Japonya'da radyasyon alarmı

Başkent Tokyo'nun 240 km kuzeyindeki Fukuşima Dayiçi nükleer santralinde dört günde meydana gelen dört patlamanın ardından Japonya Başbakanı Naoto Kan, televizyondan halka hitaben yaptığı konuşmada, “radyasyon oranının tehlikeli ve ciddi ölçüde arttığını” duyurdu.

“Sakin olun”

Başbakan Naoto Kan, santrale 30 kilometre mesafede yaşayanların evlerinden çıkmaması ve paniğe kapılmamaları çağrısında bulundu. Hükümet sözcüsü Yukio Edano de santralden atmosfere yayılan hidrojenin radyoaktif madde taşıdığının ve insan sağlığı için tehlike teşkil ettiğinin altını çizdi.

Japonya Başbakanı Naoto Kan, “Sızıntının yayılmasını önlemek için her şeyi yapıyoruz. Endişeli olduğunuzu biliyorum ancak sizden ricam sakin olmanızdır” dedi.

Tokyo için tehlike

Tokyo'nun 100 km. uzağında radyasyon düzeyinin normal düzeyden 10 kat fazla olduğu tespit edildi. Yapılan ölçümlere göre başkentteki radyasyon oranı şu an için ‘tehlike teşkil edecek nitelikte değil'. Ancak uzmanlar, rüzgarların düşük düzeyde radyasyon taşıyan bulutu 15 ila 20 saat içerisinde Tokyo'ya ulaştıracağı tahmininde bulunuyor. Radyasyon bulutunun daha sonra Pasifik'e ulaşması bekleniyor.

Alman havayolu şirketi Lufthansa önlem olarak Tokyo seferlerinde değişikliğe gitti ve uçakları başka havalimanlarına yönlendirmeye başladı.

Japonya'nın, nükleer reaktörlerin bulunduğu bölgede, 30 kilometrelik alanda uçuş yasağı ilan etmesinin ardından Çin Havayolları “Air China” da Tokyo'ya uçuşlarını iptal etti. Tayvan da EVA havayolları uçuşlarını durdurduğunu bildirdi.

Güney Kore, Hong Kong, Singapur ve Filipin hükümetleri Japon gıda ürünlerinde radyasyon ölçümü yapılacağını açıkladı.

Uzmanlar dünyanın Ukrayna'da 1986 yılında meydana gelen Çernobil felaketinden sonra en büyük nükleer krizle karşı karşıya olduğunu belirtiyor.

“Radyasyon doğrudan atmosfere karışıyor”

Viyana merkezli Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı da yazılı bir açıklama yaptı. Ajans, “Japon hükümetinin Fukuşima nükleer santralinde radyasyon sızıntısının doğrudan atmosfere karıştığı bilgisini verdiğini” duyurdu.

Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe, G 8 ülkeleri toplantısında, Japonya’daki depremden zarar gören nükleer santralin oluşturduğu tehdidi “son derece yüksek” olarak nitelendirdi. Japonya’nın da katıldığı toplantıda Juppe, “nasıl yardım edebileceğimize Japonlar karar vermelidir” diye konuştu ve Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin G 20 ülkelerinin Japonya’ya destek vermesi gerektiği yönündeki çağrısını anımsattı.

ABD ve UAEA'ndan yardım talebi

Amerikan Nükleer Güvenlik İdaresi, Japonya'nın, nükleer reaktörlerindeki soğutma sorunlarının giderilmesi için kendilerinden yardım istediğini bildirdi. Açıklamada, “teknik tavsiye sağlanması dâhil bu isteğe verilecek olası yanıtlar incelenmektedir" denildi. Japonya, nükleer santralindeki patlamaların ardından Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'ndan da yardım talebinde bulunmuştu.

Uluslararası toplum teyakkuzda

Türkiye'nin Tokyo Büyükelçiliği ise Türk vatandaşlarına “acil ve önemli” başlıklı duyurusunda, Kanto bölgesi dışına çıkmaları çağrısı yaptı. Duyuruda ayrıca “deprem ve nükleer santral ile ilgili gelişmeler hakkında Japon makamlarının yaptığı açıklamaların takip edilmesi ve Japon makamlarının tavsiye ve talimatlarına titizlikle uyulması” istendi.

Alman Büyükelçiliği Japonya'daki vatandaşlarına Japonya'dan ayrılmayı değerlendirme çağrısında bulundu.

Çin Hükümeti, Japonya'daki vatandaşlarının güvenliğinden ciddi endişe duyduğunu ve tahliye planları üzerinde çalıştığını açıkladı.

Panik yayılıyor

Başkentte panik havası hâkim. Tokyo halkının alışveriş merkezlerine akın ettiği bildiriliyor. 24 saat açık olan bir alışveriş merkezinde radyo, el feneri, mum ve uyku tulumları stoklarının tükendiği açıklandı.

Büyükelçiliklerin çalışanlarıyla bağlı oldukları ülke vatandaşlarına nükleer sızıntıdan etkilenen bölgeleri terk etme çağrısını yaptığı bildiriliyor. Çok uluslu şirketlerin de çalışanlarını ülkeyi terk etmeleri ya da Tokyo dışında bir yere gitmeleri konusunda uyardığı kaydedildi.

Öte yandan ABD'nin nükleer sızıntı nedeniyle yardım gemileri ve uçaklarını kıyılardan “geçici önlem” olarak çektiği aktarıldı.

© Deutsche Welle Türkçe

A.A/ Reuters/ AFP/ AP, DA/BK