Pakistan’dan teröre karşı yeni adım
5 Şubat 2007
El Kaide ve Taliban militanlarının saklandığı tahmin edilen Pakistan-Afganistan sınırına dikenli tel çekiliyor. Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, radikal dinci militanların, saldırılarının ardından geri çekilip, güç topladıkları bölgeye 35 kilometre uzunluğunda dikenli tel çekeceklerini, bu sayede Afganistan sınırında kontrolü arttırmaya çalışacaklarını duyurdu. Müşerref ayrıca Batı’dan kendilerini desteklemelerini talep etti.
Pakistan ile Güney Afganistan arasındaki sınıra 35 kilometre uzunluğunda dikenli tel çekilmesi bölge halkının protestolarına neden oldu. Öfkeli kalabalık, Devlet Başkanı Müşerref’in planını eleştiriyor. Bu bölgedeki Peştun aşiretleri, sınırın her iki yanında da akrabaları bulunduğunu ve dikenli telin ilişkilerini olumsuz yönde etkileneceğini söylüyorlar. Pakistan Devlet Başkanı Müşerref ise, uygulamanın terörle mücadeledeki kararlılığın göstergesi olduğunu belirtiyor.
Kabil de Washington da itham ediyor
Afganistan’ın güneyinde artan çatışmalarda hem Kabil yönetimi hem de Washington Pakistan’ı sorumlu tutuyor. İslamabad’ı Taliban ve El Kaide’ye karşı gerekli önlemleri almamakla suçluyor. Müşerref ise, devletinin Taliban’ı desteklemediğini belirterek, eleştirileri geri çeviriyor. Müşerref, “Sınır bölgesinde yaşadığımız problemin çözümü için Pakistan’ın, Afganistan’ın, bölgedeki Amerikan ve NATO güçlerinden oluşan ISAF’ın eşit derecede sorumluluk taşıması gerekir. Pakistan devleti olarak, bölgede tüm sorumluluğu tek başımıza üstlenmeyi reddediyoruz” diye konuşuyor.
11 Eylül dönüm noktası oldu
Batı, Taliban’ın ortaya çıkmasında önemli rol oynayan Pakistan’daki dini okulları sert biçimde eleştiriyor. Devletin denetlemediği dini okulları El Kaide ve Taliban’a sempatizan kazandıran yuvalar olduğu öne sürülüyor. Özellikle 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından, İslamabad yönetimi üzerindeki baskı daha da arttı. Pakistan’daki dini okullardan Abdül Raşit Gazi’ye devam eden bir öğrenci sempatinin nedenini, “Taliban, Irak’ta olduğu gibi sebepsiz yere Afganistan’a da giren Amerikalılara karşı direniş gösteriyor. Hem Irak’ta hem de Afganistan’da verilen mücadele kendini müdafadır, yani cihad. Zalimlere ve kötülere karşı verilen bir savaş” sözleriyle dile getiriyor.
El Kaide ve Taliban’a sempati, özellikle aşiretlerin egemen olduğu bölgelerde yoğun. Pakistan hükümeti bunu bilse de kendi halkına karşı mücadeleye girmekten çekiniyor. Bu çekincenin farkında olan aşiret liderleri ve dinci partiler ise durumu lehlerine kullanmaktan kaçınmıyor.
”Amerikan karşıtlığı terörü körüklüyor”
Batının “terörle mücadeleyi arttır” baskısı ile kendi halkının Amerikan karşıtı eğilimi arasında sıkışıp kalan Pervez Müşerref ise terörden asıl Pakistan hükümetinin ve vatandaşlarının zarar gördüğünü vurguluyor. Terörle mücadelede yıllardır çok sayıda güvenlik gücünün yaşamını yitirdiği ve hükümet üyelerinin bile terör saldırılarının hedefi haline geldiği de Müşerref’in vurguladığı en önemli nokta. Pakistan’da yayımlanan Friday Times adlı gazateden Nayam Sethi, “Müşerref Washington’un kuklası olduğu sürece, ülkedeki Amerikan karşıtı hava, sistemi daha da olumsuz yönde etkileyecektir” diye konuşuyor.