1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çeçenistan sorunu çözümsüzlüğe itildi

Miodrag Soric9 Mart 2005

Asi Çeçen güçlerinin uzun zamandır aranan lideri Aslan Mashadov, Rus ordusu birimlerinin Salı günü düzenlediği bir operasyonda öldürüldü. Ajans haberleri, cesedinin, ülkenin kuzeyindeki Tolstoi-Jurt köyünde bir sığınakta ele geçirildiğini bildiriyor. Mashadov’un, son aylarda, ısrarla, Moskova ile müzakere yollarının aranmasını talep ettiği, Kremlin yönetiminin ise, bir dizi terörist saldırının planlayıcısı olduğu iddiasıyla bunu kesinlikle reddettiği anımsanıyor. Deutsche Welle’den Miodrag Soric'in konuyla ilgili yorumu:

https://p.dw.com/p/AZxp

Vladimir Putin, kuzey Kafkasya’daki savaşın bittiğini söyleyedursun, yöredeki gergin ortam niteliğini aynen sürdürüyor. Rus yönetimi, şiddet yanlısı Çeçenlerin bundan sonraki olası kanlı eylemlerini durdurabilecek, arabuluculuk yapabilecek bir kişiyi ortadan kaldırarak bir anlamda kendi bindiği dalı kesme gafletinde bulunuyor. Putin’in işitmekten hoşlanmadığı bir gerçek var: Geçmişte yaşanan, rehine alma türünden ciddi şiddet olaylarında Kremlin’in bölgeye giden temsilcileri, ilk iş olarak Mashadov ile ilişki kurmaya çalışmış, her zaman başarıyla sonuçlanmasa da, onun asi Çeçenler üzerindeki etkisinden medet ummuştur.

Çeçenistan’ın demokratik seçimlerle işbaşına gelen son lideri Mashadov’un yokedilmesi, bundan böyle şiddetin önlenmesi şansını da yok etmekte, bu da gerilimli dönemlerde Putin’in bölgedeki etki alanını önemli ölçüde kısıtlamaktadır.

Mashadov’un nasıl ve hangi koşullarda öldürüldüğü konusunda tam bir yargıya varmak şu anda mümkün değil. Bilinen tek nokta, Çeçen liderin, düzenlenen operasyonun hemen öncesinde başkent Grozni’nin 20 km. uzağında ki bir köyde bulunduğu... Bu, başkent çevresindeki yüzlerce kontrol noktasına, ülkedeki binlerce Rus askerinin neredeyse her sokak başını tutmasına karşın, Mashadov’un elini kolunu sallayarak bölgede dolaşmasına engel olmakda yetersiz kaldığı gerçeğini kanıtlıyor. Bunun neden böyle olduğu sorusuna yanıt için iki seçenek var. Ya; bu bölgede görev yapan Rus askerleri, ellerine uç-beş ruble tutuşturulduğunda her şeye göz yumabilecek kadar ahlak özürlüydü, ya da; Mashadov, Çeçen halkı nezdinde sahip olduğu dayanışma ve sempatiyle, ülkesinde istediği gibi hareket edebiliyordu. Bu iki izah seçeneğinin de Kremlin yönetiminin işine gelmediğini düşünmek zor olmasa gerek.

Buna karşı Mashadov’un Batı standartlarına uygun bir lider, hatta bir kahraman olduğu da iddia edilmiyor. Berlin, Londra ya da Paris gibi Avrupa başkentlerinden politikacıların da Mashadov’la ilişkiden sürekli sakındığı anımsanıyor. Bunun bir nedeni, Çeçen liderin doksanlı yılların başında Rusya’ya karşı silahlı direnişi desteklemiş olmasıysa, diğeri de batının bağımsız bir Çeçenistan formülünü öteden beri benimsememesinde aranmalıdır. Ayrıca aynı batılı ülkelerin Mashadov gerçeğini yok saymalarının bir başka nedeni de, Putin ile iyi geçinmeyi, Çeçenistan halkının esenliğine tercih etmelerine bağlanabilir. Kaldı ki; Mashadov artık yok. Batılı ülkeler buna rağmen müttefikleri Putin ile her biraraya geldiklerinde, Çeçenistan sorununa siyasi bir çözüm araması teleplerini takrarlayacaktır.