1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sarkozy'nin sözlerine tepkiler

Ajanslar24 Mayıs 2007

Fransa Cumhurbaşkan Nicolas Sarkozy'nin "Türkiye'nin yeri AB değil" sözlerinin üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fransız liderle temasa geçti. AB yetkililerinden de Sarkozy'nin sözlerine ilişkin açıklamalar geldi.

https://p.dw.com/p/Anpp
Başbakan Erdoğan "Sorunların çözümü için doğrudan görüşmelere gidilsin” dedi.
Başbakan Erdoğan "Sorunların çözümü için doğrudan görüşmelere gidilsin” dedi.Fotoğraf: AP

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin ilk Brüksel ziyaretinde sarf ettiği “Türkiye’nin AB’de yok” açıklamalarının ardından bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı ile bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşmede Erdoğan’ın, Sarkozy'i seçimleri kazanmasından dolayı kutladığı ve başarılar dilediği kaydedildi.

Daha sonra Türkiye ile Fransa arasında, başta ekonomik, siyasi ve askeri alanlarda yapılan işbirliğini hatırlatan Erdoğan’ın Sarkozy’e “”ündemdeki ortak sorunların çözümü için doğrudan görüşmelere gidilsin” dediği belirtiliyor. Erdoğan’ın ayrıca ''Birbirimizle medya üzerinden konuşmayalım'' şeklinde konuştuğu da aktarıldı.

Sarkozy’nin dünkü Brüksel temasları ile yeniden gündeme gelen Türkiye konusu 21-22 Haziran tarihlerinde yapılacak AB devlet ve hükümet başkanları zirvesinde de ele alınacak. Türkiye ile müzakerelerin geleceği konusunda liderlerin yeniden görüş belirtmesi bekleniyor.

AB'den açıklamalar

Bu arada Türkiye’nin tam üyeliğine karşı olan Sarkozy’nin cumhurbaşkanı olması, Almanya’da hükümet ortağı Hıristiyan Demokrat Birlik’in ‘imtiyazlı ortaklık’ taleplerini yeniden gündeme getirmesine neden oluyor.

AB Komisyonu Sözcüsü Johannes Laitenberger ise bugün Brüksel’deki olağan basın toplantısında, Sarkozy'nin sözleriyle gündeme gelen “Türkiye ve genişleme konusunun önümüzdeki hafta ve aylarda AB tarafından yeniden tartışılmasının söz konusu olmadığını” duyurdu. Laitenberger, AB tarihinde hiçbir ülkenin adaylık statüsünün geri alınmadığını ve müzakerelerin başlatılmasına, fasılların açılmasına ve kapanmasına üye devletlerin oy birliğiyle karar verdiğini hatırlattı.

Laitenberger: “ Türkiye ile en az iki üç fasılda daha müzakerelerin başlaması için çalışmalar yürütüyoruz. Hazırlıklarımız sürüyor, ancak bu konuda dışişleri bakanlarının onayı gerekiyor” diye konuştu.

AB Komisyonu'nun genişlemen sorumlu üye Olli Rehn'in sözcüsü Krisztina Nagy ise Aralık ayındaki AB zirvesinde genişleme konusunda alınan kararların arkasında olduklarını hatırlatarak, ''Burada AB'nin genişleme gündemi sadeleştirildi. Bu da Güneydoğu Avrupa'yı, yani Batı Balkanlar ve Türkiye'yi kapsıyor'' dedi. Nagy de, AB'nin genişlemeyi durdurmasının söz konusu olamayacağına dikkat çekti.

"Türkiye'nin hedefi belli"

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Bilman’ın bugün yaptığı haftalık basın toplantısında da Sarkozy'nin açıklamaları gündeme geldi. Bir soru üzerine Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin uzun geçmişe dayandığını ve Türkiye'nin uzun zamandır Gümrük Birliği’ne üye olduğunu hatırlatan Bilman, “Türkiye'nin Kopenhag kriterlerini yeterince karşıladığının, Fransa dahil bütün AB ülkeleri tarafından kayda geçirilmiş olduğunu belirtti.

Türkiye'nin halen AB ile normal müzakerelerini yürütmekte olduğunu da kaydeden Bilman, Türkiye'nin AB'ye yönelim hedefinin ve AB nezdindeki statüsünün belli olduğunu ve bu hedefin tam üyeliği amaçladığını söyledi.