkelerde görülen bu üç hastalığı etkisiz hale getirmenin yalnızca ihtiyaç duyulan maddi yardımların hayata geçirilmesi ile mümkün olabileceğini belirtiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Sarah Berning, Çeviri: Deniz Eğilmez

Editör: Beklan Kulaksızoğlu