1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Hukuk ve AdaletTürkiye

Yargıtay, Ostim’deki iki patlamaya tek ceza istedi

1 Temmuz 2022

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Ankara’nın sanayi bölgeleri olan Ostim ve İvedik’te aynı gün yaşanan iki ayrı patlamaya ilişkin üç sanığa verilen 37 yıl 6’şar aylık hapis cezalarını sanıklar lehine bozdu.

https://p.dw.com/p/4DY6w
Türkei Fotoreportage Institutionen
Fotoğraf: DW/U. Danisman

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, OSTİm ve İVEDİK patlamaları ile ilgili kesinleşen davada karara itiraz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, "İki ayrı patlama tek eylem olarak görülmeli, tek ceza verilmeli" diyerek mahkumiyet kararlarını bozdu. 37 yıl 6’şar ay ceza verilen sanıkların cezası kararın ardından yarı oranında düşecek.

Ankara’da 11 yıl önce OSTİM ve İVEDİK Organize Sanayi Bölgeleri’nde aynı gün meydana gelen iki patlamada 20 işçinin hayatını kaybetmesine ilişkin davada tartışma yaratacak bir gelişme yaşandı. Patlamaya neden olan hatalı oksijen tüplerini satan şirketin sahibi ile iki yöneticisi iki ayrı patlamadan dolayı 37 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırılmış, karar da onanmıştı. Ancak Yargıtay Başsavcılığı’nın itirazı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulu, iki ayrı patlamayı tek eylem olarak değerlendirerek sanıkların cezasını bozdu. Yargıtay’ın bozma kararının ardından üç sanık, iki ayrı patlamaya karşılık yalnızca tek bir suçtan cezalandırılacak ve sanıkların cezaları yarı oranında düşecek. Diğer yandan sanıklardan birinin avukatının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun avukatı olması da dikkat çekti.

Yargıtay’dan çıkan bu karar, Türkiye’de bir iş cinayeti davasını daha sanıklar lehine döndürdü: Ankara’nın organize sanayi bölgesi olan OSTİM ve İvedik’te 3 Şubat 2011 tarihinde, iki farklı işyerinde 8 saat arayla yaşanan patlamalarda, 20 işçi hayatını kaybetmiş, 46 kişi yaralanmıştı.

İki ayrı patlamadan iki ceza verilmişti

Yapılan incelemede, oksijen yerine sıkıştırılmış doğalgaz basılan tüplerin yeniden oksijen doldurularak satılması ve kullanılması nedeniyle patlamanın meydana geldiği belirlendi. Patlamalara ilişkin 19 kişiye açılan davada, 2015 yılında karar çıktı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi, patlamaya neden olan tüpleri iş yerlerine satan şirketin sahibi Kasım Ersoy ile sorumlu müdürü Burhan Koç ile Asgazsan şirketinin Sorumlu Müdürü Bahadır Esendik’i, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmaktan" suçlu buldu. Bu sanıklar, iki ayrı patlama nedeniyle iki kez 18 yıl 9 ay olmak üzere toplam 37 yıl 6'şar aya mahkum edildi. Diğer sanıklar ise beraat etti.

Kesinleşen karara başsavcılık itiraz etti

Kararın onanmasından sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sürpriz bir şekilde kanun yararına bozma yoluna başvurdu. Başvuruyu görüşen Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 37,5’ar yıl hapis cezası alan üç sanığa iki ayrı patlama nedeniyle aynı suçtan iki kez ceza verilmesi yönündeki kararı bozdu.

Yargıtay, olay günü iki patlama yaşanmasına karşın sanıkların eylemlerinin tek taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçu olduğunu bildirdi. Kararda, talep yoğunluğundan veya tüp sayısının azlığından dolayı önceden doğal gaz doldurulup kullanılan oksijen tüplerine yeniden oksijen gazı doldurulmasını sağlayarak bu tüpleri patlamaların gerçekleştiği ifade edildi. Bu firmalarca kusurlu şekilde doldurulan tüplerin kullanılması nedeniyle neticenin meydana gelmesinin suçun zorunlu unsuru olmadığı öne sürülen kararda taksirli haksızlığın gerçekleşmesi için objektif özen yükümlülüğünün ihlâlinin yeterli olduğu kaydedildi.

Peki bundan sonra ne olacak?

Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi, davaya yeniden bakacak. Dava kapsamında yaklaşık 3,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen sanıkların cezası yarı oranında düşecek. Üç sanığa tek taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan ancak 18 yıl 9’ar ay hapis cezası verebilecek.

Öte yandan bu üç sanıktan tüplerin doldurulduğu şirketin genel müdürü olan Bahadır Esendik’in avukatının, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da avukatlığını yapan Uğur Kızılca, beraat eden bir sanığın avukatının ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın’ın olması dikkat çekti.

"İş davalarında cezasızlık kültürü devam ediyor"

Ostim ve İvedik işçilerinin ailelerin avukatı Murat Kemal Gündüz, yaşanan gelişmelerin ardından iş cinayeti davalarında cezasızlık kültürünün aynen devam ettiğini söyledi. Ankara’nın, yani ülkenin başkentinin ortasında bakanlıkların gözünün önünde yaşanan iş cinayeti ile ilgili idari ve yargısal makamların hiçbir kamusal kuruluşa ve kamu görevlisine kusur atfetmediğine işaret eden Gündüz, DW Türkçe’ye şunları söyledi:.

"Denetimle yükümlü bu kamusal idarelerin görevlerini yapmaması neticesinde Ankara’nın orta yerinde; miadı dolmuş, günü geçmiş, yeterlilik belgesi olmayan sanayi tüpleri ile iş yeri açma ve bina ruhsatı olmayan iş yerlerinde doğalgaz dolum-satış lisansı olmaksızın ve doğalgaza uyumlu olmayan tüplerde, yasa dışı yapılan doğalgaz ticareti sonucunda bu iş cinayeti meydana gelmiştir. İşçi ailelerinin 12 yıla yakın süren tüm sorumluların yargılanması temelli hak mücadelesine karşın yargısal makamlar bugüne dek hiçbir kamusal kurum ve kuruluşa kusur atfetmemiş bulunmaktadır. Tüm başvurular sonuçsuz kalmıştır. Ölümlerin yaşandığı iş yerlerinin işverenlerine dahi sorumluluk ve ceza verilmemiş, tek sorumlu kabul edilen yasa dışı gaz ticaretini yapan firma yetkililerine verilen cezalar da Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararı ile yarı yarıya indirilmiştir. İş cinayeti davalarında cezasızlık kültürü aynen devam etmektedir."

 

Alican Uludağ