Soykırımı inkar eden Irving temyize başvurdu

“Büyük bir şok yaşıyorum!“ Yahudi soykırımını inkar ettiği konuşmaları nedeniyle Viyana’da üç yıl hapis cezasına çarptırılan 67 yaşındaki İngiliz tarihçi ve yazar David Irwing, karardan duyduğu şaşkınlığı işte bu sözlerle tasvir etmeye çalıştı.

Aradan geçen zaman içinde Irwing’in Yahudi soykırımını reddettiği konuşmalarının hatalı olduğunu ve sözkonusu ifadelerin bir suç teşkil ettiğini kabul etmesinin, mahkemenin sekiz jüri üyesi ve üç hakiminin kararı üzerinde “sanığın, sözlerinden dolayı pişmanlık duyduğu izlenimi uyanmadığı“ gerekçesiyle herhangi bir etkisi olmadı.

Oysa Irving, mahkemeden önce yaptığı açıklamada “Ben asla soykırım inkarcısı olmadım“ diyerek daha düşük bir ceza beklentisi içinde olduğunu dile getirmişti. David Irving, bir tarihçi sıfatıyla mahkemeye çıkarılmasını da “skandal“ olarak nitelendirdi.

Avukatı temyize başvurdu

Irving’in Avusturyalı avukatı Elmar Kresbach ise temyize başvurduklarını açıkladı. Hafifletici sebeplerin gözönünde bulundurulmadığını öne süren Kresbach, müvekkilinin 67 yaşında olduğunu, ayrıca bir İngiliz vatandaşı olarak Avusturya’daki kamu düzenini tehdit etmesinin sözkonusu olamayacağını savundu.

Avukat Kresbach, David Irving’in Yahudi soykırımını inkar ettiği konuşmalarının yanlış olduğunu kabul etmesinin dikkate alınmamasını da eleştirerek, “Müvekkilim Avusturya’daki yasal durumun bilincinde. Bu nedenle de soykırımla ilgili yeni kanaatlerini açıkça gözler önüne sermenin daha doğru olacağını düşündü“ diye konuştu. Avusturyalı avukat, Irving’in soykırımı reddettiği söylemlerinin üzerinden 17 yıl geçtiğini ve zaman aşımının da dikkate alınması gerektiğini kaydetti. Temyiz başvurusunu görüşecek olan Yüksek Mahkeme’nin cezada indirime gitme olasılığı hukukçular tarafından pek mümkün görülmüyor. Ancak David Irving’in, hapis cezasını Avusturya yerine memleketi İngiltere’de çekmesine karar verilebileceği belirtiliyor.

Davanın savcısı Michael Klackl ise İrving’in soykırımı reddeden ifalerinin bir defaya mahsus olmadığını ve farklı zamanlarda tekerrür ettiğini kaydetti. Savcı Kackl, David Irving’in bir tarihçi değil, ’tarihî olayları saptıran bir sahtekâr’ olduğunu savunarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada savcılığın üzerinde durduğu nokta, düşünce ve ifade özgürlüğünün istismar edilmesidir. Çünkü Bay Irving’in yaptığı, bu özgürlüğün istismarından başka birşey değildir.“

Irving ne demişti?

1989 yılında Avusturya’da çeşitli konferanslar veren Irving, Yahudiler’e yönelik sistemli bir soykırım uygulanmadığını, hatta Adolf Hitler’in Yahudiler’in korunması için bizzat çaba gösterdiğini öne sürmüştü. Avusturya yasaları, bu tür açıklamaların 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını öngörüyor.

Hakkında gıyabî tutuklama kararı çıkarılan Irving, geçen yılın Kasım ayında, polisin Viyana’da yaptığı rutin bir sokak kontrolü sırasında yakalanıp cezaevine konmuştu. İngiliz tarihçi, yine soykırımı inkar eden açıklamalarından dolayı, çok sayıda ülke tarafında da “istenmeyen kişi“ ilan edilmişti.

İran’ın tepkisi

David Irving’in mahkumiyet kararı, pekçok ülkenin yanısıra İran’da da yankı buldu. Kararı, “Batı’nın bir yaman çelişkisi“ olarak nitelendiren İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Muttaki, “bir yandan düşünce ve ifade özgürlüğünü savunan Batı, diğer yandan da düşüncelerini ifade eden birini hapisle cezalandırıyor.

Altı milyon Yahudi’yi öldürmek gibi bir suçu Batılı ülkelerin üstlenmekte neden bu kadar ısrar ettiğini anlamakta zorluk çekiyoruz doğrusu“ şeklinde konuştu. Hatırlanacağı gibi İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad da bir süre önce yaptığı açıklamada, Yahudi soykırımının bir “masaldan“ ibaret olduğunu savunmuştu.