1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mimarlar: AOÇ Atatürk'ün vasiyetine uygun hale getirilsin

27 Temmuz 2020

Mimarlar Odası, Atatürk Orman Çiftliği alanlarının en geniş sınırlarının Atatürk’ün vasiyetine uygun hale getirilmesi için bakanlığa başvurdu. Başvuruya gerekçe olarak Danıştay'ın Ayasofya kararı gösterildi.

https://p.dw.com/p/3fzZF
Türkei Ankara | Atatürk Orman Çiftliği / Waldfarm
Fotoğraf: DW/G. Solaker

Mimarlar Odası Atatürk Orman Çiftliği alanlarının en geniş sınırlarının Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine uygun hale getirilmesi için bakanlığa başvurdu. Mimarlar Tarım ve Orman Bakanlığı’na yaptıkları başvuruya gerekçe olarak Danıştay’ın Ayasofya gerekçesini emsal gösterdi. Bakanlığa gönderilen resmi yazıda, çiftlik alanlarının en geniş sınırlarını içine alacak şekilde, Atatürk’ün şartlı bağışında yer alan ve iradesi yönünde kullanılmayan alanların tespit edilmesi ve aslına rücu için çalışmaların başlatılması istendi.

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Candan "Atatürk'ün vasiyetine şartlı bağışına aykırı olarak talan edilen Atatürk Orman Çiftliği aslına rücu edene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bu çerçevede Tarım ve Orman Bakanlığı’na resmi yazıyla başvurarak, AOÇ'nin Atatürk'ün şartlı iradesine uygun hale getirilerek Mustafa Kemal Atatürk'ün iradesine uygun olmayan kullanımlara son verilmesi, bağışlama iradesine uygun olarak halka kazandırılması, aslına rücu ettirilmesi yönünde işlem tesis edilmesi için çalışmalarının ivedilikle başlatılmasını ve kurumumuza bilgi verilmesini istedik" diye konuştu.

"Şartlı bağışa göre Atatürk Orman Çiftliği üzerindeki bütün zirai işletmeler, donanımlarıyla birlikte bir zirai üretim birimi olarak korunması ve işlerliğinin devamı şartı ile hazineye devredilmiştir" diyen Candan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bağış senedinde ayrıca, çiftlikte arazi ıslahı ve düzenlemesi yapılması, çevrenin güzelleştirilmesi, halka gezecek, eğlenecek ve dinlenecek sağlıklı yerler sağlanması, halka nefis ve katkısız gıda maddeleri üretilmesi ve temini amacı açıkça belirtilerek bunların gerçekleştirilmesi yükümlülüğü konulmuştur. Atatürk'ün kişisel mülkünü bağışladığı Hazine, Atatürk Orman Çiftliği'nin mülkiyetini anılan yükümlülükleri ile birlikte devralmıştır. Bu bağış, bağış senedinde açıkça yazıldığı ve 1937 yılında düzenlenen resmi yazışmalarda da teyit edildiği üzere şarta bağlı ve mükellefiyetli bir vakfetmedir."

Danıştay’ın Ayasofya kararı AOÇ için emsal teşkil edebilir mi?

"AOÇ alanlarının talan süreci devam ediyor"

"1938 yılından itibaren şartlı bağış ve vasiyete aykırı olarak Atatürk Orman Çiftliği alanları talan süreci, kanun çıkarma, devir, kiralama yöntemleri ile başlamış ve günümüzde idarelerin idari tasarruflarıyla da devam etmektedir" diyen Candan, Danıştay 10. Daire Başkanlığı'nın kararına atıfta bulundu.

Candan, "Danıştay 10.Daire Başkanlığı’nın kararında da vurgulandığı üzere devletin vakfedenin iradesini ortadan kaldıracak şekilde müdahalede bulunmama yönünde negatif yükümlülüğü bulunduğu gözetilerek, Mustafa Kemal Atatürk'ün Hazine'ye ve halkına vakfettiği Atatürk Orman Çiftliği alanlarının en geniş sınırlarını içine alacak şekilde Atatürk'ün şartında yer alan iradesi yönünde kullanılmayan alanların tespit edilerek, aslına rücu süreci başlatılması talebinde bulunduk" diye konuştu.

"Kent İzleme Merkezimiz tarafından Atatürk Orman Çiftliği alanlarının  en geniş sınırlarının haritaları çakıştırılarak, Sayıştay raporları ve 2003 yılındaki Devlet Denetleme Kurulu raporlarından yararlanılarak  en geniş sınırların  olduğu harita hazırlandı ve şartlı bağış belgesi ile birlikte bakanlığa gönderildi" diyen Candan, Atatürk Orman Çiftliği alanları ile ilgili elinde belge, bilgi, fotoğraf, video olan herkesi Mimarlar Odası Ankara Şubesi ile paylaşmaya davet eden bir kampanya başlattıklarını söyledi.

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan "Atatürk Orman Çiftliği'nin Atatürk'ün iradesine uygun hale getirilmesi için verdiğimiz mücadelede yeni bir hukuksal süreç başlıyor" ifadelerini kullandı.

DW / EC, BK

©Deutsche Welle Türkçe