Neonazi saldırının faili kayıp
16 Aralık 2008
Almanya’da hafta sonu Passau Emniyet Müdürü Alois Mannichl evinin önünde Neonazi bir kişinin bıçaklı saldırısına uğramıştı. Olayda ağır yaralanan Mannichl’in tedavisi hastanede devam ederken, Alman polisi ise failin peşinde. Ancak soruşturmayı yürüten yetkililer, failin izine henüz rastlamadıklarını söylüyor.
Saldırının ardından gözlerin çevrildiği aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti NPD ise kendisine yönelik suçlamaları kabul etmiyor. NPD’li yetkililer, saldırı partilerinin ilişkilendirilmemesini ve olayın bir an önce açıklığa kavuşturulmasını istedi. Ancak NPD taraftarları, bununla birlikte Mannichl’in, aşırı sağcıları mesnetsiz iddialarla suçlayarak görevini ihmal ettiğini de savunuyorlar.
NPD'nin kapatılması tartışmaları
Mannichl’in bıçaklanmasının ardından NPD’nin yasaklanması yönünde tartışmalar ise devam ediyor. Aşırı sağcılıkla mücadele edilmesi gerektiği konusunda siyasetçiler arasında görüş ayrılığı yok, ancak aşırı sağcılıkla mücadele yöntemi tartışma yaratıyor.
Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Herrmann, Nasyonal Demokrat Parti’nin kapatılmasına yönelik savları gözden geçireceğini dile getirdi. Herrmann, Bavyera Radyosu’na yaptığı açıklamada saldırganların bu parti ile ilişkisi olduğu kanıtlanırsa, Nasyonal Demokrat Parti’nin kapatılması için yeni nedenlerin oluşabileceğini belirtti.
Ancak geçen ilkbaharda Sosyal Demokrat Eyalet İçişleri Bakanları’nın aşırı sağcı partinin kapatılması istemine, aralarında Herrmann’ın da bulunduğu Hristiyan Birlik Partili içişleri bakanları karşı çıkmıştı. Nasyonal Demokrat Parti’nin kapatılmasına ilişkin tartışmaların yeniden gündeme gelmesini Alman Meclisi İçişleri Komisyonu Başkanı Sosyal Demokrat Partili Sebastian Edathy memnuniyetle karşıladı.
Kramer: Popülist bir yaklaşım
Almanya Yahudiler Merkez Konseyi Genel Sekreteri Stephan Kramer ise böyle bir saldrının ardından Nasyonal Demokrat Parti’nin kapatılmasına ilişkin tartışmaların gündeme gelmesini popülist bir yaklaşım olarak değerlendirdi. Kramer, "öncelikle Nasyonal Demokrat Parti’yi yasaklamak için bir dava açılmasının şu andaki koşulları göz önünde bulundurunca, mümkün olmadığını düşünüyorum. Çok anlamlı değil, hatta bu durumda zararı bile olabilir. Yani böyle bir durumda kurbanları düşünerek partinin yasaklanmasını talep etmenin popülist bir yaklaşım olduğuna inanıyorum" şeklinde konuştu.
Kramer, partiyi yasaklanmanın, aşırı sağcılıkla ilgili sorunları da çözmeyeceğini vurguladı. Almanya'da aşırı sağcı grupların bulunduğuna dikkati çeken Kramer, bu gruplardaki şiddet eğiliminin partinin yasaklanması ile ortadan kaldırılamayacağını belirtti.