1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ada yeniden birleşecek mi?

Panagiotis Kouparanis25 Temmuz 2008

Kıbrıslı liderler Mehmet Ali Talat ve Dimitri Hristofyas, bugün yapılacak görüşmede, müzakere sürecinin yanıt bekleyen sorularına cevap arayacaklar... DW'den Panagiotis Kouparanis’in haberi.

https://p.dw.com/p/EjEu
Fotoğraf: AP

Ada’da Denktaş ve Papadopulos döneminde başarısızlığa uğrayan görüşmeler, geçen şubat ayında Rum tarafında çözüm yanlısı Dimitri Hristofyas’ın devlet başkanlığına seçilmesiyle yeni bir dönemece girdi. Türk tarafında da çözüm yanlısı Devlet Başkanı Mehmet Ali Talat’ın görevde olması, Kıbrıs için yeni bir sürece başlama umutlarını arttıyor. Şubat ayından bu yana Talat’la temas içinde olan Hristofyas, DW'ye yaptığı açıklamada yeniden birleşmeye yönelik mesajlar verdi.

Eski Rum lider Papadopulos döneminde görüşmeler tıkanmıştı
Eski Rum lider Papadopulos döneminde görüşmeler tıkanmıştıFotoğraf: AP

Hristofyas, “Müzakereler, tek bir egemenlik, tek bir vatandaşlık ve tek bir uluslararası varlık altında iki toplumlu ve iki bölgeli bir federasyon temeline dayanıyor. Bu federasyon çerçevesinde politik ağırlık esas alınıyor, BM Güvenlik Konseyi kararlarının oylandığı gibi” dedi.

Yanıt bekleyen sorular

Ancak görüşmelerde bu temel değerler üzerinde anlaşma sağlanmış olsa da, bunların nasıl hayata geçirileceği henüz somutlaşmış değil. Yanıt bekleyen sorular var: Federasyonun merkezi nerede olacak ve hangi yetkilere sahip olacak? Ya da oluşturulacak her iki eyalet birden mi temel yetkilere sahip olacak? Kıbrıslı Türkler ve Rumlar, Ada’nın her yerinde istedikleri gibi ikamet edebileceler mi? 1974’deki Türk harekatından sonra evlerini terk etmek zorunda kalan Rumlar’a ait gayrımenkullerin akıbeti ne olacak? En önemli sorulardan biri ise; birleşmeden sonra Ada’da bulunan yaklaşık 40 bin Türk askeri ne olacak? Çözüm bulunursa askerler Türk tarafında kalmaya devam edecek mi?

2004 yılında adada birleşmeye yönelik yapılan Annan Planı referandumu Türk tarafından kabul görürken Rum tarafınca reddetmişti
2004 yılında adada birleşmeye yönelik yapılan Annan Planı referandumu Türk tarafından kabul görürken Rum tarafınca reddetmiştiFotoğraf: AP

Art arda gelen bu sorulara ortak çözüm bulmak için Talat ile Hristofyas'ın 21 Mart görüşmesinde vardığı mutabakat uyarınca başlayan yeni süreçte, taraflar 6 çalışma grubu ile 7 teknik komite oluşturulmasına karar verilmişti. Ancak bu çalışma gruplarının temaslarından şimdiye dek somut bir sonuç alınamadı.

Birleşme karşıtları zorluyor

Her iki tarafta da birleşme karşıtlarının bulunması müzakereleri zorluyor. Talat ve Hristifyos ise çabaların bir kez daha başarısız olmasını istemiyor. Rum lider Hristofyas, Kıbrıslılar’ın bu kez çözümün önüne geçilmemesi konusunda uyarırken, Türk lider Talat ise görüşmelerin Birleşmiş Milletler gözetiminde yapıldığına işaret ediyor. Rum tarafının daha önce BM gözetimini istemediğine işaret eden Talat, Ada’nın öbür tarafında Papadopulos döneminin etkilerinin devam ettiği kanısında.

Kofi Annan’ın BM genel sekreterliği döneminde hazırlanan çözüm planı, Kıbrıs Rum tarafı AB’ye üye olmadan önce her iki toplumun onayına sunulmuştu. Yapılan referandumda Türk tarafı birleşme planını yüzde 60 gibi bir çoğunlukla kabul etmiş, Rum tarafı ise yüzde 70 oy oranıyla karşı çıkmıştı. Annan planı bu şekilde başarısızlığa uğramış olsa da Mehmet Ali Talat da DW'ye yaptığı açıklamada yeni başlayacak görüşmelerde de bu planın temel alınmasını istediğini söyledi.

Talat sözlerini şöyle sürdürdü: “Annan planı zaten BM’nin halihazırda üzerinde uğraştığı çalışmanın bir parçası. Bu onu önemli hale getiriyor. Ancak Rum tarafından rahatsızlıklara neden olduğu için elbette Annan planı üzerinde müzakere edilmesini talep etmiyorum. Biz Türk tarafı olarak Annan Planı içinde yer alan fikirlerin kesinlikle korunmasını ve geliştirilmesini istiyoruz.”

Hristofyas, DW'ye yaptığı açıklamada yeniden birleşmeye yönelik mesajlar verdi
Hristofyas, DW'ye yaptığı açıklamada yeniden birleşmeye yönelik mesajlar verdiFotoğraf: AP

Hristofyas'ın arkasındaki destek kritik

Talat, doğrudan görüşmeler için geçen hafta sonu Ada’yı ziyaret eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da desteğini aldı. Ancak Hristofyas’ın iç politikadaki desteği tartışmalı. Devlet başkanlığı seçimlerinin ikinci turunda Hristofyas’ı destekleyen muhalefetteki muhafazakar partiler, Hristifyas’a koşullu destek veriyor. Eski devlet başkanı Tasos Papadopulos’un izinden giden muhafazakarlar, birleşmeyi ancak Kıbrıslı Rumlar’ın egemenliği altında kabul edeceklerini söylüyor. Ancak muhafazakarların bu ısrarlı tutumuna rağmen Hristosyas’ın açıklamaları ılımlı.

Hristofyas şunları söyledi: “Biz devlet başkanlığı görevini Rum ve Türk tarafının dönüşümlü olarak yapmasını elbette kabul ediyoruz. Bir Kıbrıslı Rum bu görevi üstlenecekse, yardımcısı da bir Türk olacak ve görevler sırasıyla değişecek. Ayrıca bir toplumun isteklerini diğerine empoze etmesine karşı da önlemler alınacak.”