1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Terör, artık sivilleri hedef alıyor

10 Mayıs 2004

Almanya`nın başkenti Berlin´de düzenlenen 21.Güvenlik Uluslararası Çalıştayı'nda Soğuk Savaşın ardından dünyanın yüz yüze kaldığı yeni tehditler ele alındı. Türkiye'den toplantıya Milli Savunma Bakanı Gönül katıldı. Berlin muhabirimiz Sevim Ercan'ın haberi:

https://p.dw.com/p/Aakc
11 Eylül olayında yüzlerce sivil yaşamını yitirdi
11 Eylül olayında yüzlerce sivil yaşamını yitirdiFotoğraf: AP

Soğuk savaşın bitmesi, beklentilerin aksine dünyayı daha güvenli bir hale getirmedi. Teknolojik gelişmeler ile küreselleşmenin etkisi asimetrik tehdit adı verilen endişeleri de beraberinde getirdi. Uluslarası güvenlik karmaşık bir hale dönüştü. Terörizm, kitle imha silahlarının yayılması, bölgesel çatışmalar çağa ayak uydurmakta sıkıntılar çeken yönetimler ve örgütlü suçlar ülkelerin karşılaştığı tehditlerin arasında yer almaya başladı.

“Günümüzün asimetrik tehditleri özellikle sivilleri hedef almaktadir. Bununla da hiç bir ülke tek başına mücadele edemez.” Bu sözler Türkiye Milli Savunma Bakani Vecdi Gönül`e ait. Berlin Avrupa Akademisi'nde yaptığı konuşmada Gönül, asimetrik tehdidin en önemli aracı olan terörizmle Türkiye`nin yıllarca mücadele ederek 35 bine yakın kurban verdiğini hatırlattı.

Türkiye`nin bu tecrübesi, 11 Eylül’den sonra, hem Avrupa hem de Amerika açısından önem kazandı. Gönül'e göre bu durum Türkiye`yi Avrupa Güvenliği açısından anahtar ülke konumuna getirdi. Bakan Gönül, Kafkasya, Ortadoğu, Balkanlar ve Rusya Federasyonu'na sınır ülkeler arasındaki cografi konumu ve jeopolitik önemi nedeniyle Türkiye`nin Avrupa güvenliği açısından hayati bir değer taşımaya başladığını vurguladı. Avrupa Atlantik bölgesinde payına düşen sorumlukları da yerine getiren Türkiye hem NATO, AB; AGİT ve AB konseyi yoluyla, hem de Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü, Güneydoğu Avrupa İşbirliği süreci, Güneydoğu Avrupa İşbirliği Girişimi, Ekonomik İşbirliği Örgütü ve G8 gibi bölgesel işbirliği yoluyla istikrarın sağlanmasında katkıda bulundu.

Avrupa Savunma Ajansı

Gönül, şunları söyledi: “Türkiye bu konudaki arzusu ve kararlılığını Balkanlar’dan Somali’ye ve Afganistan’dan Doğu Timor’a kadar uzanan coğrafyada harekatlara katkıda bulunarak göstermiş bulunmaktadır. NATO imkan ve kabiliyetlerine başvurulsun veya başvurulmasın. Bütün, AB harekatlarında katkıda bulunma konusunda samimi niyetimizi burada bir kez daha vurgulamak isterim”

Gönül, 2004 yılı sona ermeden kurulacak olan Avrupa Savunma Ajansı'na Türkiye’nin katılım imkanı yönünde çalışmalar yapılmaya başlandığını duyuruyor.

Gönül, şöyle devam ediyor: “ Hiç kimse Türkiye’nin AB’ye sağlayacabileceği savunma imkan ve kabileyetlerini görmezlikten gelmemellidir. Yeni katılan ülkeler ile karşılaştırıldığında Türkiye’nin potansiyel deneyiminin ve gerçek kabiliyetinin sadece yeni katılan ülkelerden değil, nükleer güce sahip Fransa ve İngiltere gibi ülkeler dışında kalan diğer bütün AB ülkelerine göre önemli bir ehemmiyet gösterdiği herkes tarafından gözlenebilir.”

NATO-AB stratejik ortaklığı

Haziran ayı sonunda İstanbul'da yapılacak N ATO zirvesi, Bakan Gönül'e göre, NATO- AB stratejik ortaklığını pekiştirmek için önemli bir fırsatın doğmasına neden olacak.

İstanbul’daki NATO zirvesinde açıklanacak siyasi bir deklerasyondan uluslarası mesajların verilmesine imkan tanınacağı beklentisi içinde olan Gönül, İstanbul Zirvesi'nin aynı zamanda güvenliğin bölünmezliği ile hedef birliğinin güçlendirilmesi ve pekişmesi yönünde de sinyal vereceği inancında.

Gönül, şunları söylüyor: “Türkiye’nin de üyesi olduğu NATO ile AB işbirliğinin terörizm kitle imha silahlarının yayılmasına karşı mücadele, Balkanlar'da istikrararın sağlanması, Akdeniz’de yeni bir transatlantik işbirliğinin oluşturulması ile Afganistan ile yeni bir işbirliğinin geliştirilmesi gibi alanlarda küresel barış ve istikrarın geliştirilmesi hedefine paha biçilmez bir katma değer sağayacağı muhakkaktır.”

Petrol tankerleri gündeme geldi

Gönül, Bulgaristan Savunma Bakanı Nikolay Svinarov ile de görüştü. Gönül, Türkiye ile Bulgaristan'ın NATO üyesi iki Avrupalı ülke olarak AGSP'de aynı kaderi paylaştıklarını bu açıdan fikir alışverişinde bulunmanın önem ifade ettiğini savunuyor.

Karadeniz bölgesinde güvenlik konulu panelde ise bakan Gönül için önemli olan konu Boğazlar'dan nakli yapılan petrol dolu tankerler. 2002 yılı itibariyle 135 milyon ton petrolün nakli yapıldı ve bu rakamın 6 yıl içerisinde 50 kat artış göstermesi bekleniyor. Karadeniz bölgesinde bölgesel işbirliğinin Türkiye için önem ifade ettiği mesajını veren Bakan Gönül dün akşam başkent Berlin'den ayrıldı.