1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İspanya yasadışı göçle mücadele ediyor

Oliver Glaap18 Ağustos 2004

İspanyol polisi 1 Ağustos tarihine kadar yaklaşık 7 bin 300 kişiyi yasadışı yollardan ülkeye giriş yaparken yakaladı. Gerçi bu rakam geçen yıl aynı dönemdekine göre yüzde 10 daha düşük, fakat yaz aylarında havalar düzeldiğinde Fas ve Sahra Çölü’nün güneyindeki Afrika ülkelerinden binlerce mülteci yine aynı yolculuğa çıkıyor. Çoğunun ne geçerli bir kimlik belgesi, ne de gelecek perspektifi var.

https://p.dw.com/p/AbAJ
Teknelerle Avrupa'ya ulaşmayı başaranlar polise yakalanıyor.
Teknelerle Avrupa'ya ulaşmayı başaranlar polise yakalanıyor.Fotoğraf: AP

İspanyol sınır güvenlik ekipleri yasadışı göçmen taşıyan bir tekne daha belirledi. Göçmenler korku içinde, sırılsıklam ve tamamen güçten düşmüş şekilde tekneye sıkışmıştı. Bunlar aralarında kadın ve çocuk da bulunan 30’dan fazla Afrikalı. İspanyol polisi Endülüs ve Kanarya Adaları açıklarında sadece geçtiğimiz hafta sonu 300’den fazla yasadışı göçmen ele geçirdi. Kullandıkları teknelerin çoğu denize çıkamayacak halde. Fakat Ganalı göçmen Osman, bunun, adam başına 1000 Euro alan insan kaçakçılarının umurunda olmadığını anlatıyor:

”Doğruyu söylemiyorlar. ‘Önce bu küçük tekneye bin, sonra açıkta daha büyük bir tekne bekliyor’ diyorlar. Yalan! Bilsem, bu kadar küçük bir teknenin içinde yaşamımı tehlikeye atmazdım. O zaman hiç gelmemeyi tercih ederdim.”

Teknelerin çoğu batıyor

Bu teknelerin çoğu yolculuk sırasında batıyor. Geçtiğimiz Cuma günü olduğu gibi. Bir polis motorundan 50 metre uzakta gerçekleşen bu olayda, sadece altı göçmen kurtarılabildi. Diğer 30 göçmen ise Atlantik Okyanusu’nun muazzam dalgalarında yaşamını yitirdi.

Boğulmuş göçmenlerin cesetleri devamlı İspanya’da karaya vuruyor. Özellikle de havanın daha iyi olduğu yaz aylarında. Ama bu şekilde deniz yoluyla yolculuk yine de tehlikeli. Bu nedenle kimileri Fas topraklarındaki iki İspanyol kenti Ceuta ve Melilla’ya kara yoluyla girmeyi deniyor. Ama burada da göçmenlerin üç metre yüksekliğinde, dikenli tellerle kaplı ve kameralar ve projektörlerle gözlenen bir beton duvarı aşması gerekiyor. Kısa süre önce bunu merdiven kullanarak deneyen 400 kişiden ancak 40’ı başarılı oldu. İspanyol hükümetinin Ceuta’daki Valisi Jeronimo Nieto, sorunun temeline el atılması gerektiğine işaret ediyor ve şöyle devam ediyor:

”Bir tarafında Guardia Civil, diğer tarafında Faslı polislerin beklediği güçlü bir sınır oluşturursak, çok fazla göçmenin duvarı aşmasını engelleyebiliriz. Ama bu sorun böyle çözülemez ki. Yani, bu insanların gelediği ülkelerde kalkınma olması için siyasi tedbir alınması lazım.”

Ülkelerine geri gönderilemiyorlar

Çoğu geçerli bir kimlik sahibi bile olmayan bu göçmenler ülkelerine geri gönderilemiyor. Tıka basa dolu göçmen kamplarında da en fazla 40 gün kalabiliyorlar. Sonra serbest bırakılıyorlar. İspanyol Göçmenlere Yardım Komitesi’nden avukat Alejandro Romero, bu göçmenlerin bir kısmına Kızıl Haç’ın yardım edebildiğini, diğerlerinin ise kendi başının çaresine bakması gerektiğini anlatıyor. Ceuta İdari Başkanı Emilio Carrera, en büyük sorunların da o noktada başladığını savunuyor:

”Parklara gitseler, oturacak yer bulamıyorlar, çünkü parklar dolu. Bütün banklar göçmenlerle dolu. Göçmenlerin bu bankları kullanma hakkı olmadığını söylemiyorum. Ama bu durum, kamusal sistemin bu sorunla başa çıkamadığını gösteriyor.”

Ve bu yaz göçmen akını daha da hızlansa bile, ufukta herhangi bir çözüm de görünmüyor.