‘Mısır’la ilişkiler koparılmamalı’

Türk hükümetinin Mısır'daki darbe yönetimini sert dille kınaması ve Müslüman Kardeşler'e güçlü destek vermesi nedeniyle Ankara ile Kahire arasında soğuk rüzgârlar esiyor.

Türkiye ve Mısır'ın büyükelçilerini istişareler için geri çekmesiyle büyüyen gerilim, karşılıklı sert açıklamalarla tırmanmaya devam ediyor.

Deutsche Welle Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Dışişleri eski bakanı Yaşar Yakış, Türkiye'nin Mısır konusunda dengeli bir politika izlemesini önerirken, Kahire ile diplomatik ilişkilerin koparılmamasının önemli olduğunu kaydetti.

Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetinin ilk dışişleri bakanı olan, bir dönem Kahire büyükelçiliği yapan Yaşar Yakış'ın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

-Türkiye'nin Mısır konusunda izlemekte olduğu politikayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yakış: Türkiye, Mısır’da askeri darbeyi doğru ismiyle nitelendiren ve bunu en vurgulu biçimde uluslararası camiaya ilan eden ülke olmuştur. Türkiye'nin bu yaptığı doğrudur. Ancak bunu yaparken Türkiye'nin Mısır’daki darbe rejimi ile kavgalı hale gelmesine gerek yoktur. Mısır’ı şu anda yöneten rejim Sisi rejimi olduğuna göre Türkiye'nin bu rejimle normal diplomatik ilişkilerini sürdürüp, Mısır’daki gelişmelerde etkili olma imkânını iyice ortadan kaldırmamalıdır. Adına diplomasi denilen ince sanat işte böyle zamanlarda lazımdır. Kahire'deki büyükelçiliği kapatmamak suretiyle Türkiye de su anda bunu yapmaktadır. Sadece, olumsuz tepkisini göstermek için büyükelçisini istişare için merkeze çağırmıştır.

-Türkiye'nin askeri darbeye karşı net ve çok sert tutum takınmasıyla, uluslararası alanda yalnız kaldığı eleştirileri var. Bu eleştirilere katılıyor musunuz?

Yakış: Türkiye'nin Mısır’da doğru tarafı tutan tek ülke halinde kalması onurlu bir tutumdur. Ancak bu tutum Türkiye'yi yalnızlığa götürecektir. Böyle bir durum da Türkiye'nin uluslararası alanda yapmak istediklerini gerçekleştirmede zorlanmasına sebebiyet verecektir.

-Türkiye ile Mısır ilişkilerinin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Yakış: Türkiye-Mısır ilişkilerinin geleceği gerek Türkiye'nin gerek Mısır’ın, bundan sonraki dönemi nasıl yöneteceklerine bağlı olacaktır. Eğer tırmanma sürerse, Mısır’ın Türkiye'nin eleştirilerine karşı örneğin Suriye'nin gösterdiğinden daha şiddetli tepki göstereceğini göz önünde bulundurmamız gerekir. Ayrıca Suriye'de muhalefeti desteklemek suretiyle sadece Rusya ve İran’ı karsımıza almış oluyorduk. Mısır’da ise saflaşma şimdiki haliyle sürerse basta ABD olmak üzere Batılı ülkeler ve zengin Körfez ülkelerini de karşımıza almış olacağız. Bu nedenle Mısır’da bizim demokrasi anlayışımıza uymayan bir gelişme oldu diye bu ülke ile iletişim kanallarının kapanmasına götürecek bir tutum içine girmekten kaçınmamız gerekir.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Ayhan Şimşek

Editör: Ahmet Günaltay