Türkiye'de hızlı tren faciası

İstanbul - Ankara seferini yapan hızlı trenin raydan çıkmasıyla meydana gelen kazanın yankıları sürüyor. İstanbul’dan dün akşam yola çıkan Yakup Kadri Karaosmanoğlu treninin Sakarya'nın Pamukova ilçesi yakınlarında yaptığı kazanın neden kaynaklandığı üzerine tartışmalar kilitlendi.

Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı en büyük demiryolu kazasında, ölen sayısına ilişkin çelişkili ve birbirinden çok farklı rakamlar dile getirildi. Kazanın hemen ardından yapılan açıklamalarda ise ölü sayısının 139‘a kadar çıktığı açıklanmıştı. Verilen son resmi bilgilere göre ise 36 kişi yaşamını yitirdi, 79 kişi de yaralandı. Kaza sırasında trende 234 yolcu ve 9 personel bulunuyordu.

Kazanın nedeni ise henüz tam olarak açıklanmazken, sivil toplum örgütleri ihmaller üzerine tartışıyor. Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Kemal Ulusaler "Dünyanın pek çok yerinde hızlı trenler var ama altyapıları da var” sözleriyle tepkisini gösterdi. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Taner Yüzgeç de bilimsel gerçeklerin ve bilim insanlarının uyarılarının dikkate alınmamasının ”katliama davetiye” çıkardığını savundu.

Tüketici Hakları Derneği ise ölenlerin ve yaralananların yakınlarını dava açmaya çağırdı. Makine Mühendisleri Odası Başkanı Emin Koramaz da tren kazası sonrası enkazın yeterli teknik inceleme yapılmadan ortadan kaldırıldığını savundu. Koramaz yaptığı basın açıklamasında; ”Bu kazada bilimsel çalışmalara gerekli önem verilmedi. Siyasal rant bilimden önde tutuldu” dedi.

Ankara hareketli

Hükümete ve TCDD’ye yönelik tepkiler sürerken, Ankara’da da hareketli saatler yaşanıyor. Başbakan Erdoğan, Ulaştırma Bakanı’nın görevden alınması çağrısına sert tepki gösterdi. Erdoğan, kabinenin tüm bakanları ile birlikte olağanüstü bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda ihmal tartışmalarının yanı sıra, kazazedelere yapılacak yardım ve verilecek tazminatlar ile demiryolları konusunda bundan sonra alınacak önlemler de gündeme geldi..

Başbakan Erdoğan, hızlandırılmış tren projesinin bilim adamlarıyla yapıldığını, TCDD’nin bilim adamlarının çoğu hangi istikametteyse ona göre karar aldığını ifade etti. Uzmanlardan oluşan bir heyetin kazaya ilişkin çalışmalarını en geç 10 gün içinde sonuçlandıracağını dile getiren Erdoğan, ”Çıkan neticeye göre bizler de Hükümet olarak karar vereceğiz” diye konuştu.

Ulaştırma Bakanı istifa etmiyor

Eleştirilerin hedefindeki Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da bir basın toplantısı düzenledi. İstaifa etmeyeceğini belirten Yıldırım, hızlandırılmış seferde saatte ortalama 106 km hız yapıldığını, kaza yapan trenin hızının da bu civarda seyrettiğini savundu. Yıldırım, hattaki normal trenlerinin hızının da 90 km olduğunu belirtti.

Gözaltına alınan ve sorgulanan tren personeli ise ifadelerinde, kendilerine verilen talimatnamede hız sınırının 130 kilometre olduğunu ve kaza anında 110 kilometre ile seyrettiklerini söyledi.

Bilim adamları uyarmıştı

Kazaya ilişkin bir başka tartışma ise hızlı trenin güvenliği konusunda akademik çevrelerden gelen eleştiriler. Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Erel, hızlandırılmış trenin gerekli teknik yeterliliğe sahip olmadığını açıklamıştı.

Prof. Dr. Erel, kısa bir süre önce İstanbul’da düzenlenen ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın da katıldığı 10’uncu Ulaştırma Araştırma Konferansı’nda hızlı trenlerle ilgili kaygılarını dile getirerek, gerekli teknik yeterlilik sağlanana kadar hızlı tren seferlerinin durdurulmasını istemişti. Prof. Dr. Erel, demiryollarının alt yapısının hızlandırılmış trenlere uygun olmadığına dikkat çekerek ”Önlemler acilen alınmazsa, trenin yoldan çıkması şeklinde kazalar olacaktır” demişti.

Sakarya’da raydan çıkan Yakup Kadri Karaosmanoğlu ekspresi, 4 Haziran’da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hareket sinyalini vermesinin ardından ilk seferini yapmıştı. Bu uygulamayla hattın bazı bölümlerinin hızlandırılması ile İstanbul Ankara arası yolculuk beş saate indirilmişti.