1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sürgünde Ruhani bilmecesi

3 Ekim 2013

İran’ın Batı’ya açılımı Almanya’da sürgünde yaşayan İranlılar tarafından da yakından izleniyor. Bazıları umutlu, bazıları ise umutların kısa sürede boşa çıkmasından endişeli.

https://p.dw.com/p/19tHV
Fotoğraf: Tasnim

Maide Sultani’nin aşmaması gereken kırmızı çizgiler var. Kamuoyu önünde eleştirmek ya da taleplerde bulunmak gibi. Nedeni ise babasını tehlikeye atmamak. Avukat babası Abdülfettah Sultani bu yılın haziran ayında 13 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Bizzat kendisi de İran rejiminin hedefi haline gelmeden önce aktivist ve gazetecilere avukatlık yaptı, siyasî tutukluların haklarını savundu.

Almanya'da yaşayan kızı Maide Sultani bu nedenle temkinli ifadeler kullanmaya özen gösteriyor. Adil bir temyiz süreci yaşanırsa babasının derhal serbest bırakılacağına inandığını belirten Sultani, İran’ın son dönemdeki açılımı nedeniyle umutlarının arttığını belirtiyor:

“Samimi söylüyorum; ben de ailem de babamın 13 yıl boyunca hapiste kalacağına inanmadık. Umudumuz hep vardı. Bu nedenle mücadele veriyoruz. Ama umudumuz şimdi arttı.”

"Değişim olursa geri dönebiliriz"

Hassan Rohani Rückkehr aus New York in Teheran Iran
Fotoğraf: Isna

Ilımlı bir devlet adamı olarak görülen yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Batı ile diyalog çabaları, hatta ABD Başkanı Barack Obama ile bir telefon görüşmesi yapması, geçen haftalarda 11 siyasî tutuklunun serbest bırakılması, Sultani gibi Almanya’da sürgünde yaşayan İranlılar tarafından dikkatle takip ediliyor. Maide Sultani, Batı ile her tür diyaloğun olumlu bir gelişme olduğunu, bunun bir dönüm noktası olduğunu düşünüyor:

“Hükümet isterse herşey düzelebilir. Sadece ben değil, 2009’daki öğrenci gösterilerinden sonra ülkeyi terk etmek zorunda kalan pek çok diğer aktivist, kadın hakları savunucuları, öğrenci ve gazeteciler de… Bu olumlu değişiklikler hayata geçerse geri dönebiliriz.”

Sekiz yıl önce Almanya’ya üniversite öğrenimi için gelen Maide Sultani şu an Nürnberg kentinde tasarımcı olarak çalışıyor. Dört yıldır İran’a gitmediğini söyleyen Sultani, babasının serbest bırakılması ve siyasî tutukluların hakları için mücadelesini Almanya’dan yürütüyor.

"Umutlar boşa çıkabilir"

Almanya’da sürgünde yaşayan bir başka İranlı Hamid Mafi ise değişim umudu konusunda pek iyimser değil. 34 yaşındaki gazeteci, İran’da tutuklanmak için çok fazla bir şey yapmak gerekmediğini belirtiyor ve İran’da gazeteciliğin mayın tarlasında yürümeye benzediğini kaydediyor. 2009 yılında birkaç kez tutuklanan Mafi hapse girme korkusuyla Türkiye’ye, oradan da çeşitli duraklar yaparak bu yıl ağustos ayında Almanya’ya gelmiş.

“Ahmedinejad dönemi bittiğinde mutlu olmadığımı söyleyemem. Ama başından beri insanların umutlarının boşa çıkacağına dair nahoş bir his var içimde.”

Hamid Mafi, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin gerçek anlamda kararlar alabilecek durumda olmadığına, gerçek gücün dinî liderler ve Devrim Muhafızları’nın elinde bulunduğuna dikkat çekiyor.

"Asıl güç dinî liderlerde"

Hassan Rohani Rückkehr aus New York in Teheran Iran
New York'taki Ruhani taraftarlarıFotoğraf: Mehr

Mafi, İran'ın nükleer program konusunda taviz vermesi durumunda ülke içinde baskının daha da artabileceği endişesini taşıyor. ABD'nin İran'a insan hakları konusunda baskı yapması gerektiğini belirten İranlı gazeteci, “Suudi Arabistan ve Bahreyn'de insan haklarının durumu felaket. Ama Batı ile ilişkileri iyi olduğu için kimse bundan bahsetmiyor” diyor. Mafi, İran ile Batı arasındaki ilişkilerde iyileşme havasının uzun sürmeyeceğinden emin. Ona göre, İran rejiminin asıl amacı kapsamlı değişimden ziyade Batı'nın uyguladığı yaptırımların kaldırılması.

© Deutsche Welle Türkçe

Naomi Conrad / Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Schenk