1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Litvanya’da zamanda yolculuk

Kathrin Erdmann / Deutsche Welle30 Aralık 2008

2009’un Avrupa Kültür Başkenti seçilen Litvanya’nın Vilnius kenti, farklı projelerle dikkat çekiyor. Gençler, özgürlüğün önemini kavrayabilmeleri için 1984 öncesine, Sovyetler Birliği dönemine bir yolculuğa çıkarılıyor.

https://p.dw.com/p/GPA6
Vilnius projesi, özgürlüğün öneminin kavranmasını hedefliyor
Vilnius projesi, özgürlüğün öneminin kavranmasını hedefliyorFotoğraf: AP Photo/Valentina Petrova

Litvanya'nın sessiz ve sakin başkenti Vilnius'u oldukça yoğun geçecek bir yıl bekliyor. 900'den fazla etkinlik ve sayısız kültür - sanat projesinin gerçekleşeceği kente 3 milyon kadar da turist bekleniyor. Vilnius’taki bu hareketliliğin nedeni ise Avusturya’nın Linz kenti ile birlikte 2009 Avrupa Kültür Başkenti seçilmiş olması. Vilnius kentine kültür etkinlikleri için sadece 23 milyon Euro’luk bütçe ayrılmış durumda. Buna karşın Linz’e ise neredeyse 3 katı bir bütçe sunuldu. Ancak Linz’e oranla kısıtlı bir bütçeye sahip olan Vilnius’taki ilginç projeler dikkat çekici. Bunlardan biri de geçmişe yapılan bir yolculuk. Deutsche Welle'den Kathrin Erdmann’ın haberi…

2009'un Kültür Başkentlerinden biri de Vilnius
2009'un Kültür Başkentlerinden biri de VilniusFotoğraf: picture-alliance/dpa

Ağaçların sıklığı, arada bir duyulan kuş sesleri dışındaki diğer sesleri yutuyor. Vilnius'un 25 kilometre kuzey doğusunda, hiçliğin ortasında, pembe renkli alçak bir yapı göze çarpıyor.

Asık yüzlü KGB görevlileri

İçeride yaklaşık 40 kadın toplanmış. Bunlar Litvanyalı öğretmenler. Hepsinin düşüncesi ise keyifli bir geziye katılmış oldukları. Oysa, birazdan başlarına geleceklerden tamamen habersizler. Kendilerinden kalın mavi ceketler giymeleri ve boyunlarına kırmızı birer fular takmaları isteniyor. Birazdan bir yeraltı sığınağına inecekler. Radyodan yükselen keyifli Rusça müziğin yerini bir süre sonra Sovyet Milli Marşı alıyor.

Bu andan itibaren tüm katılımcılar, iki saat süreyle 1984 yılı öncesine, Litvanya'nın Sovyet rejimi dönemine bir yolculuk yapıyorlar. KGB görevlisi kılığına girmiş üç oyuncu, asık yüzleriyle etrafı süzüyorlar. Herkes "hazır ol"da çalan marşı dinliyor. İkili sıralar halinde 2500 metrekarelik sığınağa iniliyor. Her yanı yoğun bir küf kokusu kaplıyor. Hissedilen soğuk, kalın ceketlere meydan okuyor.

2009 yılı boyunca kente 3 milyon turist bekleniyor
2009 yılı boyunca kente 3 milyon turist bekleniyorFotoğraf: AP

Almanca Öğretmeni Odetta, hissettiklerini üç sözcükle özetliyor: "Istırap, acı ve mutsuzluk..."

Yitirilen kimlikler

Bu 2,5 saatlik özel turu, organizatör Ruta Vanagaite düzenlemiş. Vanagaite turun özelliklerini anlatıyor: "Katılımcılar öncelikle farklı olaylarla karşılaşıyorlar. Kendi kimliklerini yitiriyor ve bu andan sonra sadece komitenin direktiflerini yerine getiriyorlar. Gülmeleri ve gülümsemeleri yasak... Kendi başlarına düşünmeleri yasak, artık KGB onların yerine düşünüyor. Ve bunlara uymaktan başka şanslarının olmadığını çok çabuk öğreniyorlar."

Aslında sığınak, Sovyet güçleri tarafından nükleer bir saldırı durumunda televizyon istasyonu olarak kullanılmak üzere inşa edilmiş. Ruta Vanagaite'ye göre insanları Sovyetler zamanına bu şekilde geri döndürmenin anlamı büyük: "Her şeyden önemlisi gençler bu programın ardından özgürlük kavramının çok daha farklı bir yanını görme şansı buluyorlar ve ebeveynlerini daha iyi anlıyorlar."

Ve neden rejime baş kaldıramadıklarını...

Kadınlar sığınakta yüzleri duvara dönük, elleri arkalarında birleştirilmiş şekilde duruyorlar. Etrafa sadece bir masa lambasının soğuk ışığı yayılıyor. Etraftaki küf kokusu iyice yoğunlaşmış. Albay kadınlardan birini sıradan çekip çıkarıyor ve ışığı yüzüne doğrultuyor. Kadından, üzerinde ne yazdığını bilmediği bir kağıdı imzalaması isteniyor. Yüzlerde en ufak gülümseme emaresi bile yok...

Vilnius'ta Katedral meydanı
Vilnius'ta Katedral meydanıFotoğraf: TDoVMG / Virgilijus Usinavičius


Rus albayın emirleri

Sonraki odada bir dişçi koltuğu duruyor. Rus albayın emirleri gayet açık, en ufak itaatsizlik en iyi ihtimalle bir dişinizi kaybetmeniz anlamına geliyor. Albay, kadınların yeterince ikna olduğuna kanaat getirdikten sonra, sığınakta bir koşuşturmacadır başlıyor. Kadınlar, gaz maskelerini ve ne olduğu belirsiz ağır metal parçalarını bir oraya bir buraya sürüklemek zorunda bırakılıyorlar.

Vilnius'taki 2,5 saatlik turun ardından, çalan siren sesleri eşliğinde tura son veriliyor. Katılımcılar cesaretlerine karşılık ödül olarak yeşil renkli Sovyet gazozu ve birer dilim kekle ödüllendiriliyorlar. Gülümsemeler yüzlere geri dönüyor.