1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Para, kaynak ve ilaçlar

Dirk Bathe16 Temmuz 2004

Tayland’ın başkenti Bangkok’ta yapılan AIDS Konferansı’nda AIDS, verem ve sıtma ile dünya çapında mücadele için Küresel Fon’a milyonlarla ifade edilen kaynakların aktarılacağı taahhüt edildi. Ancak, tüm bu parasal yardımlar hala devede kulak olarak kalmaya devam ediyor. Eleştiri yağmuruna tutulan ABD ve Almanya gibi zengin sanayi ülkelerinin, AIDS ile uluslararası düzeyde mücadelede üzerlerine düşen görevi yeteri kadar yerine getirmedikleri suçlamasında bulunuluyor. DW’den Dirk Bathe’nin Dünya AIDS Konferansı’na ilişkin yorumu:

https://p.dw.com/p/Aa2J

"Para, ahlak ve ilaçlar... Bangkok’taki 15. Uluslararası AIDS Konferansı’nda en çok bu konular konuşuldu. Para konuşuldu, çünkü salgınla dünya çapında mücadele için kurulan Küresel Fon’a ayrılan parasal kaynaklar sürekli düşük düzeyde seyrediyor. Kaynak ayıran birçok ülke, bu arada Almanya, ihtiyaca göre para vermekten kaçınıyor.

Alman hükümeti, 2007 yılına kadar 300 milyon euro ödemeyi taahhüt etti. Ama bu yıl iç in sadece 38 milyon euro dolayında kaynak ayırıyor. Siyasetin hep ‘kaz gelecek yerden tavuk esirgenmemesi’ mantığıyla yapılmadığını gösteren bir örnek ise İngiltere’den geldi. Konferensta Tony Blair hükümeti Küresel Fon‘a parasal kaynaklarını iki kat artıracağını duyurdu.

Ahlaki boyut da konferansta çok tartışıldı. Karşıt iki görüş tartışmalara damgasını bastı. Amerikalı temsilciler, sadece riziko oluşturan gruplar için cinsel ilişkiye girmeme, tek eşlilik, prezervatif kullanma gibi önlemler talep ediyor. Çoğunluğu oluşturan grupların önerisi ise risk taşıyan ya da taşımayan diye ayrım yapmadan önlem alınması. Bu gruplar, toplumsal tabularla sağlık sorunları arasında uzlaşma bulunmasını da öneriyor. Bunun daha zor, ama doğru olan yol olduğunu savunuyorlar.

Ve ilaçlar konusu... AIDS hastalarının Generika adı verilen, görece daha ucuz ilaçlar yoluyla tedavi edilebildikleri kesinlenmiş durumda. Generika firmaları, hastalığın ilerlemesinin durdurulmasında kombinasyonlu ilaçlar üretiyorlar. Ve kötü yaşam şartlarında ya da zaman kavramı farklı geleneksel toplumlarda yaşayan hastalar için günde 20 tablet içmektense, bir tablet içmek daha uygun oluyor.

Bu, AIDS Konferansı başarıyla sonuçlandığı anlamına gelmiyor, ancak umut ışığı doğdu. Çünkü gittikçe başarılı olan projelerin sayısı artıyor. Tayland gibi kimi ülkeler, izledikleri radikal çözüm yollarıyla toplumdaki tabuları kırıyorlar. AIDS’e karşı aşı gibi bir çözüm olanak henüz ufukta görünmüyor. Ancak o bulunana kadar, özellikle yoksul ülkelerde işleyen bir sağlık sisteminin oluşturulması, AIDS ile mücadelede atılacak en önemli adımlardan biri olarak görülüyor."