1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Weser-Kurier: İklim politikası siyasette belirleyici

28 Mayıs 2019

Alman basınındaki yorumlarda Avrupa Parlamentosu seçimlerinde alınan sonuçlar ile Avusturya’da Başbakan Kurz liderliğindeki hükümetin güven oyu alamayarak düşmesi öne çıkan konular arasında bulunuyor.

https://p.dw.com/p/3JGUV
Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/A. Alexandru

28.05.2019 - Alman basınından özetler

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Yeşiller hem Almanya’da hem de Avrupa genelinde oylarını artırdı. Bremen’de yayımlanan Weser-Kurier gazetesi, Yeşillerin oylarını artırmasını ele alıyor.

"Kesinlikle apolitik değiller! Avrupa Parlamentosu seçimlerinde gençler güçlü bir mesaj verdi. Zaten zor bir dönemden geçmekte olan kitle partilerini uzun boylu düşünmeden 'yaşlı' ilan ettiler ve Yeşillerin etkileyici bir seçim başarısı kazanmalarına yardımcı oldular. Gençler ve yaşlılar arasındaki siyasi mesafe böylelikle aniden artmış oldu. Siyasi bir iklim değişikliği önceden duyurularak geliyor. Yerleşik partiler tarafından gülümsenerek karşılanan “Gelecek için Cumalar” (Fridays-For-Future) protestoları küresel bir harekete dönüştü. İklime ilişkin tartışmalar temel siyasi söylemde giderek daha fazla belirleyici oluyor. İktidar partileri tarafından uzun süre dile getirilerek artık kimsenin ilgilenmez olduğu konular yeniden gündemin üst sıralarına yerleşti. Ancak genç seçmenlerin Birleşmiş Milletler iklim hedeflerine ulaşılması için artık harekete geçilmesi yönünde verdiği görevin adresi artık Hristiyan Birlik veya Sosyal Demokrat Parti değil. Güvendikleri parti artık Yeşiller."

Nürnberger Nachrichten gazetesinde Hristiyan Demokratlar ile Sosyal Demokratların oy kaybettiği, Yeşiller, Liberaller ve sağ popülistler ile aşırı sağcıların oylarını yükselttiği Avrupa Parlamentosu seçimleri değerlendiriliyor:

"Avrupa daha kolay olmak yerine daha zorlaştı. Artık iki büyük parti grubu tarafından çoğunluğu sağlamak mümkün değil. Bir uzlaşı bulunması ve bunun farklı gruplar tarafından kabul edilmesini sağlamak gerekiyor. Belirli grupların dönemi sona erdi. Memnun edici bir şekilde katılımın yüksek olduğu bu seçimlerde, vatandaşlar gelecekte siyasi çözümler için daha sık uğraşıldığını görmek için bu parlamentoyu oluşturdu. Bu iyi, böylelikle vatandaşlar burada hükümet başkanlarının isteklerini yerine getirmekten ziyade eşit değerde Avrupalı vekillerin çalıştığını hissedecek."

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Avusturya’da Başbakan Sebastian Kurz liderliğindeki hükümetin parlamentodan güven oyu alamayarak düşmesini konu ediyor:

"Hayranlarının yeniden Başbakan olarak görmek istediği Kurz’un insanları harekete geçirmesi kolay olacak. Bunun etkisine güveniyor olabilir. Ama seçim kampanyası sonrasında kendisine şu soruyu soracak: Peki şimdi? Kimin güvenini henüz kaybetmedi? Günlük işlerde karşılıklı olarak birbirini engellemeden projeleri hayata geçirmek için çoğunluğu yeniden nasıl sağlayacak? Avusturya’yı hükümetin siyasi olarak yönetmediği bir dönem bekliyor. Ülke bunun üstesinden gelecektir, Cumhurbaşkanı bu konuda haklı. Ancak uzmanlardan oluşan bir bakanlar kurulunun siyaseti şekillendirme gücü pek fazla olmayacak, ne umut vadeden reformların zayıflayacağı iç politikada ne de dış politikada. Özellikle de Avrupa Birliği’nde alınacak kararlar açısından bu durum bir dezavantaj."

Stuttgarter Nachrichten gazetesinde de aynı konu işleniyor.

"Sebastian Kurz için işler kötü gitmiyor. Parlamentoda çoğunluğun desteklediği güvensizlik oyu, Kurz’un daha çok işine yarayacak, iyi damat ve prens rollerine bir de cefakâr rolü eklenecek. O ve lideri olduğu Avusturya Halk Partisi (ÖVP) Eylül ayında yapılacak seçimlerde büyük olasılıkla iyi bir sonuç alacak. Kurz’un Pazartesi günü güvensizlik önergesini desteklemeyen liberal çizgideki Yeni Avusturya ve Liberal Forum’u (NEOS) övmesi ilginçti. Sadece onun için değil, Avusturya’da iş dünyasının büyük bölümü için de sonbahardan itibaren NEOS ile koalisyon kurması çok rahatlatıcı olur."

dpa/JD,HT

© Deutsche Welle Türkçe