1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Orta Asya'da radikal İslam tehlikesi

5 Nisan 2004

Özbekistan’da geçen hafta yaşanan intihar saldırılarının ardından uluslararası kamuoyunun gözleri Orta Asya’ya çevrildi.

https://p.dw.com/p/AbKh
Orta Asya ülkelerinde şimdiye dek İslami rejim yaşanmadı...
Orta Asya ülkelerinde şimdiye dek İslami rejim yaşanmadı...Fotoğraf: AP

Orta Asya’da radikal İslam’ın boyutu ne, Orta Asya ülkeleri ortaya çıkan yeni koşullar karşısında birlikte hareket edebilir mi? İslam bu ülkeleri birleştirici bir harç olabilir mi? Berlin’deki Bilim ve Siyaset Derneği’nden Dr. Uwe Hallbach, İslam’ın Orta Asya ülkeleri arasında birleştirici bir etken olabileceğinden şüpheli:

”İslam’ın Orta Asya’da güçlü bir yapıştırıcı işlevi görebileceğini düşünmüyorum. Bölge ülkeleri birbirine oldukça mesafeli, aralarındaki iletişim son derece kötü... Hem de işbirliği ve iletişim için bu kadar neden olmasına rağmen. Devlet Başkanları Kerimov, Nazarbayev, Türkmenbaşı, aralarında İslami kardeşlik ruhuna uygun hiçbir bağlantı yok...”

Orta Asya’da İslam

Sovyetler Birliği’nin çöküşünün ardından Orta Asya liderleri için öncelikli konu, kişisel konumlarını ve güçlerini güvence altına almak oldu. Dış dünyadan izolasyon, içeride muhalefete ve bağımsız medyaya baskı, liberal seslerin bastırılması gibi uygulamalar radikal dinciliği besleyen bir zemin hazırladı. Viyana Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Sarayuddin Resuli, yönetimdeki siyasi elitin toplumsal özgürlükleri tanımadığı sürece radikal İslam tehlikesinin devam edeceği görüşünde:

”Orta Asya ülkeleri İslami rejimler yaşamadı. Onlar için İslam hala egzotik ve çekici. Dolayısıyla Kerimov da, İslami geçmişi olmayan bir başka grup da, toplumu demokratikleştirmediği sürece halkı yatıştıramaz. İslam insanların gözünde cazibesini korur.”

Bölgenin merkezi Özbekistan

Özbekistan, yaklaşık 25 milyonluk nüfusuyla Orta Asya’nın en kalabalık ülkesi. Üstelik güçlü Özbek azınlıklar tüm komşu ülkelere yayılmış durumda. Dolayısıyla Taşkent’te patlayan bombalar sadece Özbekistan için değil, tüm bölge için bir tehdit oluşturuyor. Dr. Uwe Hallbach bu konuda şunları söylüyor:

‘’Özbekistan bölgenin merkez ülkesi konumunda. Etrafı diğer Orta Asya ülkeleri ile çevrili ve etnik sınırlar çok belirsiz. Tacikistan’da güçlü bir Özbek azınlık var, Türkmenistan’da da, Kazakistan’da da. Özbekler komşu ülkelerde her yerde azınlıkları oluşturuyor. Bu önemli bir potansiyel.’’

Kazakistan’da endişe

Taşkent’teki patlamalar örneğin Kazakistan’da büyük endişe ile izleniyor. Orta Asya’nın en büyük yüzölçümüne sahip ülkesi olan Kazakistan, Özbekistan ile uzun bir sınıra sahip ve ülkenin güneyinde çok sayıda Özbek yaşıyor. Almanya’daki Kazakistan Büyükelçiliği Dış İlişkilerYöneticisi Gauhar Beysseyeva, bölgede istikrarsızlaşmadan endişe ediyor:

”Özbekistan’da yaşanan tüm olayları büyük dikkatle izliyoruz. Ülkelerimiz arasında duvarlar örmek istemiyoruz. Sadece Kazakistan’da bir Özbek azınlığımız var diye sınırlar çekmek istemiyoruz.. Tabii ki gerilimin herhangi bir şekilde tırmanması olasılığını da gözardı edemeyiz.”

Konferansta varılan sonuç şöyle özetlenebilir: İslam’ın radikalleşmesi, dolayısıyla tüm bölgenin istikrarsızlığa sürüklenmesini önlemek şimdi bu ülkelerdeki siyasi ve dini liderlere düşüyor.