1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Tartışma yaratan "Esra Erol'da" programına ceza

4 Şubat 2022

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), televizyoncu Esra Erol'a iki yıl sonra ceza uyguladı ancak tartışmalar sürüyor. RTÜK üyeleri, cezanın alt limitten uygulanmasını eleştirdi.

https://p.dw.com/p/46Xkp
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Fotoğraf: DW/H. Köylü

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "milli ve manevi değerler" genelgesinin ardından ilk kez toplanan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), hakkında binlerce şikâyet bulunmasına karşın yaklaşık iki yıldır hiçbir yaptırım uygulanmayan "Esra Erol'da" programı nedeniyle ATV'ye para cezası uyguladı. Cezanın en alt limitten verilmesi ise tartışmalara neden oldu.

Cumhurbaşkanı'nın imzasıyla Cumartesi günü "Basım ve Yayım Faaliyetleri" başlıklı bir genelge yayınlanmıştı. İlgili kurumlardan "milli ve manevi değerlere uymayan yayım faaliyetlerinin önlenmesi" istenirken genelgenin FOX TV'de yayınlanan "Maske Kimsin Sen?" programı için yayınlandığı iddiası gündeme gelmişti. Cumhurbaşkanlığı genelgesinin ardından RTÜK de Çarşamba yapılması planlanan haftalık olağan toplantısını Cuma gününe ertelemişti.

Yüzde 1 oranında para cezası uygulandı

RTÜK Üst Kurul toplantısında, son günlerin en çok tartışılan programlardan biri olan ve ATV'de yayınlanan "Esra Erol'da" programı da gündeme alındı. Üst Kurul, Esra Erol'un 18 yaşındaki bir kadını ifşa edip psikolojik şiddet uyguladığı 27 Ocak tarihli program nedeniyle ATV'ye bir önceki ayın reklam gelirlerinin yüzde 1'i oranında para cezası uygulanmasına karar verdi.

Üst Kurul, aynı zamanda Star TV'de yayınlanan "Serap Peköz'le Gerçeğin Peşinde Programı" için de Star TV'ye aynı oranda para cezası uygulanmasını kararlaştırdı. Öte yandan genelge ile gündeme gelen "Maske Kimsin Sen?" programı ise kurulda ele alınmadı. İddialara göre, yapımcının reyting nedeniyle programın yayından kaldırılacağı açıklamasının programın kurul gündemine gelmemesinde etkisi oldu.

"Daha yüksek ceza verilmeliydi"

CHP kontenjanından seçilen RTÜK üyeleri ise para cezalarının alt limitten uygulanmasını eleştirdi. RTÜK Üyesi Okan Konuralp, "Esra Erol'da" programı için ATV'ye, "Serap Peköz'le Gerçeğin Peşinde" programı için de StarTv'ye yüzde 1 idari para cezası verilmesine dikkat çekerek "Programların içerikleri dikkate alındığında daha yüksek bir ceza verilmesi yönündeki düşüncem nedeniyle karara karşı oy verdim. Öte yandan Kurul, Halk TV ve Tele1'i cezasız bırakmama yaklaşımını sürdürdü. Her iki yayıncı kuruluşla ilgili tavrım da basın özgürlüğü temelinde ve karara karşı oy şeklindedir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı genelgesini de eleştiren Konuralp, "Bu genelge, özü itibariyle basında ifade özgürlüğüne, sanatsal özgürlüğe, fikir ve ifade özgürlüğüne aykırı bir genelgeydi. Bugün üst kurulun gündemine gelen dosyaların da bu genelgeyle ilintili olduğu kanısı hakim. Fakat, bu genelge olmasaydı dahi, zaten ATV'deki bu programların genelge öncesindeki yayınlarına da ceza verilmesi gerekirdi" dedi. Konuralp, "Bu ve buna benzer programların bütünüyle farklı bir formatta kamuoyunda tartışma yaratan içeriklerinden kurtarılarak yayınlanması ya da tamamen kaldırılması gerektiğini düşünüyorum" diye sözlerini sürdürdü.

RTÜK Üyesi İlhan Taşçı da "Eleştirel sesleri susturabilmek için en ağır para cezası, program hatta yayın durdurma kararlarına gözünü kırpmadan imza atan RTÜK, söz konusu şikâyet rekoru kıran program Esra Erol'da olunca en alt limitten göstermelik para cezasıyla olayı geçiştirdi" eleştirisini yöneltti. RTÜK'ün "toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesinin" ihlali nedeniyle yaptırım uygulaması gerektiğini savunan Taşçı, bu durumda yüzde 5 para cezası ve 5 kez kadar da programın durdurulmasının gündeme geleceğine dikkat çekti. Taşçı, RTÜK'ün bu yaptırımın önüne geçebilmek için yaptırımın en alt limitten ceza öngören "küçük düşürme" maddesine dayandırıldığını vurguladı.

RTÜK'ün CHP'li üyesi İlhan Taşçı
RTÜK'ün CHP'li üyesi İlhan Taşçı Fotoğraf: Privat

Psikoterapist Keçe: Toplumun ruh ve zihin sağlığı tehlikeye atılıyor

RTÜK'ün kararı, psikiyatri uzmanlarınca da eleştiri konusu oldu. Cinsel Sağlık Dernekleri Federasyonu Başkanı Psikoterapist Dr. Cem Keçe, gündüz kuşağı programlarında hem katılımcıların hem de toplumun ruh ve zihin sağlığının tehlikeye atıldığını savundu. Keçe, "Zorla bir kızı stüdyoda ve ekran başında tutmak inanılır gibi değil. İsteği olmadan onun adını ve yüzünü ekranlarda saatlerce göstermek inanılır gibi değil. Ama psikoloji ve psikiyatride biz buna psikolojik şiddet adını veriyoruz. Psikolojik şiddet bir anlamda yargılamak, suçlamak, eleştirmek, aşağılamak, kınamak ve bunu başkalarının gözü önünde yaparak bu suçu daha da ağırlaştırmak gibi bir sonucu var" diye konuştu.

Bu tür programlara katılan kişilerin psikiyatrist muayenesinden geçmesi gerektiğine dikkat çeken Keçe, "Oradaki görüntüler hem çok kötü örnek olması hasebiyle hem de oraya çıkanların ruh sağlıklarına daha kalıcı zararlar vermesi açısından korkunç sonuçları olabilir" dedi. Keçe, bu tip programların, katılımcıların ve toplumun ruh sağlığını korumak adına RTÜK tarafından daha sıkı denetlenmesi gerektiğini vurguladı.

Eray Görgülü 

©Deutsche Welle Türkçe