1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Petrol daha da ucuzlar mı?

29 Aralık 2015

Petrolün ucuzlamaya devam etmesi ürreticiyi üzerken, konjonktürü canlandırıcı etkisi hükümetleri ve tüketiciyi sevindiriyor. Uzmanlar 2016 yılında varil fiyatında önemli değişiklik beklemiyorlar.

https://p.dw.com/p/1HVab
Fotoğraf: picture alliance/empics/N. Ansell

Petrol ihracatçısı ülkeler arasındaki piyasa payını büyütme rekabeti varil fiyatının düşmesini hızlandırıyor. OPEC, üretim maliyetinin yüksek olduğu ülkeleri saf dışı edebilmek için piyasayı ham petrole boğuyor. Gidişatın sonunu kimse kestiremiyor. Goldman Sachs analistleri 2016 yılında WTI türü Amerikan petrolünün varil fiyatının yarılanarak 20 doların altına düşmesinin sürpriz olmayacağı görüşündeler.

Kış mevsiminin ılık geçmesi, genç sanayi ülkelerinde büyüme hızının düşmesi ve İran yaptırımlarının kalkacak olması stokların daha artmasına yol açacak. Petrol ticaretinin büyük aktörleri arasında yer alan Amerikan bankası Goldman Sachs'ın tahminleri bu yönde. Bankanın analistleri tahminlerinde çoğu zaman haklı çıkmışlardı.

Brent türü Kuzey Denizi petrolü şu günlerde 37 dolardan işlem görüyor. Varil fiyatı son kez 11,5 yıl önce bu rakamın altına düşmüştü. 2014 yılı ortalarında ham petrol 100 dolardan satılıyordu.

ABD'de üretimin düşmesi ucuzlamayı önler mi?

Diğer analiz uzmanları fiyat tahminlerinde Goldman Sachs kadar ileri gitmiyor ve 2016 yılı fiyat ortalamasının 57 dolar civarında olacağını belirtiyorlar. Reuters haber ajansının anketine katılan, Deutsche Bank'ın stratejik araştırma uzmanı Stefan Kreuzkamp ABD'deki kaya petrolü üretiminin düşmesi nedeniyle varil fiyatının artacağını tahmin ediyor. Brent türü petrolün 2016 sonunda 63 dolardan alıcı bulacağını belirten Commerzbank uzmanları da aynı gerekçeyi öne sürüyorlar. ABD'deki aktif petrol kuyularının sayısı 2014 yılından bu yana üçte iki oranında azaldı. İran'ın daha fazla petrol ihraç edebilecek olmasına rağmen arzın sanıldığı kadar artmayacağını belirten piyasa uzmanları arz fazlasının bütün dünyadaki faal petrol kuyularının yarısını kapattırdığını kaydediyorlar.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ise arz ve fiyatla ilgili tahminlere katılmıyor. Ajansın uzmanları 2016 yılında OPEC ülkelerinin günlük petrol üretimini 1,6 milyon fazlasıyla 31,3 milyon varile çıkaracağı görüşündeler. OPEC karteline üye olmayan ülkelerdeki günlük üretimin ise 600 bin varil azalması bekleniyor. Bu da ABD'deki petrol üretiminin gerilemesine rağmen arzın en azından 2016 sonuna kadar talebin üzerinde kalacağı anlamına geliyor.

OPEC Amerikan petrolünü gözüne kestirdi

Küresel arz fazlasında Kuzey Amerika'daki kaya petrolü çıkarımının rekor düzeye tırmanması önemli rol oynuyor. Hidrolik kırma metoduyla ve yüksek maliyetle çıkarılan petrol düşük fiyatı kaldırmıyor. Suudi Arabistan ve diğer bazı OPEC ülkeleri ise önceki yıllardakinin aksine arzı düşürüp fiyat istikrarı sağlamak yerine üretimi arttırıyor, piyasa payını büyütmek için müşterisine tenzilat uyguluyor ve üretim maliyeti yüksek olan rakiplerini piyasadan kovmaya çalışıyor. OPEC aralık ayı başlarında bu uygulamayı sürdüreceğini ve dünya piyasasında petrol bolluğu yaratacağını duyurmuştu.

Petrolün ucuzlaması diğer enerji hammaddelerini de otomatik olarak etkiliyor. Kömürün tonu, son 12 yılın en düşük seviyesine inerek 44 dolara düştü. Elektriğin megavat/saati ise elektrik borsasında 27,85 Euro ile tabana oturdu.

Alan memnun, satan keyifsiz

Fiyatların çökmesi hammadde şirketlerini zor duruma soktu. Son bir buçuk yılda petrol çıkaran şirketlerin borsa değeri bir trilyon dolar azaldı. Bu meblağ Hollanda'nın milli gelirini ve Almanya'nın 30 büyük şirketinin toplam borsa değerini aşıyor.

Enerji giderlerinin azalması aynı zamanda enflasyonu da düşürüyor. Avrupa Merkez Bankası yüzde 2'lik enflasyon hedefini yakalayabilmek için piyasayı ucuz paraya boğuyor. Aksi takdirde deflâsyona düşülmesinde ve düşen fiyatlarla birlikte yatırım planlarının da rafa kaldırılmasından endişe ediliyor.

Morgan Stanley'in baş iktisatçısı Elga Bartsch petrolün ucuzlamasının aynı zamanda konjonktürü teşvik programı yerine geçtiğini de hatırlatıyor. Bu sayede işletmelerin yatırım portföyünün şiştiğini ve tüketicinin eline de daha fazla para geçtiğini belirten Bartsch 2016'da durumun değişmeyeceği görüşünde. Alman madeni yağcılar birliği başkanı Christian Küchen bu yıl Almanya'daki tüketicinin cebinde 13,5 milyar Euro arttığını söylüyor. Dizel akaryakıt fiyatının yeniden bir Euro'nun altına düşmesi 2016 yılında 13,5 milyara yeni milyarların ekleneceğinin habercisi sayılıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

DW, Reuters/AG, GA