1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye'ye mülteci eleştirisi

21 Haziran 2011

Suriye'den Türkiye'ye sığınanların sayısı artıyor. Uzmanlar, Türkiye'nin sınır kapılarını açık tutmasını memnuniyetle karşılıyor. Ancak Türkiye'nin tutumunda eleştirdikleri noktalar da bulunuyor.

https://p.dw.com/p/11fwo
Fotoğraf: AP

Esad yönetiminin, rejim karşıtı gösterileri askerî yöntemlerle bastırmaya çalıştığı Suriye'den kaçanlar, Türkiye'ye sığınıyor. Türkiye Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın verdiği bilgiye göre Türkiye’ye giriş yapan Suriye vatandaşlarının sayısı 11 bine yaklaşıyor. Hatay’ın Yayladağı, Altınözü ve Reyhanlı ilçelerinde kurulan toplam beş çadırkentte, günde üç öğün yemek veriliyor, sağlık hizmeti sunuluyor.

Sivil toplum örgütleri, Türkiye'nin izlediği siyaseti memnuniyetle karşılıyor. Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların durumu, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü nedeniyle Berlin Protestan Akademisi tarafından düzenlenen 11. Berlin Mültecileri Koruma Sempozyumu’nda da gündeme geldi.

Türkiye'nin tutumu olumlu

Zeltlager für Syrische Flüchtlinge in Boynuyogun Türkei
Fotoğraf: dapd


İstanbul merkezli Helsinki Yurttaşlar Derneği Mültecilere Destek Programı’ndan Oktay Durukan, Deutsche Welle Türkçe Servisi'ne yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Suriye’den gelenlere sınır kapılarını açmasını memnuniyetle karşıladığını belirtti. Şimdiki durumu, daha önceki toplu sığınma hareketleriyle karşılaştıran Durukan, "bunu örneğin 1991’deki durumla kıyaslarsanız, yaklaşık 450 bin Iraklı Kürt, Saddam rejiminden kaçıp Türkiye’ye sığınmıştı. O dönemde bu insanlar, iki ülke arasındaki sınır bölgesinde aslında çok da iyi ağırlanamamıştı. Türkiye çok ciddi eleştirilerle karşı karşıya kalmıştı" diyor. Bu kez "Kızılay eliyle çok çabuk bir şekilde kampların kurulduğunu" belirten Durukan, isteyen herkesin sınırı geçip, kamplara girebilmesini olumlu olarak değerlendiriyor.

Türkiye'ye yönelik eleştiriler

Ancak, Türk hükümetinin tutumunda bazı noktaları eleştiriyor. ”Bu kampların kapalı olması, çok izole bir şekilde yönetiliyor olması bir sorun" diyen Durukan, Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin çoğunun Türkiye’de akrabaları olduğunu, bu sığınmacıların akrabalarıyla bile konuşmalarının güç olduğu izlenimi edindiklerini ifade ediyor. Durukan, uluslararası örgütlerin ve ulusal sivil toplum örgütlerinin bu kamplara girmesine ve bu süreci izlemesine izin verilmemesini de eleştiriyor.

Türkiye'ye destek

Durukan, Suriye’den Türkiye’ye gelen sığınmacıların sayısının henüz yüksek olmadığını bu nedenle Türkiye’nin kendi olanakları ile yardım sağlayabildiğini belirtiyor. Ancak Durukan, Suriye’deki olayların devam etmesi halinde, sığınmacı sayısının artabileceğini, bu durumda Türkiye’nin uluslararası düzeyde destek isteyebileceğine dikkat çekiyor.

Frankfurt merkezli Pro Asyl adlı mültecilere yardım kuruluşundan Karl Kopp, bu çerçevede Avrupa’nın Türkiye’ye destek sağlaması gerektiğini vurguluyor. ”Avrupa’nın dayanışma göstermesi gerekiyor" diyen Kopp, fakat Avrupa Birliği'ne üye ülkelerin Kuzey Afrika'da olduğu gibi Türkiye'ye de gereken dayanışmayı göstermediğini ifade ediyor. Kopp, "eğer Türkiye’ye kitlesel kaçış olursa, Avrupa’nın dayanışma göstermesi, bazı mültecileri kabul etmesi ve elbette ihtiyacın olduğu yerlerde maddî yardımda bulunması gerektiğini" söylüyor.

Syrien Türkei Proteste
Fotoğraf: dapd

Mülteci politikası

Türkiye’ye gelen Suriyelilerin ne kadar süreyle kalacağı bilinmiyor. Türkiye, sığınmacılara sadece geçici olarak koruma sağlıyor. Uzmanlara göre, eğer Suriye’deki olaylar uzun süre devam ederse, Türkiye’deki sığınmacıların başka ülkelere gönderilmesi gündeme gelebilir. 1951 yılında Cenevre’de imzaladığı Mültecilerin Hukukî Statüsüne İlişkin Sözleşme’ye coğrafî sınırlama getiren Türkiye, sadece Avrupa ülkelerinden mülteci kabul ediyor. Suriye’deki olayların devam etmesi halinde, çadırkentlerdeki sığınmacıların insanî koşullarda yaşayacak yerlere yerleştirilmeleri gerektiğini belirten Kopp, genel anlamda Türkiye ile birlikte Avrupa’nın mülteci politikasını şu sözlerle eleştiriyor. "Türkiye çok önemli bir geçiş ülkesi. Ama Türkiye’nin mültecileri koruma kapasitesinin genişletilmesi gerekiyor, yani coğrafî sınırlama kaldırılarak, Avrupa dışından gelenler de korunmalı. Aynı zamanda Avrupa mülteciler konusunda özellikle şu anda karşı karşıya kalınan durumda Türkiye’ye daha fazla destek olmalı. Şimdi öyle bir sistem oluşuyor ki, Avrupa’ya insanların gitmesini engellemek için, Türkiye adeta kapıdaki güvenlik görevlisi gibi görülmeye başlanıyor. Bu siyasete son verilmesi şart."

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Jülide Danışman / Berlin

Editör: Ahmet Günaltay