1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Göçmenler hayatlarından memnun'

24 Kasım 2013

Alman Posta İdaresi'nin yaptırdığı araştırmaya göre Almanya'da göçmenler hayatlarından memnun. Ancak uzmanlar araştırmanın sonuçlarına dikkatle yaklaşılması gerektiği kanaatinde.

https://p.dw.com/p/1AM9F
Deutschland, Einwanderung, Migration, Migranten, Zuwanderung, Zuwanderungsland, Schild Willkommen in Deutschland. Copyright: Becky Stares/Fotolia.com, #25019527
Fotoğraf: Becky Stares/Fotolia.com

Mutluluk nedir? Mutluluğu nasıl yakalayabilirim? Herkesin yanıtını aradığı bu sorular bilimin de ilgi alanında. Bilim mutluluktan kişinin hayatından memnun olmasını anlıyor ve bunu ölçebiliyor.

En son Alman Posta İdaresi'nin siparişi üzerine bu konuda bir araştırma yapıldı. "2013 Mutluluk Atlası" adlı araştırmada Almanya'da insanların mutluluğu ölçüldü. Araştırmada Almanya'da göçmenlerin bir dizi zorluğa rağmen hayatlarından oldukça memnun olduğu ortaya çıktı.

Göçmenlerin mutluluk düzeyi genel ortalamadan daha düşük değil. Özellikle Almancası iyi olanların kendini ortalamanın da üzerinde mutlu hissettiği kaydedildi. Göçmenlerin yüzde 49'u ekonomik durumunu iyi ve çok iyi olarak görürken bu oran Almanlarda yüzde 45'te kaldı.

'Göç insanı mutlu kılabilir'

Göçmenlik Sosyal Psikiyatrik Bilgi Merkezi yöneticisi Arif Ünal ise bu sonuçların şaşırtıcı olmadığını söylüyor. Ünal “Göç, bir sağlık tedbiri olarak görülebilir. İnsanların hangi motivasyona sahip olduğuyla, hangi koşullardan gelip hangi koşullara göç ettikleriyle ilgili bir konu bu. Birçokları için göç hayatlarını kurtaran ve bu şekilde onları mutlu kılan bir adım” diyor.

Bununla birlikte “2013 Mutluluk Atlası” göçmenlerin Almanya'da karşılaştıkları ayrımcılığın onların hayatlarından memnuniyetini azaltan bir faktör olduğunu da ortaya koydu. Ankete katılan göçmenlerin hemen hemen yarısı geldikleri yer nedeniyle haksızlığa uğradığını belirtti. Özellikle Türkiye'den gelenler bu sorunla mücadele etmek zorunda kaldıklarını ifade etti.

Arif Ünal, vorsitzender des Integrationsrates im Landtag NRW Bildrechte: Landtag NRW, Düsseldorf , Bernd Schälte. Eingestellt: 11.4.2013
Göçmenlik Sosyal Psikiyatrik Bilgi Merkezi yöneticisi Arif ÜnalFotoğraf: Bernd Schälte

'Mutluluk için bazı şartlar var'

Bremen Jacobs Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Jan Delhey mutluluğun insanın tercihi olmadığını belirtiyor: “İnsanın hayatından memnuniyet duyması kendi elinde olan bir şey değildir. İyi bir hayat için gerekli koşullar yerine geldiği zaman bu ortaya çıkar. Ve burada üç önemli koşul özellikle önem taşır: Sahip olmak, sevmek ve olmak. Sahip olmak, insanın maddi ihtiyaçlarını anlatır, yani gelir ve yaşam standardını. Bunun yanında sevmek önemlidir, bu da insanın sosyal ilişkilerini kapsar. Ve üçüncü alan, olmak hayatımızda hangi işlere giriştiğimiz, ne kadar aktif olduğumuz ve değerlerimizle ilgilidir. Aktif olan ve ilgi duyduğu şeyleri elde eden insanlar prensipte hayatlarından son derece memnundur.”

Arif Ünal ve Jan Delhey “2013 Mutluluk Atlası”nda ortaya çıkan bir sonucaysa itiraz ediyorlar. Sonuçlara göre ankete katılan göçmenlerden Almanya'da doğanlar, sonradan göç etmiş olanlara nazaran kendilerini daha mutlu hissediyor.

Glücksforscher Jan Delhey lehrt an der Jacobs University Bremen. Bildrechte: Jan Delhey
Bremen Jacobs Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Jan DelheyFotoğraf: Jan Delhey

Genel sonuçlara aykırı

Jan Delhey'in itirazı şu noktada: “Tam tersi sonuçlar ortaya koyan, ilk kuşak göçmenlerin ikinci kuşaktan daha mutlu olduğunu gösteren araştırmalar var. Hem de ikinci kuşak daha çok uyum sağlamış olmasına rağmen... Aslında şimdiye kadar standart sonuç buydu. Alman Posta İdaresi’nin araştırması tersini ortaya koyan az sayıda araştırmadan biri oldu. Şimdiye kadar aldığımız sonuç şöyle açıklanıyor. Göç ederek gelen ilk kuşak prensip olarak yoksul ülkelerden kötü hayat koşullarından gelmişti. Almanya'ya gelince hayat standartlarının iyileşmeyi fark ettiler ve her ne kadar Alman toplumuna uyum sağlayamamış olsalar da ekonomik bir mesafe olsa da hayatlarından memnuniyetleri arttı. Burada doğan ikinci kuşağın ise anne babalarının geldikleri ülkeyle burayı karşılaştırma imkânı yoktu. Alman toplumundaki konumlarına odaklandılar. Her ne kadar daha çok uyum sağlamış olsalar da araştırmalarda anne ve babaları kadar hayatlarından memnun olmadıkları sonucu çıktı.”

Arif Ünal da Almanya'ya misafir işçi olarak gelen Türkler üzerinden şu saptamayı yapıyor: “Türkiye'den gelen ilk göçmenleri ele alalım. Buraya göç edenlerin bir kısmı yıllarca işsizdi. Ama sonra yüzde 95'i sigortalı bir iş buldu. Hedefleri çalışmak, para kazanmak ve biraz da tasarruf etmek, sonra belki memlekette yatırım yapmak, küçük bir ev almaktı. Bu hedeflere ulaştıklarında doğal olarak mutlu oldular zira büyük iddiaları yoktu.”

© Deutsche Welle Türkçe

Anna Peters / Ercan Coşkun

Editör: A. Günaltay