1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

140611 Marshallplan Nordafrika

14 Haziran 2011

Mısır ve Tunus'un malî desteğe ihtiyacı var. Bu nedenle akıllara ilk Marshall Planı gibi bir ekonomik yardım paketi geliyor. Ancak Avrupa Birliği, borç krizindeki Avrupa ülkeleri nedeniyle mali yardıma sıcak bakmıyor.

https://p.dw.com/p/11Zz0
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Gençler arasındaki yüksek işsizlik oranı, geleceğe dair persfektiflerinin bulunmaması ve diğer ekonomik sorunlar, Tunus ve Mısır'daki isyanları tetikleyen en önemli unsurlardı. Ancak bu durumun Tunus'ta Zeynel Abidin Bin Ali ve Mısır'da da Hüsnü Mübarek devrildikten sonra düzeldiği söylenemez. Aksine durum böyle devam ederse, bu ülkelerdeki yeni sürecin çok tehlikeli sonuçları ortaya çıkabilir.

Bu nedenle her iki Kuzey Afrika ülkesi acil malî yardım talep ediyor. Tunus Merkez Bankası Başkanı Mustafa Kemal Nabli, ülkesinin içinde bulunduğu durumu şöyle tarif etti:

‘'Geçiş sürecinin henüz çok başındayız ve bu süreç çok pahalı bir süreç. Kalkınma parayla oluyor. Tabii reformlar, politik dönüşüm, yeni kurum ve kuruluşlarla da. Ancak bu da para anlamına geliyor ve şu an o da hiçbir yerden gelmiyor. Bunu açıkça söylemek zorundayım. Tabii oturup ideallerden, destekten falan söz edebiliriz ve bu da çok güzel tabii. Ama bize gerçekten yardım etmek isteyenler, bunu şimdi yapmalı, önümüzdeki 6 ay ya da 2 yıl içinde değil.’’

Demonstration in Kairo Ägypten
Mısır'da Mübarek'in devrilmesinin ardından yeni bir süreç yaşanıyorFotoğraf: picture-alliance/dpa

''Yardıma şimdi ihtiyaç var''

Nabli, Tunus’taki ekonomik durumun kritik aşamaya vardığının altını çizdi ve ülkenin iflasın eşiğinde olduğunu belirtti. Ancak Tunus’ta Avrupa, ABD ve diğer ülkelerin bu durumu görmezden geldiği kanısının yaygın olduğunu dile getirdi.

Hükümetin giderleri karşılayamadığını, komşu ülke Libya’daki savaş nedeniyle de turizm sektörününün çökmekte olduğunu, vergilerin tahsil edilemediğini, gıda maddesi fiyatlarının her geçen gün arttığını belirten Nabli, ülkenin milyarlık yardım paketine ihtiyacı olduğunu söyledi ve kendilerine destek sözü verenlere ‘’ABD, Avrupa ve diğer dostlarımızın alışılmış iş ilişkileri yürüttüğü kanısına kapılıyoruz. Bize, Uluslarası Para Fonu’na, Dünya Bankası’na başvurmamızı, refomları yerine getirmemizi, uluslararası pazarda ticaret yapıp yatırımları desteklememizi öneriyorlar. Biz zaten bu adresleri biliyoruz ve onlarla işbirliğimizi yürütüyoruz. Buna devam da edeceğiz. Ama dikkat çekmek istediğim nokta, eğer önümüze çıkan bu tarihi fırsatı başarıya ulaştırmak istiyorsak, bütün gücümüzü kullanmak zorundayız’’ sözleriyle sitem etti.

''AB, Tunus ve Mısır'ın iflasına göz mü yumacak?''

Arap Birliği Genel Sektereliği Kurmay Başkanı Hişam Yusuf da Avrupalıların yardım etmek için Mısır ve Tunus’ta yapılacak seçimleri ve dolayısıyla bu ülkelerdeki siyasi gelişmeleri beklemesinin, yanlış olduğu görüşünde. Yusuf bunu şu sözlerle dile getirdi:

‘’Konu yardımın miktarı değil, konu siyasi iradedir. Yunanistan konusunda AB’nin siyasi iradesi ve dünyaya verdiği mesaj: Ülkenin iflasına izin veremeyiz. Nokta. Bunu diğer taraftan da sormak mümkün. AB, Mısır ve Tunus’un iflas etmesine göz mü yumacak, yoksa bu ülkelerin belini doğrultmasına yardımcı mı olunacak?"

Tunesien Unruhen Demonstration Ben Ali Tunis 20.01.2011
Tunus yönetim devrildi, ancak ekonomik sorunlar devam ediyorFotoğraf: picture alliance/dpa

Hişam Yusuf, AB’nin net siyasi mesajlarına ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor ve ‘’Örneğin ilk aşamada yatırım garantisi ya da tekrar Mısır ve Tunus’a tatile gidebilecek turist potansiyeli konusunda mesajlar verilebilir'' diyor.

Yusuf, ayrıca Mübarek ve Bin Ali rejimi döneminde her iki ülkeye de mali yardımların aktığını vurgulamakla birlikte ülkelerin asıl doğru ve demokratik yönde adım attıkları bir sırada bu yardımların tıkanmasını eleştiriyor.

Marshall Planı tartışmaları

Alman politikacılar ise rejim değişikliği yaşayan Kuzey Afrika ülkelerindeki süreci, Almanya’nın birleşme dönemi ya da İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki ekonomik durumuna benzetiyorlar. Her iki süreçte de Almanya’nın ekonomik anlamda toparlanması on yıllar gerektirmişti. O nedenle Mısır ve Tunus için genel bir yeniden yapılanma programı gerektiği konusunda hemfikirler.

Bu bağlamda akla gelen ilk seçenek de Marshall Planı. Bu planla ABD, 1948-52 yılları arası savaştan zarar gören Batı Avrupa ülkelerine kol kanat germişti. Gıda, hammadde ve kredi yardımlarının günümüz koşullarındaki toplam değeri yaklaşık 100 milyar doları bulmuştu. Alman poltikacılar, bu ölçülerde bir yardımın gerçekçi olmadığı, ancak uluslararası toplumun bu tarz bir yardıma yanaşabileceği kanaatinde.

© Deutsche Welle Türkçe
Sabine Kinkartz / Çeviren: Başak Demir
Editör: Ahmet Günaltay

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik