1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Moskova, kolunun nereye kadar uzandığını gösteriyor"

19 Haziran 2020

Alman basınında bugün yer alan yorumlarda, Almanya'nın AB dönem başkanlığını devralması ve Berlin'de başsavcılığın Rusya'ya yönelik cinayet suçlaması öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/3e1Q7
Cinayetin işlendiği park
Cinayetin işlendiği parkFotoğraf: picture-alliance/dpa/P. Zinken

19.06.2020 - Alman basınından özetler

Alman Federal Başsavcılığı, geçen yıl Berlin'de bir Gürcistan vatandaşının öldürülmesiyle ilgili olarak Rus hükümetini cinayet emri vermekle suçladı. İki ülke arasında yeni bir krize neden olan olayla ilgili olarak Frankfurter Allgemeine Zeitung'da şu yorum yer alıyor:

"Moskova'nın Berlin'de bir Gürcistanlı'nın öldürülmesi emri verdiği iddia ediliyor. Alman hükümetinin de bunun siyasi bir cinayet olduğundan kuşkusu yok. Kamusal alanda meydana gelen bu kanlı eylem, Kremlin'in başka bir ülkenin topraklarında hoşuna gitmeyen kişileri 'ortadan kaldırmaktan' çekinmediğini gösteriyor. Moskova bu tür eylemleriyle düşmanlarına kolunun nereye kadar uzandığına da işaret ediyor. Topraklarında cinayet işlenen ülkelere de bir mesaj gönderiyor: Sizin tepkinizden korkmuyoruz... Dışişleri Bakanı Heiko Maas'ın cinayetle ilgili olarak başka önlemler alma hakkını saklı tuttuklarını söyledi. Bu konuda çok fazla beklenmemeli."

Badische Zeitung'da da cinayetle ilgili olarak şu yoruma yer veriliyor: 

"Bir devlete yönelik cinayet suçlaması hukuki ölçütlere göre kanıtlanamayabilir. Peki o zaman her şey normale mi dönecek? Rusya'yı hâlâ masum bir kurban olarak görenler buna inanabilir. Moskova, olayın aydınlatılması için işbirliği yapmadı, Putin ayrıca kurbanla alay etti. Yaptıklarının sonuçlarından korkmayan, korkunç bir şüpheyi yok etmeye çalışmayan bir hükümet işte böyle davranıyor. Alman hükümeti bu olayı şimdiye kadar çok büyütmedi. Başbakan, Alman Federal Meclisi'nin internet ağlarına düzenlenen siber saldırı yüzünden Rusya'yı suçlarken de aynı şekilde davrandı. Ancak artık böyle olmamalı."

Almanya, 1 Temmuz'dan itibaren AB dönem başkanlığını devralacak. Rhein-Zeitung'da yer alan yorumda AB'nin Almanya'dan beklentilerine dikkat çekiliyor.

"Almanya, yılın ikinci yarısında oldukça huzursuz bir Avrupa Birliği'ni yönetmeye hazırlanırken Angela Merkel'in kriz yönetimi becerilerine bir kez daha ihtiyaç duyulacak. Belki de talihsiz bir şekilde korona pandemisi, Brexit ve ulusal bencilliklerin geri dönüşünün buluştuğu bir dönemde AB'nin en büyük ekonomisi Almanya'nın dönem başkanlığını devralması işe yarayabilir. Merkel de dünkü hükümet açıklamasında bu görevi üstlenmekten memnun olduğunu söyledi. Bu noktada Merkel'e inanmak gerekiyor."

Badische Neueste Nachrichten gazetesinde de şu satırları okuyoruz:

"Angela Merkel'in yıllar süren başbakanlık görevi 2021 yılında sona ererken Merkel ismiyle Avrupalıları birbirine ne bağlayacak? Bu sorunun yanıtını Almanya'nın AB dönem başkanlığını devralacağı önümüzdeki altı ay içinde göreceğiz. Almanya geçmişte, her zaman örnek bir Avrupalı gibi davranmadı, kimi zaman ortaklarını hayal kırıklığına da uğrattı... Son yıllarda Avrupa'da sağ popülist hükümetler güç kazanırken kriz dönemlerinde birliktelik duygusu kaybedildi. Merkel zaman zaman çıkarlar arasında bir denge oluşturmaya çalıştı, ancak bu girişimlerinde cesaret, enerji ve öngörü eksikti. Ancak dürüst ve öngörülü bir uzlaşma sağlanması için artık zaman yok. Almanya Temmuz ayından itibaren krizi yatıştırmak için ortaklarına daha fazla yaklaşmalı."

 

dpa/HS,TY

 

©️ Deutsche Welle Türkçe