Sudan kararı Güvenlik Konseyi'nden geçti

Güvenlik Konseyi’nin Sudan kararı, Çin ve Pakistan'ın ret oyuna karşın 13 evet oyuyla kabul edildi. Ancak karar, Sudan'a somut bir yaptırım uygulanmasını öngörmüyor. Halbuki Cancavid milislerinin silahsızlandırılması, bölgede barışa doğru atılacak ilk adım olarak görülüyordu. Darfur halkının Hartum yönetimine karşı başkaldırması, bölgenin az gelişmişliğinden ve özellikle de yoksul olmasından kaynaklanıyor. Darfur, Sudan'ın en yoksul bölgesi. Fransa’nın yüzölçümüne yakın olan Darfur bölgesinde yaklaşık altı milyon kişi yaşıyor. El Feşir Üniversitesi’nden Abdurrahman İbrahim, tüm eyalette asfaltlanmış yol ağının toplam 200 kilometreden oluştuğunu söylüyor:

”Darfur’un altaypısı çok zayıf. Bu bölge Sudan’ın başkent Hartum’dan da çok uzakta. Buraya gelebilmek de çok zor. Böylece Darfur’da üretilen mallar, merkezdeki pazarlara ulaşmıyor.”

Ulaşım büyük sorun

Darfur’un başkenti El Feşir’den Hartum’a yolculuk yapmak, otobüs ve kamyonlarla yaklaşık üç gün sürüyor. Darfur’da üretilen mallar da, yüksek nakliye maliyeti dolayısıyla Sudan’ın pazarlarında alıcı bulmuyor. Abdurrahman İbrahim, Darfurlu asilerin 2003 yılında, bölgenin az gelişmiş ve yoksul olması yüzünden silaha sarıldığını söylüyor. İbrahim sözlerini şöyle sürdürüyor:

”Yoksuluk ve az gelişmişliğe yağmurların azalması da eklenince üretim düştü. Burada yaşayan insanlar artık kendileri için tarım ürünleri yetiştiremiyor. Son 15 yılda Darfur’un kuzeyinde yetişen tarım ürünleri, burada yaşayan insanların kendilerine bile yetmiyor."

Başkent Hartum zengin

Darfur'la kıyaslamak gerekirse başkent Hartum’un çok zengin olduğunu söylemek mümkün. Hartum gün geçtikçe gelişiyor. Her yanda şık mağazalarla, bilgisayarların, cep telefonlarının satıldığı ya da son model otomobillerin müşteri beklediği dükkanlar göze çarpıyor. Sudan'ın günde 300 bin varil ham petrol satışından kazandığı paranın büyük bir bölümü, ülkenin güneyindeki savaş için silah alınmasına harcanıyor. Bu paranın arta kalanı ise yöneticilerin cebine gidiyor. Abdurrahman İbrahim, bu durumun 50 yıldır, yani ülkenin 1956’da bağımsızlığını kazanmasından bu yana böyle sürdüğünü söylüyor ve siyasileri 'ülkeyi bir bütün olarak görmemekle' suçluyor.

Kuzey'le Güney'in anlaşması umudu

Birçok Sudanlı'nın umudu, Güney'le Kuzey arasında kısa süre içinde bir anlaşma yani barış sağlanması. Ülkenin Kuzeyi'yle Güney'i, petrol gelirlerinin adil dağılımı konusunda anlaştılar. Ancak ülkenin yoksul Batısı, bundan kar edemeyecek. Bu durumda Darfur’daki isyancıların silahlı mücadeleye devam etmesi bekleniyor.