Euro operasyonu piyasaları rahatlattı
10 Mayıs 2010
AB Komisyonu'nun eski başkanı Jacques Delors, Euro bölgesi ülkeleri için acil yardımların üç aşamada yapılmasının gerekli olduğunu belirtti ve bunları şöyle sıraladı:
“İlk aşamada yardım paketinin hazırlanması gerekliydi. Ancak Euro bölgesi ülkeleri bunun için çok fazla beklediler. Bu da tabii spekülasyonlara yol açtı. Ama yine de ellerinde şimdi en azından bir plan var.
İkincisi: Bu bekleme yüzünden spekülasyonlar devam ettiğinden, Euro bölgesinin 16 ülkesi yardım paketini sürekli düzeltmekten kaçınmalı. Spekülasyonların önüne ancak böyle geçebilirler.
Üçüncüsü: Önümüzdeki aylarda yardım paketindeki kimi imalat hatalarının düzeltilmesi gerekecektir. Ortak para biriminin yanısıra ortak ekonomi politikaları da geliştirilmelidir. Yoksa ortak bir gelecek oluşamaz.”
'Ekonomi politikalarında uyum şart'
AB Komisyonu'nda üç kez başkanlık görevi yapan Jacques Delors, 'aksi takdirde ne olacağının en iyi örneği İspanya' diyor ve İspanya’da herşeyin inşaat sektörüne göre ayarlandığını, ancak bu balonun üç yıl önce söndüğünü belirtiyor. Bu nedenle de Euro bölgesinde ekonomi politikalarının birbiriyle uyumlu hale getirilmesinin şart olduğunu vurguluyor. Delors, Avrupa’nın önemli bir yol ayrımında olduğuna işaret ediyor:
“Ben, şu anki hükümet başkanlarının trajik bir seçimle karşı karşıya bulunduklarının bilincinde olduklarını ümit ediyorum: Ya durumdan sağ kurtulacaklar, ya da AB dağılacak.”
AMB'nin bağımsızlığı tehlikede mi?
Euro bölgesi ülkeleri tarihte eşi görülmemiş bu devasa acil yardım fonunu hazırlayarak, dünya finans piyasalarını rahatlatmış, ayrıca Euro’nun değer kaybetmesini geçici olarak durdurmuş oldular. Son dönemde iyice baskı altında kalan AB’nin ortak para birimi Euro, son olarak 1,31 dolardan işlem gördü.
Bazı uzmanlar ve siyasetçiler, ortak para bölgesinin, Almanya'nın sırtına yük bindiren ve Avrupa Merkez Bankası’nın bağımsızlığını tehlikeye atan bir “teminat bölgesine” dönüşmekte olduğuna işaret ediyorlar. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet ise bu iddiaya karşı çıkıyor ve haftasonunda alınan kararların siyasi baskı sonucunda alınmadığını önemle vurguluyor.
Westerwelle: Sorunun kökenine inmeli
Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise, sadece bir yardım fonu oluşturulmasının yeterli olmadığına, krize yol açan etkenlerle de mücadele edilmesi gerektiğine işaret ediyor:
“Bu, şu anlama geliyor: ulusal devletler daha fazla tasarruf etmek zorunda. Avrupa’nın şu anda reformlara hazır olması gerek. Ve de başta spekülasyonlara karşı denetim konusu olmak üzere malî piyasaların düzenlenmesi gerekmekte.”
Alman hükümeti, hazırlanan acil yardım paketi üzerinde salı günü görüşmelerde bulunacak. Başbakan Angela Merkel konunun yasalaşmasının kısa sürede gerçekleşmeyeceğini, hızlı ama özenli bir çalışma gerektiğini belirtti.
© Deutsche Welle Türkçe
Derleyen: Çelik Akpınar
Editör: Beklan Kulaksızoğlu