1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Prodi şimdilik en iyi alternatif"

Jörg Seisselberg/DW22 Şubat 2007

İtalya Başbakanı Romano Prodi’nin istifasını sunmasının ardından, siyasi partiler hükümet krizinden çıkışın yollarını arıyor. Prodi, eğer merkez sol koalisyonda yer alan tüm partiler kendisini desteklerse, görevine geri dönebileceğini belirtti. Koalisyonun önde gelen siyasetçileri ise Prodi’ye yeniden güven oyu vermek istediklerini bildirdi. Siyasi gözlemciler, yeni hükümeti kurma görevinin büyük bir ihtimalle yeniden Romano Prodi’ye verileceğini tahmin ediyor. DW Roma Temsilcisi Jörg Seisselberg’in yorumu…

https://p.dw.com/p/AZlo

Karl Marx, “Tarih tekerrürden ibaret değildir“ tezini savunur. Tam da Marx’ın en sadık öğrencilerinin, onu haksız çıkarmaları kaderin bir cilvesi olsa gerek. Tıpkı bundan sekiz buçuk yıl önceki Prodi hükümetinin devrilmesinde olduğu gibi bu kez de koalisyonun Komünist ortakları başroldeydi. Gerçi merkez sol hükümetinin sona ermesinden dolayı komünistler hayli müteessir olduklarını ifade ettiler. Ama pencereye taş atanların, yere düşen cam kırıklarına basıp ağlamaya hakları olmasa gerek!

Zira koalisyonun sol kanadı, son aylarda Romano Prodi’yi özellikle dış politika konusunda köşeye sıkıştırmak için ellerine geçen her türlü fırsatı kullandı.

Hatta komünist saflarının ileri hükümete karşı düzenlenen geniş katılımlı protesto gösterilerinde halkı harekete geçirmekten dolayı gurur duyduklarını saklamadılar. Muz Cumhuriyeti’nden manzaralara hoş geldiniz!

Romano Prodi’nin elinde kılpayı bir çoğunluk olduğu gözönüne alınırsa, bu aslında er ya da geç beklenen bir gelişmeydi. Kurt politikacı ve Vatikan’ın sadık evladı Guilio Andreotti’nin cambazlıklarının da yardımıyla bu kaçınılmaz senaryo sonunda gerçek oldu.

Prodi’nin kendi desteğine muhtaç olduğunun bilincinde olan Andreotti, önce Senato’daki oylamada hükümete destek sinyali verdi, ardından da çark edip Prodi’nin keskin bıçakların üstüne düşmesine seyirci kaldı.

Bu manzaraya bakıldığında, Prodi hükümetinin ta en başından beri karşı karşıya olduğu sorunların ne kadar büyük olduğu görülüyor. Parlamentonun ikinci kanadında ancak kılpayı bir çoğunluğu elinde bulunduran Romano Prodi’nin, hem Komünistler hem de koyu Katolikler’le işbirliği yapmanın dışında bir alternatifi yoktu. Almanya“da oldugu gibi İtalya’da da böyle bir koalisyonun sorunsuz yürümeyecegi belliydi.

Şimdi sorun, merkez sol koalisyonun yerine makul yeni alternatifler bulunamaması. Berlusconi’nin geri dönmesi, ülke için yaşanabilecek en kötü senaryo olur. Koalisyon hükümetinin yaşadığı tüm zorluklara ve yapılan hatalara ragmen Prodi, Italya’yı daha iyi bir yola sokmak üzereydi. Ekonomi canlandı, rüşvet ve yolsuzla mücadele mesafe katedildi, dış politika daha Avrupai oldu ve medya çoksesli hale geldi.

Ancak bu politikaların sürdürülebilmesi için Romano Prodi’yi kayıtsız şartsız destekleyecek sağlam bir çoğunluk mevcut değil. Belki bugüne kadar muhalefet sıralarında oturan Hıristiyan Demokratlar Prodi’nin imdanına kısa bir süreliğine de olsa yetişebilir. Fakat temel sorunun çözülmesi için bu da yetersiz kalır. Zira koalisyon yine farklı tellerden çalan ve her an dağılma tehlikesi bulunan bir renk cümbüşü özelliğini muhafaza eder.

İtalya için en ideal çözüm, solun ılımlı güçleri ile ortanın sağındaki partilerin oluşturacağı bir büyük koalisyon olur. Bu koalisyon da kendine büyük bir hedef belirleyip, ülkede istikrarlı bir hükümet teşkili mümkün kılacak şekilde seçim yasasındaki gerekli düzenlemeleri yapmalıdır.

Tabii bununla birlikte Prodi hükümetinin bir türlü başaramadığı sosyal ve ekonomik alandaki reformların da biran önce gerçekleştirilmesi şart. Ancak görünen o ki, sağ cenahda Berlusconi’nin hakimiyeti devam ettiği müddetçe “makul insanların oluşturacağı büyük bir koalisyon“ İtalya için bir hayal olmanın ötesine gidemeyecektir.

Bu durumda ortadaki tek alternatif, yeniden bir merkez sol koalisyonun oluşturulması. Gerçi böyle bir ikinci denemenin de ne kadar dayanacağı ayrı bir tartışma konusu. Fakat, İtalya’daki olumsuz alternatiflere baktığımızda, bu çözüm, ehven-i şer gibi görünüyor.