1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB, Iraklı Hristiyanlara kapılarını açıyor

Christoph Hasselbach / Deutsche Welle27 Kasım 2008

Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble, AB’nin 10 bin kadar Irak’lı mülteciyi kabul etme kararı aldığını açıkladı. Almanya, ihtiyacı olan 2.500 kadar Iraklı Hristiyanı mülteci statüsü tanımaya hazırlanıyor.

https://p.dw.com/p/G3io
Fotoğraf: AP/DW

AB İçişleri Bakanları dün Brüksel’de biraraya geldi. Hindistan’daki terör saldırıları, zaten toplantı gündeminde ele alınacak olan terörle mücadele konusunda gözlerin Hindistan’a çevrilmesine yolaçtı. Diğer gündem maddeleri arasında, Irak’lı mülteciler ve İsviçre’de uygulamaya giren Schengen düzenlemeleri gibi konular da vardı… .

Alman İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble, AB’nin, 10.000 kadar Irak’lı mülteciyi kabul etme kararı aldığını açıkladı. Almanya ise, en fazla korunmaya ihtiyacı olan 2.500 kadar Irak’lı Hristiyan’ı ülkeye mülteci statüsünde kabul etmeye hazırlanıyor.

AB İçişleri Bakanları’nın yetki alanına terörizmle mücedele konusu da giriyor. Hindistan’daki terör saldırılarının içişleri bakanlarının toplantısına rastgelmesi nedeniyle konu daha da güncel olarak ele alındı. AB Dönem Başkanı sıfatıyla konuşan Michelle Alliot-Marie, hükümetlerin bu konuda daha sıkı işbirliğine girmesi ve bu işbirliğinin Hindistan gibi üçüncü ülkelerle de yapılması gerektiğinin altını çizdi: “Hayale kapılmayın! Dünyanın hiçbir yerinde, düzenlenecek saldırılara karşı mutlak korunma diye bir şey yoktur. Bunun bilincinde olmak lazımdır.”

AB bakanları Ortadoğu’yu konuştu

Brüksel’deki AB İçişleri Bakanları buluşmasının başka ağırlıklı gündem maddesi ise Suriye ve Ürdün’de yaşayan Irak’lı mültecilerin durumuydu. İçişleri bakanları mültecilerin yaşam koşulları konusunda bir AB Gözlemci Grubu’nu görevlendirerek bizzat kendisi ilk elden bilgilendi. Bu mültecilerden bazılarının ülkelerine dönme perspektifi bulunmadığına kanaat getiren içişleri bakanları, bunların Avrupa’ya yerleştirilmesini uygun buldular. Bu konuda Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble şunları söylüyor: “Hedef, komşu ülkelerde yaşayan milyonlarca Irak’lı mültecinin ülkelerine dönmeleridir. Ancak bir grup var ki, onların dönmesi hiçbir biçimde mümkün görünmemekte. Irak’ın istikrarlı ve barışçıl bir yöne doğru ilerlemesi sürecinde biz de Avrupa ve AB olarak, üçüncü ülkelerden mülteci alınması programına katılma kararı aldık.”

AB yaklaşık 10.000 Irak’lı mülteciyi üye ülkelere kabul edecek. Almanya 2.500 mülteciyi alacağını taahhüt etti. Ancak AB ülkeleri bu uygulamaya katılıp katılmama konusunda serbest. Ayrıca, tek tek üye ülkelerin şimdiye dek ne kadar sayıda mülteci kabul ettiği ve kapasite oranlarının da göz önünde bulundurulması isteniyor.


Schengen’e İsviçre de dahil ediliyor

AB İçişleri Bakanları Toplantısı’nın başka bir gündem maddesi de İsiviçre’nin Schengen kuşağına dahil edilmesiydi. Önümüzdeki 12 Aralık tarihinden itibaren İsviçre ile AB ülkelerinden Almanya, Fransa, Avusturya ve İtalya arasındaki sistematik sınır kontrolleri kalkıyor. Ancak AB'nin Adalet ve İçişlerinden Sorumlu Komisyon Üyesi Jacques Barrot, dikkatli olma uyarısını da ihmal etmedi: “İsviçre’ye, ‘aramıza hoşgeldin’ diyoruz. Bundan mutluluk duyuyoruz. Bu gelişme, Schengen’in başarılı bir uygulama olduğunu da ortaya koyuyor. Ama, Avrupalılar için özgürlük alanı anlamına gelen bu bölgenin başarısını iyi bir biçimde yönetmek için tüm araçların emrimize amade olması gerekir.”

Yani söylenmek istenen, örneğin yanında büyük miktarlarda nakit para taşıyan kişilerin denetlenmesine devam edilmesi… . Alman hükümeti, İsviçre ve Lichtenstein’a izinsiz para transferlerinden son derece rahatsız. Schengen Sözleşmesi’ne dahil olan İsviçre, artık Lichtenstein ile arasındaki sınırı daha iyi denetlemekle de yükümlü oluyor.