1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mumbai saldırganı suçlu bulundu

3 Mayıs 2010

Hindistan’ın Mumbai kentinde 166 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıların hayattaki tek zanlısı, 86 ayrı iddiadan yargılandığı davada suçlu bulundu. Hintli yetkililer, kararı Pakistan'a bir mesaj olarak yorumladı.

https://p.dw.com/p/NDeb
2008'de Mumbai'deki Tac Mahal oteline de saldırı düzenlenmişti.
2008'de Mumbai'deki Tac Mahal oteline de saldırı düzenlenmişti.Fotoğraf: AP

Kasım 2008'de Hindistan'ın Mumbai (eski adıyla Bambay) kentinde düzenlenen saldırıların görüldüğü davada yargılanan hayattaki tek silahlı saldırgan için hüküm verildi. Sanık Muhammed İcmal Kasab cinayet, Hindistan'a karşı savaş ve suikast dâhil olmak üzere hakkındaki 86 iddianın tamamında suçlu bulundu.

Flash-Galerie Anschläge Mumbai Indien 2008
Fotoğraf: AP

Savcılığın hakkında ölüm cezası istediği Pakistan uyruklu İcmal Kasab'ın cezası yarın açıklanacak. Kasab'ın idam yerine ömür boyu hapis cezasına çarptırılma ihtimali de söz konusu. Kasab, kararı temize götürme hakkına da sahip.

22 yaşındaki Muhammed İcmal Kasab, saldırılar sonucunda sağ olarak yakalanan tek silahlı saldırgandı.
22 yaşındaki Muhammed İcmal Kasab, saldırılar sonucunda sağ olarak yakalanan tek silahlı saldırgandı.Fotoğraf: AP

Mumbai saldırıları

Kasab'ın bir buçuk yıl önce Hindistan'ın Mumbai kentinde 9 başka silahlı saldırganla birlikte radikal İslamcı Leşker-i Tayyibe örgütü adına çeşitli lüks otel ve kurumlara saldırılar düzenlediği iddia ediliyordu. Olaylar sırasında aralarında 26 turistin de bulunduğu 166 kişi hayatını kaybetmiş, güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu 9 saldırgan ölü olarak ele geçirilmişti. 22 yaşındaki Muhammed İcmal Kasab, saldırılar sonucunda sağ olarak yakalanan tek silahlı saldırgandı.

Hindistan basınında yer alan bilgilere göre, Mumbai saldırılarıyla ilgili görülen davada mahkeme, saldırılardan sorumlu tuttuğu 20 kişinin henüz yakalanamadığını duyurdu. Firarilerin birçoğunun Pakistan'da saklandığı öne sürülüyor. Pakistan'da olduğu tahmin edilen zanlılar arasında faaliyetlerini Pakistan üzerinden yürüten Leşker-i Tayyibe örgütünün kurucusu Hafız Said ile örgütün üst düzey yöneticilerinden Zaki-ur Rahman Lahvi ve Ebu Hamza da yer alıyor.

Hindistan İçişleri Bakanı Palaniappan Chidambaram
Hindistan İçişleri Bakanı Palaniappan ChidambaramFotoğraf: AP

Terör eylemlerine yardımcı olmakla suçlanan iki Hintli sanıksa, hakkındaki delillerin yetersiz olduğu gerekçesiyle serbest bırakıldı.

Hindistan'ın tepkisi

Hindistan İçişleri Bakanı Palaniappan Chidambaram kararın, Hindistan'ın bir hukuk devleti olduğunu kanıtladığını belirtti. Hindistan hükümeti, mahkemenin kararını “Pakistan'a yönelik bir mesaj” olarak yorumladı. İçişleri Bakanı, “Karar, Pakistan'a terörü Hindistan'a yönlendirmemesi gerektiği hususunda verilmiş bir mesajdır. Şayet bunu yapmaya devam ederler ve teröristler yakalanırsa, o zaman gereken cezaya çarptırılacakları da bilinmelidir” diye konuştu.

Mumbai'deki terör eylemleri 3 gün boyunca devam etmiş ve saldırganlar, işgal ettikleri binalardaki kişileri günlerce rehin tutmuştu. Hindistanlı yetkililer, saldırıların Pakistan'da planlanıp, uygulamaya konduğu görüşünde.

Saldırılar Hindistan – Pakistan ilişkilerini de olumsuz etkiledi. Hindistan hâlâ kendisi gibi nükleer bir güç olan komşusu Pakistan'la askıya aldığı barış görüşmelerine yanaşmıyor.

Leşker-i Tayyibe örgütünün kurucusu Hafız Said henüz yakalanamadı.
Leşker-i Tayyibe örgütünün kurucusu Hafız Said henüz yakalanamadı.Fotoğraf: AP

Leşker-i Tayyibe örgütü Pakistan'da yasaklı. Ancak Hintli yetkililere göre, başka isim ve oluşumlar arkasında faaliyetlerini yürütmeye devam ediyor. Yeni Delhi yönetimi, Pakistan hükümetini Hindistan'a yönelik terör eylemlerini engellemek için gerekli adımları atmamakla suçluyor. Hint basınında yer alan haberlere göre, Mumbai saldırılarına bakan mahkeme heyeti de saldırıların Pakistan'da planlandığından emin.

Yaklaşık bir yıldır devam eden Mumbai saldırıları davasının, Hindistan yargı standartlarında “yıldırım hızıyla” görüldüğü belirtiliyor. Nisan 2009'da geniş güvenlik önlemleri altında görülmeye başlanan davada 650'den fazla tanığın ifadesine başvuruldu. Duruşma için kurşungeçirmez, özel bir mahkeme salonu inşa edildi.

© Deutsche Welle Türkçe


MK/HK (dpa, Reuters)