1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

200509 Saadiyat Ausbeutung

21 Mayıs 2009

Birleşik Arap Emirlikleri’nde inşaatı devam eden yapay ada Saadiyet, tamamlandığında birçok ünlü müzeye ev sahipliği yapacak. Kültür cenneti olması öngörülen adanın inşaatında çalışanlar, koşullardan şikâyet ediyor.

https://p.dw.com/p/HuGg
Fotoğraf: www.saadiyat.ae

Türkçeye adı Saadet Adası olarak çevrilebilecek Cezire Saadiyat, Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'nin en büyük turizm atılımlarından birini oluşturuyor.

Yapay ada, tamamlandığında çok büyük bir sanat ve kültür merkezi olacak. Adada, New York Guggenheim Müzesi ve Paris Louvre Müzesi'nin şubelerinin yanında, tiyatrolar, oteller ve evler de bulunacak.

Adanın maliyeti 20 milyar Amerikan dolarından fazla. Tüm bu yapılarda yurtdışından getirilen işçiler çalıştırılıyor. Yabancı işçilerin çalışma koşulları çalışma kamplarındakinden farklı değil.

Saadiyat Island Kulturzentrum der Vereinigten Arabischen Emirate
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden William Van Esveld, adaya giderek yaklaşık yüz işçiyle konuştu. İşçilerin durumunun içler acısı olduğunu belirten Van Esveld, genç bir Bangladeşli’nin başından geçenleri şöyle aktarıyor:

"Birleşik Arap Emirlikleri'nde çalışma vizesi çıkartması için bir acenteye 4000 Amerikan doları ödemiş. Kendisine Abu Dabi'de ayda 270 dolar, hatta mesailerle birlikte 400 dolar kazanacağı söylenmiş. O da biraz toprak satmış, evini ipotek etmiş, akrabalarından biraz borç almış ve son olarak da bir tefeciden ayda yüzde on faizle kredi almış."

Geri dönmek için artık çok geç

Boğazlarına kadar borca batmış işçiler, Abu Dabi'ye geldiklerinde genellikle verileceği vaat edilen paradan çok daha düşük bir ücret alacaklarını öğreniyorlar. Ancak artık geri dönmek için çok geç kalınmış oluyor.

İşten ayrılma şansları olmuyor. Çünkü çalışma izinleri firma adına çıktığı için, işten ayrılmaları ülkeyi terk etmek zorunda kalmaları anlamına geliyor. Bu da yetmezmiş gibi, bazı firmalar çalışanların pasaportlarına da el koyuyor.

Kulturadresse Abu Dhabi - Insel des Glücks-Modell Jan Nast
Fotoğraf: picture-alliance/Bildfunk

Aslında Birleşik Arap Emirlikleri yasalarına göre, ülke dışından getirtilecek işçilerden para talep edilmesi ve bu işçilerin pasaportlarına el konulması yasak.

Ancak pratikte bu yasayı umursayan yok. İşçilere ödenebilecek asgari ücret bundan 30 yıl önce belirlenmiş ve o zamandan beri de bu ücrette hiçbir değişiklik yapılmamış. Birleşik Arap Emirlikleri'nde sendika kurmak yasak, o yüzden bu durumu düzeltmek için kimse ağzını açmaya cesaret edemiyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Sarah Leah Whitson, "Hükümet bize yıllardır sorunun çözümü için uğraştıklarını söylüyor. Sayısız komite ve çalışma grubu oluşturduklarını biliyoruz. Ancak şimdiye kadar bir sonuç alınamadı” diyor.

Yaşananlar amaca ters

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Saadet Adası'nda çalıştırılan işçilerin çalışma ve yaşam standartlarının düzeltilmesini talep ediyor. Whitson, yaşanan durumun adanın inşa amacıyla taban tabana zıt olduğunu belirtiyor:

"Dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek, kültür ve eğitim seviyesini iyileştirecek düzenlemeler. Bu nedenle farklı değerlendirme ölçütlerinin olması gerekiyor. Sadece giriş bileti alan ziyaretçilerin değil, yapılarda çalışan işçilerin de bu projeden yararlanabilmesi gerekir."


Carsten Küntopp / Çeviri: Banu Ertek

Editör: Ahmet Günaltay