270710 Dialog EMPA Projekt

Almanya'nın Brandenburg Eyaleti'ndeki bir konferans salonunda 25 kişiden oluşan katılımcılar, büyük bir ilgiyle Alman hukukuyla ilgili hazırlanmış olan sunumu takip ediyor. Aslında çok da heyecan verici gibi görünmeyen bu çalışma onlar için fazlasıyla önemli. Söz konusu yasalar, onların, yani Almanya'da yaşayan göçmenlerin, haklarını ve inanç özgürlüklerini koruyor, ayrıca ayrımcılığa maruz kalmalarını engelliyor.

"Toplumun bir parçası olun"

EMPA adlı projenin bir parçası olan bu seminerin amacı Almanya'ya AB ülkeleri dışındaki ülkelerden göç eden kişileri varlığından haberdar olmadıkları hakları konusunda bilgilendirmek ve onları toplumun bir parçası olmaya teşvik etmek. EMPA projesinin benzer programlardan farkı ise farklı dini inançlara sahip dindar kişilere hitap eden bir program oluşu. Proje müdürü Bölgesel Eğitim, Uyum ve Demokrasi Merkezi yetkililerinden Esra Erdem, EMPA'yla ilgili şu bilgileri aktarıyor: "Konseptimizin içine dinler arası diyaloğu da katmış olmamız kesinlikle çok heyecan verici bir durum. Ayrıca katılımcıların gündelik düzeyde süren tartışmalar sırasında birbirlerine ulaşmayı başarmalarını görmek de çok güzel. Doğrudan dinler üzerine değil, topluluklar üzerine tartışmalar yürütüyoruz ve bu yolla birçok benzerlik yakalıyoruz."

İnançlar farklı, hedef aynı

Almanya'ya 11 farklı ülkeden göç eden programın katılımcıları arasında Yahudiler, Müslümanlar ve farklı Hrıstiyan topluluklarına mensup kişiler bulunuyor. EMPA projesinde görev alanlar yaklaşık 6 aydan beri bir araya gelerek çocuklar, aile yaşantısı, proje yönetimi ve kamu çalışmaları gibi konularda konuşup, deneyimlerini paylaşıyor. Erdem, bu buluşmalarla ilgili şunları kaydediyor: "Katılımcılara korunaklı bir alan sunuyoruz. Bu alanda kültürlerini açıklamak zorunda değiller, ayrıca dil sorunu da önemsiz bir ayrıntı. Burada kimse bir sözcüğü yanlış yazdınız diye size gözlerini çevirerek bakmaz."

Programın katılımcılarından biri olan Barnim bölgesi Yahudi topluluğu başkanı Diana Sandler programın en beğendiği yanlarından birinin kimsenin kendi inancını savunma derdinde olmaması olduğunu belirtiyor. Sandler şöyle konuşuyor: "Ben Bernaulu'yum ve ayrımcılık konusunda toplumu bilinçlendirmek üzere görev yapan bir merkezde çalışıyorum. Bu benim için de çok ilgi çekici. Diğerleriyle bir araya gelip tartışmamız gerekiyor. 15 yıldan bu yana danışmanlık işindeyim, yani bu konuda fazlasıyla deneyimli olduğum söylenebilir. Ancak buradaki farklı kişileri ve cemiyetleri göz önünde bulundurduğumda, bu deneyim benim için de yeni bir öğrenme süreci oluşturuyor."

EMSA projesi sadece farklı inançlara sahip göçmenlerin Almanya'ya uyumunu sağlamıyor, aynı zamanda farklı kültürlerden gelen kişilerin birbirlerini tanımasına da olanak yaratıyor. Sierra Leone Cumhuriyeti kökenli olan ve gönüllü olarak rahiplik yapan Joseph Fofanah da ilk defa EMSA sayesinde eski Sovyetler Birliği'nde doğmuş olan Yahudilerle tanışma olanağına sahip olduğuna dikkat çekiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Heiner Kiesel / Çeviri: Banu Ertek

Editör: Hülya Köylü