Love Parade Ermittlungen
28 Temmuz 2010Almanya’nın Duisburg kentinde hafta sonu düzenlenen müzik festivali "Aşk Geçidi" sırasındaki kitlesel panik ve onu izleyen izdiham sırasında ölenlerin sayısı 21'e yükseldi. En az 500 kişinin de yaralandığı olayla ilgili tartışmalar Alman kamuoyunda dinmiyor. Ve tartışmaların merkezinde ise tek bir soru var: Yaşananlardan kim sorumlu?
Olayla ilgili savcılığın başlattığı soruşturma sürerken, karşılıklı suçlamalar giderek sertleşmeye başladı. Etkinliğin düzenlendiği Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti'nin hükümet yetkilileri, organizatörler ve Duisburg Belediyesi’ne yönelik ağır eleştirilerde bulundu.
Düsseldorf’ta bir basın toplantısı düzenleyen Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Emniyet Müdürü’nün açıklamaları da eleştiri doluydu.
Emniyet Müdürü Dieter Wehe, açıklamalarının sonunda bir an adeta dona kaldı, duygulandığı her halinden belli oluyordu. Birkaç dakika önce, cumartesi günü neden bir felaket yaşandığını ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı. Wehe’nin açıklamalarına göre, organizatörlerin daha birkaç saat içinde kontrolü ellerinden kaybettikleri konusunda artık şüphe yoktu.
"Anlaşmalar ihlal edildi"
Wehe, organizatörlerin daha önce varılan anlaşmaları ihlal ettiğini ve açıkladıkları güvenlik konsepti gereğince bölgede olması gereken sayıda güvenlik görevlisi bulundurmağını belirtti. Emniyet Müdürü'nün yaptığı açıklamalara göre, böyle bir felaket yaşanacağı, olay günü daha saat 16:30’dan itibaren belliydi. Çünkü o sırada sonuçları oldukça ağır olacak yanlış bir karar alınmıştı: Organizatörler, kapalı kalması gerektiği halde tünelin iki ucunu da açmışlardı. Bunun ne tür sonuçlara sebep olduğuna Wehe bir kez daha dikkat çekti:
"Bugün bildiğimiz gibi, bu talimat organizasyon yetkilileri tarafından uygulamaya konmadı. Bağlayıcı anlaşmalar ve talimatın polis huzurunda organizatörlerce görevlilere iletilmesine rağmen, neden yerine getirilmediği bilinmiyor. Sonuçta katılımcılar tünel ve rampalara doğru akın etti.“
Eski tren garı çevresindeki etkinlik bölgesine giriş noktasında, zaten çoktan bir kalabalık oluşmuştu. İnsanlar alana yeterince hızla bir şekilde gitmemiş, orada kalıp yoldan geçen müzik araçlarını görmek istemişlerdi. İşte polis daha önce tam olarak bu zayıf noktaya dikkat çekmişti. Aslında organizatörlerin, böyle bir durumu engellemek için söz vermiş olduklarını ifade eden Wehe, "Duisburg polisi, etkinlik öncesi kendi sorumluluk alanına girmeyen tünel ve rampa bölgesi konusundaki güvenlik endişelerini dile getirmişti. Yetkili makamlar, yani Duisburg Belediyesi ve organizatörler, bu endişeleri kabul etmedi. Kendilerinin hazırlayıp sorumluluk üstlendiği bir güvenlik konseptinde sözde değişiklikler yaptıklarını beyan edip, güvenliği sağlayacakları sözü verdiler" dedi.
Güvenlik konsepti tartışması
Organizatörler, bu konsept uyarınca, tünel ve giriş alanlarında en az 150 güvenlik görevlisi bulundurma sözü vermişti. Ancak polisin bu şarta uyulup uyulmadığı konusunda ciddi şüpheleri var.
Şu ana kadar olay günüyle ilgili çeşitli internet sitelerinde yayınlanan video görüntülerinde, ölüm vakalarının yaşandığı rampa civarında sadece iki ya da üç güvenlik görevlisi görülüyor.
Yapılan çok sayıda hatayı dile getiren Wehe, öncelikle alanın söz verilenden iki saat daha geç açıldığını ve bunun da tünelde bir yığılmaya yol açtığını belirtti. Bunun üzerine organizatörler, tünel çıkışındaki kalabalığı dağıtmakta başarılı olamadı. Polise göre, bunda hem görevli sayısının azlığı hem de kalabalığı dağıtmak için gerekli hoparlörlerin bulunmaması etkiliydi. İnsanlar tünelde panik içinde kaçmaya çalıştı ve alana çıkan dar merdivenlere tırmanmaya başladı. İşte ölümlerin çoğu da burada meydana geldi.
Karşılıklı suçlamalar kızdırdı
Aşk Geçidi’nin kurucularından Rainer Schaller ise Alman Bild gazetesine yaptığı açıklamada kendini savunarak suçu Duisburg Belediyesi’ne attı. Eyalet İçişleri Bakanı Ralf Jäger de yaşananlarda hem Schaller hem de belediye yetkililerinin büyük hatası olduğunu söyledi.
Jäger, "Aşk Geçidi organizatörleri ve yetkili makam olarak Duisburg Belediyesi'nin tüm gerçekler bilinmeden önce, sorumluluktan kaçmalarını tahammül edilemez buluyorum" şeklinde konuştu.
© Deutsche Welle Türkçe
Jürgen Zurheide / Çeviri: Başak Sezen
Editör: Hülya Köylü