1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mısır'da istikrar umudu

27 Mart 2014

Mısır’da Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdülfettah El Sisi’nin devlet başkanlığı adaylığını açıklaması, ikiye bölünmüş kamuoyunu yine sokaklara döktü.

https://p.dw.com/p/1BXPj
Fotoğraf: REUTERS

[No title]

Mısır’da Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdülfettah El Sisi’nin devlet başkanlığına adaylığını açıklaması, ikiye bölünmüş kamuoyunu yine sokaklara döktü. El Sisi’nin taraftarları sevinç gösterileri düzenlerken, Müslüman Kardeşler cuma günü kitle gösterilerine hazırlanıyor. Mısır anayasasına göre, devlet başkanının sivil olması gerektiğinden El Sisi’nin orduyla bağlantısını kesmesi gerekiyor. Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin ardından iktidara gelen Müslüman Kardeşler darbeyle görevden uzaklaştırılmıştı. Mısır siyasetinde bir numaralı kişi konumuna gelen Abdülfettah El Sisi’nin devlet başkanlığına seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor.

1954 yılında Kahire’de doğan Abdülfettah El Sisi, Mısır ordusunda hızlı yükselişlerle dolu bir kariyere imza attı. El Sisi, 2011 yılındaki halk ayaklanması sonucu Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin ardından yönetimi devralan Yüksek Askeri Konsey’in en genç üyesi oldu. 2012 yılında düzenlenen ülkedeki ilk özgür seçimler Müslüman Kardeşler’i iktidara getirdi ve Müslüman Kardeşler’in adayı Muhammed Mursi devlet başkanı oldu.

Mursi, koyu dindar bir Müslüman olan El Sisi’yi genelkurmay başkanı ve savunma bakanı olarak atadı. Ancak 2013’te ülkede siyasî ve toplumsal gerilim tırmanınca El Sisi, seçilmiş cumhurbaşkanına sırt çevirdi. Mursi’ye karşı düzenlenen kitle gösterilerinin ardından ordu yönetime el koydu. Oluşturulan sivil geçici hükümette El Sisi, Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı koltuğunu korudu ve bu görevlerine ek olarak başbakan yardımcısı oldu.

Normal vatandaşın gözdesi

Abdülfettah El Sisi, Mısır’da halkın geniş kesimlerinin de gözdesi. Kahire’deki Amerikan Üniversitesi’nden siyaset bilimci Mustafa El Sayid şunları söylüyor: “Mısır’da halkın geniş kesimleri onu siyasî olarak destekliyor. Çoğu normal vatandaşlar. Sokaktaki insanların gözünde çok popüler. Tabii ki Müslüman Kardeşleri destekleyenler hariç. Ekonomi çevrelerinin de onun arkasında olduğunu düşünüyorum.”

Mısır sokakları aylardır El Sisi’nin posterleriyle dolu. Medyada da El Sisi’ye büyük destek var. Kendisinden beklentiler çok yüksek. 80 milyon nüfuslu ülkede toplumda derin bir bölünmüşlük hakim, ekonomi dibe vurmuş durumda. Sina Yarımadası ve diğer bölgelerdeki terör grupları da güvenlik için önemli bir tehdit oluşturuyor. İç politikada ise iktidardan el çektirilip yasaklanan Müslüman Kardeşler yeraltından mücadeleyi sürdürüyor.

'Yöntem değiştirmesi gerek'

Mısırlı siyaset bilimci Mustafa El Sayid müstakbel devlet başkanı Sisi’yi oldukça zor ödevlerin beklediğini belirtiyor: “Devlet başkanlığına seçilirse ilk önceliği ülkede istikrarı yeniden sağlamak olacaktır. Bu son derce zorlu bir iş. Şimdiye kadarki yöntem Müslüman Kardeşleri yasaklamak, terör örgütü ilan etmek, liderlerini tutuklamak ve mahkemeye çıkarmaktı. Bu yöntemin şimdiye kadar pek başarılı olmadığı görülüyor. Ülkede istikrarı sağlamak için El Sisi’nin başka yollara ihtiyacı olacak. İkinci önceliği ise ekonomiyi yeniden büyüme yoluna sokmak olmalı. Üçüncüsü ise güvenliği sağlamak.”

Ägypten Wahlen Abdel Fattah al-Sisi
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Mursi’nin ordu tarafından devrilmesinin ardından güvenlik güçleri ile Müslüman Kardeşler taraftarları arasında çıkan çatışmalarda yüzlerce kişi hayatını kaybetmiş, ardından Müslüman Kardeşler yasaklanarak terör örgütü ilan edilmişti. Son olarak 529 Müslüman Kardeşler taraftarı idama mahkum edildi.

Demokrasi pahasına istikrar

Alman Friedrich Naumann Vakfı’nın Kahire temsilcisi Ronald Meinardus da ülkede istikrarın sağlanması için başka yollar denenmesi gerektiği görüşünde. Ancak Meinardus, istikrara giden yolun ille de demokratik olmayacağı endişesini dile getiriyor: “Şu an sallantıdaki ekonomiyi geliştirmenin ön koşulu, istikrar. Ve aynı mantıkla bu ekonomik kalkınma da siyasî gelişimin ön koşulu. Analitik olarak bakarsak şu an yolun başındayız. Bu kuşkusuz demokratik bir başlangıç değil. Çünkü amacı istikrar getirmek. Ve bu maalesef insan hakları ya da çoğulcu bir siyasî tartışma zemini temelinde değil, kısmen çok ağır insan hakları ihlallerini göze alarak oluyor.”

Müslüman Kardeşler taraftarlarının yanı sıra liberaller ve aydınlar da giderek artan kısıtlamalardan şikayetçi. Ancak El Sisi’nin devlet başkanlığına giden yolda önemli bir pürüz görünmüyor. Ciddi bir rakibi yok. Meinardus, güçlü bir devlet başkanı olarak El Sisi’nin demokratik partilerin gelişimini de engelleyeceği görüşünde.

© Deutsche Welle Türkçe

Andreas Gorzewski, BK

Editör: Hülya Schenk