NATO Libya operasyonunun komutasını devraldı

NATO, Libya'da BM Güvenlik Konseyi'nin 1973 sayılı kararını hayata geçirmek üzere başlatılan askerî operasyonun komutasını resmen devraldı. NATO'ya bağlı birliklerin komutasını üstlenen Kanadalı General Charles Bouchard, Brüksel'deki basın toplantısına video bağlantısıyla katıldı. Bouchard, NATO'nun perşembe sabahı itibarıyla Libya'daki hava operasyonunun komutasını devraldığını söyledi.

Kuzey Atlantik İttifakı’nın komutayı devralmasının ardından, NATO Askerî Komite Başkanı İtalyan Koramiral Giampaolo di Paola da Brüksel'deki toplantıda Libya'daki askerî misyonun üç bölümden oluştuğu açıklamasını yaptı. Bu üç misyonun, silah ambargosu ve uçuş yasağı kararlarını hayata geçirmek, ayrıca sivillere yönelik saldırıları önlemek olduğu belirtildi. “NATO, BM 1970 ve 1973 sayılı kararlarına sıkı bir şekilde bağlı kalacak. Şöyle açıklık getireyim: En önemli misyonumuz, sivil halkı saldırılardan ya da saldırı tehditlerinden korumak. Libya'daki çözüme yönelik salt askerî bir çözümün yeterli olamayacağının bilincindeyiz. NATO, Libya'da, Libya'nın ve Libyalıların geleceği konusunda karar vermek üzere bulunmuyor. Bu Libyalıların vereceği bir karar” şeklinde konuşan Koramiral, NATO'nun bu üç misyonun dışına çıkmayacağını vurguladı.

Ancak diğer yandan koalisyon güçlerinin düzenlediği hava saldırılarında sivillerin de öldüğüne dair iddialar var. NATO'nun Libya'daki askerî operasyonunun Kanadalı komutanı da Napoli'den yaptığı açıklamada, başkent Trablus'ta düzenlenen bir hava saldırısında sivillerin hayatını kaybettiğine ilişkin bilgilerin araştırılacağını ifade etti.

İsyancıların silah talebi tartışma yarattı

Libyalı muhaliflerin kurduğu Libya Milli Konseyi'nin, isyancılara silah tedarik edilmesi çağrısının yankıları da sürüyor. ABD, İngiltere ve Fransa çağrıyı değerlendirmeye alırken, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, “Biz orada, Libya halkını korumak için bulunuyoruz, insanları silahlandırmak için değil” şeklinde konuştu. Silah ambargosunun devam ettiğini hatırlatan Rasmussen, bu nedenle sivillerin silahlandırılmasının NATO planları içinde yer almadığını kaydetti. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan da bu fikri desteklemediğini, bunun tahrik edici bir etki yaratabileceğini söyledi.

NATO Askerî Komite Başkanı İtalyan Oramiral Giampaolo di Paola da, Libyalı isyancılara silah gönderilmesinin, BM kararına dâhil olup olmadığı konusunda belirsizlik bulunduğunu belirtti. Bir geminin Libya'ya silah ve paralı asker ulaştırmaya çalışması durumunda engellenebileceğini belirten di Paola, “Ben, bazı müttefiklerin ya da ulusların düşüncelerine ya da yaptıklarına dair yorum yapamam. Biz NATO olarak, her halükarda ambargoyu hayata geçireceğiz ve devamını sağlayacağız” dedi.

NATO'nun askeri misyonunun BM kararına bağlı olacağını belirten di Paola, Libya'da yeni bir gelişme olması durumunda, müttefiklerin yeni bir karar alabileceğini de sözlerine ekledi.

Kaddafi'ye yakın isimler istifa etti

Bu arada Libya'da Batı ülkelerini sevindiren bir gelişme yaşandı. Cephede isyancıları geri çekilmeye zorlayan Kaddafi, kendisine yakın isimlerden Dışişleri Bakanı Musa Kussa’nın İngiltere’ye sığınmasıyla darbe yedi. İstifa eden bir diğer isim de Libya'nın BM temsilcisi eski dışişleri bakanlarından Ali Abdüsselam Treki. Beyaz Saray istifalarla ilgili yaptığı açıklamada, Musa Kussa'nın istifasının Kaddafi'ye "önemli bir darbe" vurduğunu ve Kaddafi rejiminin parçalanmakta olduğunu gösterdiğini savundu. ABD'li yetkililere göre, Kussa'nın istifası Trablus'ta rüzgârın ne tarafa doğru estiğini gösteriyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Gezal Acer (DW/AFP/dpa)

Editör: Hülya Köylü